Kaskı çıkarıp hızlıca binaya girdim. İkişer ikişer merdivenlerden çıkarken İlke kapıya çıkmış sırıtarak yüzüme bakıyordu.
"Naptınız aşıklar?"
"Sonra İlke."
Hızlı adımlarla bir kat daha çıkıp zile bastım. Dağra'nın ayak seslerini duyduktan sonra İlke konuştu.
"Noluyor Dağra?"
"Sonra İlke."
"Hay size de sonranıza da sokayım."
Sertçe kapanan kapıdan sonra annem kapıyı açtı.
"Hoş geldin güzelim."
"Hoş bulduk." dedim içeri hızla girerken. Çantamı yere bırakıp mutfağa girdim.
"Dağra oğlum nasılsın?"
"İyiyim Yeliz Teyze, sen?"
"İyiyim ben de."
"İyi günler."
Dağraların da kapı sesini duyduktan sonra annem kaşlarını çatarak mutfağa girdi.
"Noldu?"
"Bir şey yok."
Kaşlarını kaldırdığında sıkıntıyla ofladım.
"Sultanım, Dağra ve benden bahsediyoruz. Ne kadar iyi devam edebiliriz?"
"Gayet de iyiydiniz."
"Çocuktuk..."
"Şu an ikiniz de saçma salak tavırlar takınmasanız..."
"Salak salak tavırlar mı?" dedim alayla gülerken. "Anne farkında mısın, Dağra beş sene önce bir anda defolup gitti hayatımdan, hayatımızdan... Tartışmayacağım. Uyumak istiyorum sadece."
Annemin cevap vermesini beklemeden mutfaktan çıkıp odama girdim.
*Kuşadası Gang*
Zera: İrem döndünüz mu lan
İlke: Döndüler
İlke: Soğuk rüzgarlardan fark etmediniz mi
Naz: Ay noldu kız
İlke: Bir geldiler ikisinin de surat bir karış
İlke: Konuşmuyorlar
İlke: Ayrı ayrı çıktılar
İlke: Soruyorum
İlke: sonro olko sonro olko
Ceren: Ay darlandım vallahi
Doruk: Ben öğrenirim
Doruk: raadda kalın
Ceren: Ay sen nereden öğreneceksin acaba
Efe: Akşam erkek gecesi yapacağız
Efe: Doğal olarak Dağra da olacak
İrem: iyi bok yiyecek.
Zera: Sonunda yazdın amına koyayım
Ceren: noldu
Naz: Noldu
Zera: Bunlar erkek gecesi yapıyorsa biz de kız gecesi yapalım
Zera: akşam 8de herkes kömürlükte olsun
Mesajı görüldüde bırakıp ekranı kapattım. Yatağa yüz üstü yatıp yastığıma sarılıp gözlerimi kapattım.
Çalan telefonla gözlerimi aralayıp kimin aradığına bakmadan burnumla aramayı yanıtladım.
"Hı?"
"Amcık 8.ye arıyoruz. Saat 8 oldu. Kalk da in aşağı."
"Tamam kapa." dedim yatakta dikleşirken. Banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım.
"Yeliz'ciğim?"
"He annem?"
"Kızlarla sitedeyiz haberin olsun." dedim parmak arası terliklerimi giyerken. Pijamamı değiştirme gereksinimi duymamıştım. Zaten binadan dışarı bile çıkmayacaktım. Kömürlüğün kapısını açarken kızlar içeride koltuklara kurulmuş oturuyorlardı.
"Selamın aleyküm tiktok ne var ne yok?"
"He hatırlat tak yine ağzımıza..." diye söylenmeye başlayan Zehra'ya gülerek yanına oturdum.
"Dökül."
"Siz bizi bırakınca motor bozuldu mal gibi kaldık Şirince'de."
"Of orayı biliyoruz."
"Anlatmıyorum lan!"
"Ay Ceren huyunu bilmiyor musun? Bölme işte. Konuşsun." dedi İlke sigarasını yakarken.
"İyi sustum. Hadi anlat."
"Sonra butik otel gibi küçük bir yer bulduk. İki oda istedik..."
"Ayrı mı kaldınız?"
"Ağzımı açarsam ne olayım..." dedim sinirle. "Anlatmıyorum."
"Özür dilerim aşkım vallahi yanlışlıkla konuştum."
Zehra masum masum yüzüme bakınca gülerek devam ettim.
"Ama yaz dizisi çekiyor gibi kadın döndü dedi ki 'tek oda kaldı'. Biz de mecbur aynı odada kaldık."
"Canına minnet de..."
İlke'nin dediğini bıyık altı gülerek konuşmaya devam ettim.
"İşte istersen koltukta yatayım falan dedi. Ben de fark etmez bana dedim. Beraber uyuduk. Sabah uyandım. Bebek gibi belime sarılmış uyuyordu."
Kızların bir ağızdan ya diyince yüzümü buruşturdum.
"Ergen misin lan siz? Ya ne?" Güldüm. "Neyse sonra motor tamirden çıktı. Biz de yola çıktık."
"Bu kadar mı?" dedi Naz cipsten ağzına atarken.
Kaşlarımı yukarı kaldırdım.
"Değil. Sonra benzinlikte durduk. Kasiyer sarkıntılık yapınca Dağra da çocuğu dövdü. Ben de sinirlendim."
"Kesin tokat atmıştır bu." dediğinde İlke dudak büzerek onayladım. "Al işte. İçini biliyorum amına koyayım."
"Tokattan sonra da bağırdım, saydım, sövdüm ardından da yol boyunca konuşmadan geldik. Hala da konuşmuyoruz."
"Ayıp etmişsin agam."
"Ben mi ayıp etmişim? Kim o? Ne hakla beni korumaya çalışıyor? Neden Dağra'nın hepimizi terk ettiğini unutuyorsunuz? Bir tek beni mi terk etti?"
"Ona bir şey demiyorum zaten." dedi Naz arkasına yaslanırken. Ceren omzuna hafifçe dokunduğunda Naz cümlesine devam etmedi.
Önümdeki pakete uzanıp sigara aldım.
"Bir de yol boyunca babam aradı."
"Açmadın mı?"
Başımı iki yana salladım.
"Bir şey olmuştur belki."
"Umurumda değil."
İlke bir şey demek için ağzını açtı. Sonra da vazgeçip geri kapattı.
"Söyle." dedim İlke'ye bakarken.
"Sana haksızsın demiyorum ama adam hasta. Konuşsa mıydın keşke?"
Dediğine cevap vermeden konuyu dağıttım.
"Siz anlatın bakalım."
"Ne vereyim abime?"
"Bilmem. İlla benim olmadığım bir günde bir şeyler olmuştur."
Herkes birbirine bakarken kaşlarımı çattım.
"Ne kaçırdım lan? Dökülün hemen!"
*düzenlendi*
