~Gerçekleri fark etmek~

7.9K 777 425
                                    

"Bu lokmanı da ye Jimin. Sonra arkandan ağlar."

Jimin dolu olan yanakları ile tıpkı bir sincaba benziyordu. Gözlerini kocaman açtı ve Taehyung'a baktı.

"Nasıl yani hyung?! Yemekler ağlayabiliyor mu?!"

Taehyung gülümsedi.

"Eğer yemeğini yemezsen ve tabağında bırakırsan ağlarlar ve peşinden gelirler."

"Okuduğum bir masalda bir çocuk yemeğini çöpe dökmüştü ve sonsuza kadar taşa dönüşmüştü hyung. O yüzden ben de hiç yemeğimi çöpe atmadım."

Taehyung Jimin'in saçlarını okşadı.

"Aferin sana. Şimdi son lokmanı da ye ki yemeğin arkandan ağlamasın."

Jimin Taehyung'u onayladı ve tabağındaki son lokmayı da afiyetle yedi. Taehyung Jimin'i yemek yerken izlemeyi çok seviyordu. Hatta, sadece yemek yerken değil, her an her saniye onu izlemek istiyordu. Jimin bu hayattaki en güzel film sahnelerinden kesit gibiydi. Taehyung ona bakmaya kıyamıyor, izlemeye de doyamıyordu... Esmer genç çalan kapı zili ile düşüncelerini kenara bıraktı.

"Hoşik geldi!!"

Jimin oturduğu yerden kalktı ve koşarak kapıyı açmaya çalıştı, ama kapı kilitliydi ve Jimin'in boyu kilidi açmak için oldukça kısaydı.

"Hyung bu kapı açılmıyor!"

Taehyung oturduğu yerden kalktı ve kilidi kolayca açtı. Eskiden kapıyı kilitlemezdi fakat, Jimin'in kaçırılmasından sonra daha tedbirli davranmaya başlamıştı.

"Hoşik!"

Jimin gülümseyerek Hoseok'un kucağına atladı. Hoseok onu sıkıca tuttu ve yanaklarını öptü.

"Hoşgeldin hyung seni çok özlemiştim."

Taehyung derin bir nefes aldı ve elini yumruk şeklinde sıkmaya başladı.

"Ben de seni çok özledim koca bebek."

Taehyung sahte bir öksürük ile araya girdi.

"Daha dün beraberdik. Ne bu özledim falan."

Jimin gülümsedi ve Hoseok'un yanaklarını öptü. Taehyung'un sinirlendiğini hissetmişti ve Taehyung sinirlenince çok tatlı gözüküyordu. Bu yüzden Taehyung'un sinirlenmesi Jimin'in hoşuna gitmişti.

"Hadi beni kucağında odama götür Hoseok hyung. Beraber oyuncaklarımla oynayalım."

Hoseok Jimin'i onayladı ve onu odasına götürmek için yürürken Taehyung'un kulağına fısıldadı.

"İnkar etme Taehyung. Bal gibi de aşıksın işte."

Taehyung Hoseok'un ensesine hafifce vurdu ve aynı anda kapı zili çalmaya başladı.

"Jungkook gelecekti. Sen kapıyı aç ben bu yaramaz bebeği odasına bırakayım."

Taehyung Hoseok'u onayladı ve kapıyı açtı.

"Hoş geldin Jungkook. Yoongi yok mu?"

"Hayır. Getirmedim onu. Bu gün dertleşeceğiz biraz. Sen, ben, Hoseok."

"Sorun mu var? İyi misiniz siz?"

Jungkook salona girdi ve üçlü koltuğa oturdu.

"Biz iyiyiz kanka. Seni dinleyeceğiz sadece."

"Beni mi?"

Taehyung Jungkook'un dediklerine bir anlam veremiyordu. Bu sırada Hoseok da içeriye girmiş ve kapıyı kapatmıştı.

CatBoy//VMinWhere stories live. Discover now