2

29.6K 1.9K 969
                                    

Selamm... Yorum yapmayı ihmal etmeyin...

İyi okumalar 🌸

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İyi okumalar 🌸

-

"Kaç aylık?"

Gerçekleri öğrenmesi kanını dondurmuştu kadının. Bunca yıl dişini tırnağına takıp büyüttüğü oğlu nasıl gelmişti bu hallere?
Hiç fark etmemişti...

Öğrendiklerini hazmetmek onun için zor olsa da sakin olmalıydı. Taehyung yıkılmıştı bu yüzden onun ayakta kalması lazımdı.

Genç çocuk, gerçekleri annesine anlatmasıyla birlikte daha da kötüleşmişti. Nasıl ağladığını bilmiyordu. Annesi elini yüzünü yıkayarak onu kendine getirmiş ardından tekrar oturtup konuşmaya başlamıştı.

Çocuktan ses gelmeyince hafif tombul yanağını okşadı. Oğlunun göz yaşlarını dindirse de başını kaldırmıyor elleriyle uğraşıyordu.

"Taehyung böyle yaparsan anlaşamayız bebeğim..."

Genç çocuk gözlerini ellerinden ayrılmadan araladı ağzını. Konuşamadı geri kapattı.
Konuşmak ve bunların gerçek olduğuna inanmak istemiyordu.

"O-onu bilmiyorum... O zamanın üzerinden 3 ay kadar geçti"

"Taehyung ne yaptın sen...? Nasıl fark etmedin? neden korunmadın. Aldırmamız çok zor"

Sonunda başını kaldırdı ve bakmaya utandığı gözlere baktı. Zor dinen göz yaşları tekrar akmaya hazırlanıyordu.

"Aklım yerinde değildi... Son iki haftadır belirti vardı. 3 gün önce test yaptım... O da böyle oldu"

Annesi, oğlunun yeniden akmaya başlayan incilerini silmiş gülümsemişti. Elden ne gelirdi ki? Olan olmuştu...
Ona kızamazdı...

"Adını yada kim olduğunu biliyor musun? Dürüstçe söyle bana."

"S-sabah bir kart bulmuştum... "

Kartın nerede olduğunu sormak için ağzını aralamıştı ki oğlunun ağzını tutarak lavaboya koşması ile susmuş hızla arkasından gitmişti. Genç çocuk elleriyle iki yandan klozete tutunmuş içini boşaltıyordu.

Hamile olduğunu öğrendiği zamandan itibaren yemek yemeyi unutmuş gibiydi. Annesi zorla yedirdikten sonra ağzına tek bir lokma dahi almamıştı. Bu yüzden sadece öğürüyordu.

Yanına eğilip elini sırtına yerleştirdi, ufak hareketler ile okşayıp rahatlatmaya çalıştı. Taehyung'a hamile kaldığı zamanlarda oda yaşamıştı bunları. Bilirdi nasıl zor şeyler olduğunu.

On dakikalık eziyette artık bitmiş bir şekilde ayağa kalkmıştı. Annesinin yardımıyla elini ve yüzünü yıkamış tekrardan salona gelip oturmuştu. Her ne kadar inanmak istemese de karnında kalbi atan bir can taşıyordu. İster istemez titreyen eli karnına giderken gözlerini kapadı. Onun orada olduğunu öğreneli bir hafta bile olmamışken küçük melek kendini az da olsa belli edecek şekilde büyümüştü.

"Onu istiyor musun?"

Beklemediği bu soruyla aniden karşılaşınca gözlerini açtı ve annesine dikti elalarını Masumca oğluna korkmamasını söylüyor gibi gülümsüyor her zaman yanında olduğunu belli ediyordu. Tekrardan başını eğmiş karnında ki ellerine bakmıştı.

Tek gecelik bir ilişkiden ve sabahında onu yapayalnız bırakıp giden bir adamın çocuğunu taşıyordu karnında. Yine de... İyi düşünmeye çalıştı Taehyung. Kimin çocuğu ve nasıl olduğunu düşünmeden gözlerini kapadı.

'Onun kalbi atıyor, sana kendini hissettiriyor, daha da büyüdüğünde tekme atacak, doğduğunda sana arkadaş olacak"

"Sanırım... İstiyorum anne..."

Annesinden aldığı gülümsemeyle gülümsemiş, karnını biraz daha okşamıştı. Sonunda birine anlatmanın verdiği rahatlıkla mutlu olmuştu. Günlerdir uykusuz ve ağlamaklı geçen geceler yüzünden oldukça bitkin hissediyordu.

"Onun kartını ver bana"

"Neden ki?"

"Onu tek başına yapmadın. Onunla konuşacağım. Böyle yapıp seni bırakamaz."

"Anne aramayalım lütfen! Ya onu benden almaya çalışırsa"

Bir anda korku sarmıştı bedenini. O geceye ait çoğu şeyi hatırlıyor fakat adamın yüzünü bir türlü aklına getiremiyordu. Tek hatırladığı onun yüzünün çok sert olduğuydu. Bu yüzden korkmuştu işte... Doğumuna kadar taehyung'a bakıp sonra bebeğini elinden alabilecek biri gibiydi.

Yani... Dizilerde öyleydi değil mi?

"Kartı ver Taehyung!"

Sesini yükseltmesi çocuğu biraz da olsa ürkütmüştü. Yerinden kalkıp kendi odasına geldi ve gardırobunun en altında çekmeceye koyduğu kartı aldı.

Fakat kartı alırken annesi bilekliği görmüştü...

"Ne o?"

Taehyung itiraz edecekken birden kenara itilmişti. Eğilip dolaptan bilekliği alan annesini durdurmak amaçlı atılacaktı ki kadın çoktan kartı ve bilekliği almış odadan çıkmıştı.

"Anne!"

Arkasından hızlı adımlarla gitmiş durdurmaya çalışmıştı. Annesi onun üzülmesine neden olan şeyler de bambaşka biri oluyor öfkeden deliriyordu. Ayakkabılarını giyip araba anahtarını aldıktan sonra oğluna döndü.

"Korkma. Geleceğim, evden çıkma ve kendine dikkat et. Geldiğimde hastaneye gideceğiz"

Cevap beklemeden evden çıkmış asansöre binerek binadan da çıkmıştı. Otoparktan arabasını alıp son gaz kartta yazan adrese sürmeye başladı.

Jeon Jungkook, oğlunun canını yakmak neymiş öğrenecekti...

-

Selamlar...

Böyle devam mı etsin? Yoksa taehyung veya Jungkook ağzından falan mı anlatayım?

625 kelime

My fault | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin