2.6

7.2K 398 24
                                    

Dudaklarımda ki baskının hafiflemesiyle gözlerimi araladım. Gözlerimi açmaya çok utanıyordum.

Barış aç bir kurt gibi bir kez daha dudaklarımdan öptü. "Müptelası olduk desene." dedi sert öpücüğün ardından.

Midemdeki kasılmalar heyecan ve stresten dolayı artmıştı ama kendimi kontrol edebilecek kadar iyiydim, pozisyonumuzu hiç bozmadan, aksine daha çok yakınlaşarak konuşmaya devam ettik.

"Annem çok kızacak."

Barış kafasını geriye atarak gür bir kahkaha attı.
Yine yüz yüze geldiğimiz o anda hafifçe alnı ile alnıma vurdu "İzin işlemleri için nereye müracaat ediyoruz?" dalga geçmeye devam ediyordu.

Tepki vermediğimi görünce ciddi olduğumu düşündü "Kızar mı cidden?" bu sefer gülme sırası bendeydi. O kadar tatlı sormuştu ki dayanamayarak yanaklarını ellerim ile sıkıştırdım "Seni de tanıştırırız ya sorun değil." dedim.

Yaptığım kelime oyununu profesyonel bir şekilde yakalayan Barış kaşlarını çatarak beklediğim soruyu sordu: "Seni de?"

"Şaka yapıyorum tabii ki de. Henüz kimseyi tanıştırmadım." dedim. Barış derin bir nefes mi aldı bana mı öyle geliyor?

"İlk olmak isterim." göz kırptı, adam serseri olmak için doğmuş. "Adını öğrenebilir miyim annenin?"

"Hayat." kısa bir an duraksadım "Annemin adı Hayat, babamınki ise Nuri." dedim, duraksamadan devam ettim "Abim Melih, yengem Gülçin, minik yeğenim Mina ve ben deniz Evren Akçal, biz kocaman bir aileyiz.

"Bir de unutmadan anneme göre damadımız eksik o görevide size veriyorum Barış Bey."

Barış istekle kafasını salladı. "Bu göreve yaraşır bir damat olacağıma söz veriyorum Evren Hanım."

Geceyi bitirmeden önce ailelerimiz hakkında konuştuk: Barış'ın tek çocuk olduğunu ama ailesinin koruyucu ailelik yaptığını öğrenmiştim.

Ekonomik açıdan Barış ve ailesi, dedesinden kalan yazlık evleri kiralayarak başladıkları işte baya gelişmiş ve bir kaç otel kurmuşlardı. Sadece bu değildi babası bir eğitimciydi ve kendi kurduğu kurumlarda öğrencileri ve çalışan öğretmenleri vardı.

Laf arasında beni burs verdikleri öğrenciler ile yapılacak etkinliklere davet etti ve kim olarak katılacağımı sorduğumda ise elimi sıkıca kavrayıp şu cümleleri söyledi: "Sevgilim olarak."

Biz kendimiz hakkında konuştukça zaman aktı geçti, gece bitiminde mekandan ayrılırken tanıdık hiç kimse ile karşılaşmadık. Barış'ın arkadaşları çoktan gitmiş olmalıydılar.

Araba yolculuğu sırasında telefonumdan bir kaç fotoğraf çekmeye başladım, arkada çalan şarkının sesini yükseltip eşlik ettiğim sırada telefonum her şeyi kayıt altına alıyordu.

Gülüyor, eğleniyor, dans ediyordum. Bunlara Barış'ta katılıyor arada tutmakta zorlandığım telefonu eline alıp kameraya bir şeyler söylüyordu. Biraz fazla sarhoş olmuş olabilirdim ama kendime gelince kesinlikle bu videoyu izleyip sövücektim.

Evin önüne geldiğimizde yolun bu kadar çabuk geçmesine sinir oldum ve dudaklarımı büzerek Barış'a döndüm. "Sakın şu şekilde bakmaya devam etme." diye söylendi Barış.

Kanımdaki alkole bir kaç şey sıralayarak koltuktan hafifçe kalktım ve kollarımı Barış'ın boynuna doladım.

Aynı hızda karşılık olarak ellerini belime yerleştiren Barış, burnunu boynuma gömdü. Sarhoş olduğum için her yerde kelebekler uçuyor bence.

"Gel bakalım mis kokulu." biraz uzaklaştı ve beni yerime oturttu "Seni eve götürelim."

Arabadan indiğimizde ellerimiz kavuşması gereken iki mıknatıs gibi birbirine yapıştı. Kamerası açık olan telefonumdan bu görüntüyü de çektim. Evin dış kapısına geldiğimizde kendimi biraz toparlayarak anahtarlarımı çıkardım ve kapıyı açtım.

Barış ile yakın temasımızı kestik ve ben bahçe kapısının iç kısmına geçtiğimde Barış sokakta tek başına kalmıştı. Sevgilime veda etme vakti.

Barış beni baştan aşağı süzdü ve yüzüne alışık olduğum o gülüşü yerleştirdi. Bir adım yaklaşarak bir elini boynum ile yanağım arasında bir yere koydu ve diğer yanağıma kocaman bir öpücük bıraktı.

Masum, saf, içten, tatlı bir öpücük.

Gözlerimi kapattım ve dudaklarının tenimden ayrılmasını bekledim; hiç ayrılmasın isterken.

"İyi geceler yürüyen ayyaş." işaret parmağı ile burnumun ucuna bir fiske vurdu. Güldüm "İyi geceler yakışıklı kocam." dedim sondaki harfi biraz bastırarak.

***
Bir sonra ki bölüme geçmeden önce minik yıldızın üzerine basarak onun parlamasını sağlayın lütfen.

UYUDUN MU MOTORCU? [Texting]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin