Just Friends(?)

"Yine romantik yanın konuştu"

Magnus ve Alec kamp yaptıkları alana döndükleri zaman az önceki bütün konuşmaları bir kenara itmişlerdi.

Hava kararmaya başladığı için Magnus aydınlatma için getirdiği küçük pilli aydınlatmaları yaktı ve sonrasında birlikte uzanmaya başladılar.

"13. Cuma filmini izledin mi?" Dedi Magnus Alec'e bakarak.

"Evet izledim. Kamp sahnesinde yaratık geliyordu ama beni böyle korkutamazsın."

"Amacım o değildi. Onlar da çadırda sevişiyorlardı." Deyip güldü Magnus. "Aynısından istiyorum."

"İstemen yeterli biliyorsun." Deyip öne uzandı ve Magnus'u öpmeye başladı Alec. Magnus da bir süre karşılık verdikten sonra geriye çekilmişti.

Altında duran eşofmanı hızlıca çıkartıp yana attı ve yüz üstü uzanmaya başladı. Alec onun bu aceleci tavrına gülmüştü.

"Ne? Yeterince ön sevişme yaşadık bence bugün." Deyip kıkırdadı Magnus. "Hadi ama, bütün gün seni bekleyemem."

Alec de altındakileri çıkartıp sonrasında Magnus'un üstüne uzanmıştı. Elini öne atıp onu hafifçe kendine çekti ve Magnus'un üst bedenini hafifçe yerden yükseltti.

"Neden bu kadar azgınsın?"

"Çok fazla nedeni var, bir ara sayarım."

Alec tek eliyle onun kalçasını kavradı ve sonrasında aşağısıya eğilip kalçasına minik ısırıklar ve öpücükler bırakmaya başladı. Magnus da bu anın tadını çıkarmaya çalışıyordu şu an.

Alec onun belini kendine çekip dizleri üstünde durmasını sağladı. Magnus onun ıslak öpücükleri yüzünden gerçekten zor anlar yaşıyordu.

Ön sevişme kısmını geçmemekte kararlı gibiydi Alec. Öpücükleri hassas kısımlar üstünde de gezdirmeye başladığında Magnus elini yumruk yapıp inlemişti. Alec'in şu an çok eğlendiğini tahmin edebiliyordu.

Alec bir yandan da eliyle Magnus'un kasıklarına masaj yapıyordu. Magnus'un kendinden geçmesini izlemek çok zevkli olduğundan geriye çekildi ve sonrasında Magnus'tan tamamen uzaklaştı.

Magnus birkaç saniye boyunca nefesini düzene sokmaya çalışıp sonra Alec'e çevirdi kafasını.

"Gerçekten çok oyuncusun." Deyip yerinde doğruldu.

"O pozisyon hoşuma gitmedi. Kucağıma gel hadi."

"Yine romantik yanın konuştu." Deyip ona yaklaştı Magnus ve Alec'in dudaklarına bir öpücük bıraktı. Sonrasında boynuna doğru indi ve Alec'in tişörtünü sıyırıp üstünden aldı. "Sadece yatıyoruz ve sen daha masum şeyler mi istiyorsun cidden?"

Magnus bunu alaycı bir tavırla söylediğinde Alec da alaycı bir tavırla gülmüştü.

"Neredeyse hiç hareket edemeyeceğin bir pozisyonda becerilmek mi istiyorsun cidden Magnus? Seni daha hakimiyet seven birisi sanıyordum."

"Yalnızca farklı şeyler denemek istemiştim." Dediğinde Alec onu aniden kendince çekip sonrasında üst bacakları üstüne oturmasını sağlamıştı.

"Yeterince deniyoruz zaten."

"Sıkıcısın. Ama bu işte de çok iyisin. O yüzden çenemi kapama kararı alıyorum."

Alec onun dudağına son bir öpücük bırakıp yandaki çantadan bir kondom çıkardı.

"Şu olmadan ne zaman sevişiriz tahmini?"

Magnus bunu dediğinde Alec gülmüştü.

"Bunu da yaparız ama sizin eve gittiğimiz zaman yapabiliriz ne dersin?"

"Olur bana fark etmez." Deyip eliyle Alec'in yüzünü okşadı Magnus. "Daha önce hiç altta olmayı denedin mi?"

"Denemedim, pek düşündüğüm bir olay da olmadı."

"Merak edersen bana söyle, deneriz." Deyip dizleri üstünde yükseldi Magnus.

"Bunu düşüneceğim ama pek sanmıyorum." Deyip Magnus'un kalçalarına iki elini yerleştirdi Alec.

"Sen bilirsin."

Alec yavaşça Magnus'u kucağına yerleştirdi. Magnus inleyip Alec'in boynuna kollarını sardı, sonrasında Alec'in dudaklarına birkaç öpücük bıraktı.

Alec onun beline kollarını sardı ve sıkıca onu kendine çekti. Magnus gerçekten fazla güzeldi ve onunla farklı bir şekilde ve farklı bir ruh halinde karşılaşsa belki ondan hoşlanabilirdi ama ona karşı herhangi bir duygusu yoktu ve olsun da istemiyordu.

Aynı şey Magnus için de geçerliydi. Gerçi o normalde de Alec'i görse sadece yatağa atmak için isterdi ama Alec ona tek sefer yeter miydi emin değildi.

Alec Magnus'un boynuna öpücükler bırakmaya başlamıştı ve her öpücüğü gerçekten çok nazikti. Nazik olması Magnus'un hoşuna gidiyordu.

Alec baskın görüntüsü altında oldukça nazik bir adamdı ve Magnus bunun farkındaydı. İleride gerçekten sevdiği birisi olduğunda ona çok değer vereceğine emindi Magnus. Kendisi ile sadece yatmasına rağmen bile Magnus'a değer veriyordu Alec ve Magnus bu durum yüzünden mutluydu.

Alec yavaşça Magnus'u yere bıraktı ve sonrasında üstüne uzandı. Magnus ona sarılırken istemsizce gülümsemişti.

"Ne?"

"Çok tatlısın. Bu boyla tatlı olmayı becermen çok değişik bir durum."

"Bunu diyen insanın kediye benziyor olmasına ne demeli." Deyip Magnus'un yüzünü okşadı Alec. Sonrasında kendisini onun içine tekrar itti ve dudaklarına eğilip onu tekrar öpmeye başladı.

Magnus onu öperken kendini kaybediyor gibiydi. O vardı, yıldızlar vardı, onun dudakları vardı ve Alec onun başını döndürüyordu.

Magnus Alec'in yavaş yavaş hızını artırmasına karışık onu daha sert öperken ara ara da dudaklarına küçük ısırıklar bırakıyordu. Alec onun bu küçük ama tatlı ısırıklarını her zaman çok sevmişti.

Geriye çekilip bu sefer Magnus'un boynu ile ilgilenmeye başladı.

Magnus çok bakımlıydı. Bazen renkli ojeler sürüyordu, bazen makyaj yapıyordu, bazense takılar takıyordu. Alec bunların hepsini ona yakıştırıyordu.

Kokusu hakkında konuşmak bile istemiyordu. Parfüm kokusunun yanında kullandığı kremlerin, sampuanların kokusunu da hissediyordu Alec. Magnus'un kokusu farklı çiçeklerden oluşan bir demet gibiydi ve bu çok hoştu.

Alec onun kokusunu derin bir şekilde içine çekip bu baş döndürücü koku karşısında inledi ve dudaklarını tekrar onun dudaklarına bastırdı. Onu öperken hızını da yavaş yavaş düşürmüştü. Onunlayken bazı şeylerin tadını çıkarmayı seviyordu.

Magnus'un da hızlı şeyler sevdiğini bilse de bunların hoşuna gittiği her halinden belli oluyordu.

...

Ben: Bu sefer çok ateşli smut olacak

Yine ben: Yaa çok tatlı oldu bu...