Enti Ve Ene |Yarı Texting|

~5~

Selamunaleyküüm

Nasılsınız? Ben iyiyim Elhamdülillah.

Yavaş yavaş giriş yapıyoruz. Bu bölüm için gün vermemin sebebi de buydu. Yavaş yavaş olaylara girişmemiz.

Beğenirsiniz İnşaAllah.

Ben çok konuşmadan biz bölüme geçelim 😄
_______________________________________

Çayları getiren Hamide Teyzeye yardım edip oturdum. Elime alıp içmeye başladığım çay bardağını indirdiğimde etrafı izlemeye başlamıştım.

Bir sürü kadın vardı. Daha doğrusu bir sürü aile vardı ama eşleri ayrı bir yerde oturuyordu diğer aile reisleri ile.

Herkes birbiriyle sohbet ederken büyük salonun duvarlarında bir ses yankılandı.

Ding!

Ortama yayılan bildirim sesini hiç kimse takmadı, sohbetler hız kesmeden devam etti.

Ben ise kimden geldiğini görmek adına, etrafa bakınmaya başlamıştım.

Bir kere daha geldi o ses.

Başını duvara yaslamış, kendini herkesten soyutlamış birkaç teyze ve diğer kadınlar sanki sesi hiç duymamışlardı.

Salonun diğer yarısından geliyorsa bile o bildirim sesi hiç kimsenin umurunda değildi. Gelen bir bildirim sesinden sonra tesbih çeken teyzelerden biri sesli etti zikrini.

"ALLAHUEKBER"

Evet, teyze kızdı. E ben de hak veriyorum. Kimin telefonuysa sessize alsın artık. Bir değil iki değil yahu.

Teyze'nin yüksek sesiyle kadınlar da durup önce o yaşlı teyzeye baktı.

Tekrar bir ding sesi gelince yanımda oturan annem bana döndü. Başımı ona çevirdikten sonra, diğer teyzelere de baktım.

Anam! Herkes bana bakıyordu.

O bildirim seslerinin benim telefonumdan gelmediğini söylesin biri lütfen.

Bir teyzeye takıldı gözüm. Gözlerini en fazla bu kadar açabilirsin ama.

Ne bakıyorsun teyzem. Senin telefonuna hiç mi bildirim gelmiyor?

Ayrıca açma o gözlerini o kadar. Maazallah yerinden çıkar bir de onunla uğraşmayalım.

Teyzeye sahip çıkalım lütfen! Torunlarına, sevenlerine duyurulur.

Telefonumu yanındaki tuşundan açıp sessize alırken annem bana yaklaştı.

Ve o milli soruyu sordu.

"Kimden gelmiş?"

"Bilmiyorum ki bakmadım. Eve gidince bakarım."

Başını sallayıp yanındaki Zehra Teyze ile konuşmaya devam etti.

Ara ara teyzeler ve onların keskin bakışları ile biten misafirliğin sonunda evlere dağılmadan önce ayakkabılarımı giyerken teyzelerin 'cık cık' seslerine maruz kalmıştım.

Ne yaptım sanki teyzem de birini 32 yerinden bıçaklayıp ormana attığımı öğrenmiş gibi tepki veriyorsunuz.

Eve geldiğimizde yatsı namazlarımızı kılıp odalarımıza çekildik.

Şu meşhur bildirimlerin sahibi kimmiş bakalım.

Bilinmeyen numara: Güzel Mümine

Bilinmeyen numara: İzin verirseniz...

Bilinmeyen numara: Nasıl gerildim ben öyle ya. Yapıştırayım gitsin.

Bilinmeyen numara: Seviyorum kızım ben seni.

Ne?!

Höst!

Yuh be yuh!

Bas kızım engeli.

Engel tuşuna bastım ve telefonu kapadım.

Pamuk gibi yatmıştım namazdan sonra. Şimdi ise sinirden kaskatı kesilmiştim.

Neyse kızım sakin ol bir daha atmaz. Yani. İnşaAllah atmaz.

Yastığımı başımın altından alıp sağ tarafıma koydum ve o tarafa dönüp yastığa sarıldım. Gözlerimi kapayıp uykuya daldım.
_______________________________________

-bölüm sonu

Texting yerleri azalacak. Yani az bir kısımda geçecek. Pek uzun olmadı. O kadar da beklettim sizi özür dilerim ama uzun bölüm yazabilen birisi değilim. Arada olabiliyor. İleriki bölümler birazcık daha uzun olacak İnşaAllah.

Anonimimize isim buldum sonunda :)

Nasıldı bölüm?

En beğendiğiniz yer neresi oldu?

Şimdilik benden bu kadar. Bölümler daha sık gelecek inşaAllah. Ama bir yerden sonra da birlikte gün ayarlayacağız. O günler gelir inşaAllah :)

Görüşüne kadar En Güzele Emanetsiniz 💙

~okyanus