-Neden bunu yapıyorsun?! Ha neden?!
-Ahh Jennie cevabını bildiğin soruları bana sorma.
-Ne cevabı lan!! Ben hiç birşey bilmiyorum!! Bunları neden yaşıyorum?!
-Sana ilk geldiğinde de söylemişdim şimdide söylüyorum. Ben acımam, acıtırım. Kurtarmam, öl...
Jungkook 1 haftadır ne eve geliyor ne de arıyordu. O gitdiğinden beri her ne kadar rahat olsamda içimde bir boşluq vardı. Sanki kalbimin yarısı kayp olmuş gibi hiss ediyordum. Ancak neden böyleydim? Bu hissin adı neydi böyle?
Ay kız saf numarasına yatma aşıksın işte kabullen gitsin.
Ne! Hayır hayır ben ona aşık değilim!
Bal gibide aşıksın işte.
Sen bir sussana iç ses.
Susyumda sen kafayı sıyırasın öylemi?!
Ne sıyırması?! Ne söylüyorsun sen?!
Diyorum ki, sen birazdan konuşmamaktan cümle kuramıyacaksın diyorum.
Nedenmiş o ben her kesle konuşuyorum bir kere.
O yüzden mi sana bir şey sorduklarında hayalet görmüş insan gibi donup kalıyorsun?
Hey ben donmuyor sadece şaşırıyorum.
Hem bir dakikaya konu benim konuşmama nasıl geldi ya!
Akıllım sen bilmiyorsan ben nereden bileyim?!
Ahh tamam bu konuşma gitdikce daha da saçmalaşıyor, en iyisi gidiyimde evi karışdırayım.
Sana hayranım ya nasılda rahatca konuşuyorsun. Godoyumdo evo karışdurayom.
Yaa sen bir sussana, ayrıca 6 aydır burada olmama rağmen hiç bir yeri doğru-düzgün görmedim. Hem belkide Jungkook'un neden böyle olduğuyla bağlı bir ipucu bulurum.
Amann ben sana karışmıyorum ne halt yersen-ye sonuçda cezasına sen katlanacaksın ben değil. Bu yüzdende, see you later baby.
Ayy bir rahat vermedi ya. Bir insanın iç sesi bu kadar gıcık ola bilirmi acaba, benimkinde bir çene var hiç susmak bilmiyor. Her neyse gerçekliye geri dönelim ve dedektivliyi başlatalım. Hadi bakalım Jennie iş başına.
Yazar'dan
Jennie bütün evi gezmeye her yeri bir dedektiv misali taramaya başlamışdı. Ancak hayla gözüne gizemli bir ipucu çarpmamışdı. Bu yüzdende Jennie artık Jungkook'un odasına girmeye karar verdi ve bütün cesaretini toplayıp odaya girdi, onu kameradan izleyen Jungkook'dan habersiz...
Jennie'den
Jungkook'un odasına girmiş her yeri arama başlamışdım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Jungkook'un odası)
Birden gözüme bir defter çarptı. Ama ama bu defter Jungkook'un asla yanından ayırmadığı, sinirlenince bir şeyler karaladığı defter değilmiydi?! Evet sonunda bir ipucu buldum, seni çözücem Jeon Jungkook!
Yazar'dan
Jennie hızlıca defteri eline götürdü ve sayfalarına bakmaya başladı, ancak onun sayfalarda gördüyü tek cümle "Baban gibi olma!" cümlesiydi. O bu cümlelerin anlamını cözemiyorum derken, aklına geçen hafta Jungkook'un gitmeden önce ona söylediği söz geldi. "Ben onun gibi değilim, aynı hataları yapmam"
Jennie anlamışdı, Jungkook'un bu durumda olmasının başlıca etkenlerinden birinin onun babası olduğunu anlamışdı. Genç kız bu konu hakkında daha fazla araşdırma yapmalıydı, ancak bunu arkasında delil burakmadan yapması gerekdi ki, nasıl yapacakdı? Ne yapmalıydı? Bu işi Jungkook'a yakalanmadan nasıl yapacakdı derken belinde ve saçında bir el hiss etdi. Biri onun kulağına yaklaşdı ve Jennie'nin kas-katı kesilmesini sağlayan konuşmayı yapdı.
-Burada ne yapıyorsun güzelim?!
Oy vermeyi unutmayın, sizleri çok seviyorum canlarım🖤
