Okumaya geçmeden önce yıldızlarınızı parlatmayı unutmayın!🌟
~~~~Sabah gözümü pencereden vuran o güzel güneş ışığıyla açtım.
Şaka şaka! Demir'in anırmasıyla uyandım.
"Alya kalk artık kahvaltı hazırlayacağız."Niye kahvaltı hazırlıyoruz ya. Kendi hazılasın banane! Tam tekrar yatacaktım ki Demir'in tekrar seslenmesiyle kalktım ve yanına gittim.
"Ne istiyon Demir? Uyuyorum işte."" Canım omlet istiyor. Ve yapmayı bilmiyorum. Yap hadi?"
Aslında yapmazdım ama o isteyince benimde canım çekmişti. O yüzden söylenmeyi bırakıp hemen omlet yaptım. Omletleri masaya koyduğumda kapı çaldı.
Kapıyı açtım ve karşımda benden bir kaç yaş büyük gibi görünen bir kız gördüm. Biraz bana baktı. Galiba tanımaya çalışıyordu.
"Gizem" Demir arkamdan kıza seslenmişti. Gizem hemen gözlerini benden çekti ve Demir'e baktı. Heyecanla hemen yanına gitti ve boynuna atladı. Boynuna atlatı?!!!
Demir'e baktığımda yüzünü buruşturduğunu gördüm.
Gizem'in Demir'e sarılmayı bırakmayacağını anlayınca yalandan öksürdüm. Yani omlet soğuyordu o yüzden. Yoksa sarılmaları umrumda değil canım.
Ayrıldıklarında Demir onu da kahvaltıya davet etti. Daha sonra mutfağa gittik. Gizem Demir'in hemen yanına bense karşısına oturdum. Sadece 2 omlet yapmıştım. Yani Gizem'e yoktu.
"Omlet ister misin?" dedim.
"Hayır canım yediklerime dikkat ediyorum. Malum vücudumu korumam gerek." dedi ve kendisini gösterdi.Daha sonra ise beni baştan aşağı süzdü. Sıratını buruşturup başka tarafa baktı. Ne yani sırf zayıf ve güzel görünmek için hiç bir şey yemeyecek miydi? Saçmalık!
"Sen çikolata filan da mı yemiyorsun?"
"Hayır tabiki şekerim."
Çikolatasız hayatın tadı tuzu mu olur be? Öğk!
Daha fazla beklemeden kahvaltımı yaptım.
~~~~~~
Koltuklara oturduğumuz da Gizem konuşmaya başaldı;
"Aslında şuan benim kalacak bir yerim yok. Ailemle kavga ettim. Biliyorsun Demir pek bir arkadaş çevrem de olmaz. O yüzden bende en samimi arkadaşım olan sende kalmayı düşündüm.""Burada mı kalacaksın yani?"
"Eh tabi sen izin verirsen kalacağım. Burada kalmama izin vermezsen sokaklarda kalırım herhalde!" dedi ve dudaklarını büzdü. O dudaklarını...Demir biraz düşündükten sonra "Tamam kal o halde." dedi.
"Ay yaşasın!" deyip Demir'in boynuna atlayan Gizem'e gözlerimi devirdim.
2 saattir koltukta sıkıntıdan patlamak üzereydim. Demir maç izliyor. Gizem ise hem Demir'le konuşmaya hem de bana sinirimi bozacak şeyler söylemeye çalışıyordu.
"Canım sen Demir'in neyi oluyorsun. Kardeşi mi?" diye sordu Gizem bana.
"Bir arkadaşıyım."
"Ben seni hiç tanımıyorum ama. Demirle nerdeyse her anım birlikte geçerdi benim. Seni hatırlamadığıma göre galiba önemsiz birisin Demir için." dedi ve havalı göründüğünü sandığı ama suratını maymuna çeviren bir ifadeyle baktı bana.Daha fazla buna dayanmak istemediğim için "su içeceğim" diyip mutfağa gittim.
Aslında çikolata yiyecektim. Evde kalan son çikolatayı aldım ve yemeye başladım. Bir yandanda söyleniyordum."Gerizekalı ya sen kim oluyorsun? Demir için önemsizsin diyor bir de. Hiç te önemsiz değilim. Önemliyim ben onun için. Yani öyleyimdir herhalde. Hem bundan ona ne? O niye karışıyor. Birde Demir'in dibine oturmuş! Kucağına çıksaydın bari!" diye söylenirken arkamda hissettiğim nefesle hemen o tarafa döndüm.
Demir ne zamandır buradaydı? Ve dibimde ne işi vardı?
Beni tezgahla arasına sıkıştırdı.
"Kendi kendine ne söylenip duruyorsun öyle?"
"Hiç"
"Sen kıskandın biraz sanki ha?""Kıskanmadım"
"Kıskandın"
"Kıskanmadım!"
"Kıskandın!"
"Kıskanmadım!"
"Tamam kıskanmadın"
"Kıskandım be!" dememle Demir şaşkınlığa uğramıştı. Aslında bende çok şaşkındım şuan. Çünkü böyle bir şey söylemeyi beklemiyordum. Daha kendime bile itiraf edemediğim şeyi Demir'e söylemiştim. Hemen kollarının arsından kaçtım ve salona gittim. Koltuğa oturdum. O sırada Gizem'de telefonla uğraşıyordu. Bir süre sonra Demir geldi. Yanıma oturdu. Gülümsüyordu. Şimdi bu gıcığın eline mi düştüm ben??~~~~~~
Akşam yemeğimizi de yemiş ve koltuklarımıza oturmuştuk."Benim size söylemem gereken bir şey var." dedi Gizem. Ve devam etti.
"Aslında beni..." sözünü tamamlayamadan kapı çaldı. Gizem bir anda panik oldu.
"Beklediğiniz biri mi vardı?"
Demir hayır anlamında kafasını salladı ve kapıya yöneldi. Gizem hemen önüne geçti."Hayır, kapıyı açma onlar gelmiş olabilir."
"Kim gelmiş olabilir?" diye sordum ve bende ayağa kalktım.
"Beni, beni zorla evlendirecekler. Kaçtım ben onlardan, ailemden. Beni almaya gelmiş olabilirler. Açma kapıyı!"
Demir Gizem'i önünden çekti ve kapıya yöneldi. Bizde arkasından gittik. Kapıyı açtığında Gizem hemen Demir'in arkasına saklandı. Anlaşılan ailesiydi bu gelenler.
"Sonunda bulduk seni Gizem. Aramadığımız yer kalmadı. Çabuk gel buraya!"
Gizem hayır anlamında kafasını salladı.
"İstemiyorum"
"Ne demek istemiyorum. Adamlara söz verdik biz!""Kız gelmek istemiyorum dedi duymadınız mı? Hemen gidin buradan! Hiç kimseye zorla bir iş yaptıramazsınız!"
"Sen kim oluyorsun da bana karışıyorsun" dedi önde ki adam. Toplamda 3 kişilerdi.
"O, o benim sevgilim." diye öne atıldı Gizem. Ne??
"Ben onunla evleneceğim. O yüzden kaçtım zaten. İstemiyorum ben o adamı."
"Olmaz öyle şey! Adam parasını bile ödedi."
Bir dakika, bir dakika! Ne yani Gizem'i sırf para için mi evlendiriyorlardı? İnanamıyorum! Bunlar ne biçim insanlar böyle!
" Baba madem Gizem evlenmek istemiyor. Başka bir kız bulalım bu adama. Mesela şu kızı alabiliriz." dedi ve beni gösterdi. Beni, beni, beni!
"Ne diyosun lan sen!" dedi ve bunu söyleyen adam bir yumruk attı Demir.
"S*ktir*p gidin burdan yoksa hepinizi yere sererim." diye bağırdı ve bir yumruk daha çaktı. Adam yere düştü. Burnu kanadı. Diğer ikisi onu kaldırdı ve kaçtılar buradan.
Demir bizi hemen içeri aldı ve kapıyı sert bir şekilde kapattı. Burnundan soluyordu. Galiba onu ilk defa böyle görüyordum. Bir süre sonra o kızgın gözleri beni buldu.
Gözlerini bende gezdirdi bir süre sonra mutfağa gitti. O tarafa baktığımda su içtiğini gördüm. Gizem'le ben koltuğa oturduk. Demir' de gelip oturduğunda Gizem konuşmaya başladı;
"İkinizden de özür dilerim. Başınıza iş açtım. Böyle olmasını istemezdim."
"Önemi yok. En iyisi uyuyup bu olanları unutalım." dedim ve tebessüm ettim ona. Gizem Demir'in odasında kalacaktı. Demir'de salonda kalacaktı. Ayağa kalktık tam gidiyorduk ki Gizem bir an durdu ve gidip Demir'in yanağından öptü. Daha sonra odasına gitti. Sinirle Demir'e bakıyordum. O izin vermese öpemezdi ama Demir bir şey yapmadığı için rahatlıkla öpüyordu.
İçimdeki kıskançlık belirtileriyle ne yaptığımı anlamadan Demir in yanına gittim ve yanağına uzun bir öpücük kondurdum.
Daha sonra Demir'e hiç bakmadan odama geçtim.
~~~~Merhaba!
Biliyorum, biliyorum bazılarınız hem geç geldiğini hemde kısa olduğunu söyleyeceksiniz. Şimdiden özürlerimi iletiyorum.Bölüm nasıldı?
Bu arada kitabın ismini değiştirmek istiyorum. 'Serseri' çok klasik bir isim. Eğer isim önerileriniz varsa lütfen yazın!
Hepinizi çok seviyorum❣
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Serseri
ChickLitNeredeydim? En ufak bir fikrim yoktu. Eski, kullanılmadığı her yerinden belli olan bir evdeydim. Ama ben en son okuldan çıkıyordum! Gerisini hatırlamıyorum. Çok korkuyordum. Kalbim hiç olmadığı kadar hızlı atmaya başladı. Bağırmaya çalıştım. Ama b...