Bölüm 50: Beni Bırakma

4.6K 368 31
                                    

Hepinize merhaba sevgili okurlarım!💙 Nasılsınız? Umarım iyisinizdir..💘 Güzel bir bölüm ile geldim..🤎 Bekletmeden hemen bölümeee..🥳 Oy vermeyi ve isterseniz de yorum yapmayı unutmayın lütfennnn.🌼 Keyifli okumalar..❣️

***

"Nasıl hissediyorum biliyorsun musun Bartu abi?" dedi mutlulukla. Ben peçete ile burnuna bulaşan ketçabı sildim ve cevap verdim. "Nasıl hissediyorsun aslanım?" dedim. Mert ile birbirlerine baktılar ve gülümsediler. Ardından aynı anda aynı cümleyi kurdular.

"Aile gibi!"

"Aslanım benim." dedim ve ensesinden tutup saçlarına bir öpücük kondurdum. Fatih'te Mert'in başını okşamıştı.

Biz kahvelerimizi yudumlarken, küçük delikanlıların yemeklerini güzelce bitirdiklerini gördükten sonra, Talya Ateş'e baktı.

"Ateş, bolca su iç lütfen.. Gözümden kaçmıyor değil, hiç su içmiyorsun.." dedi ve bakışları Mert'e kaydı. "Sende tatlım.."

Ateş hemen başını salladı ve masada duran suyuna uzandı. Kendisine denileni hemen yapıyor olmasına gülümsedim ve yanağını okşadım.

"Ben doydum Bartu abi.." dedi ve içeceğinden son yurdumu alıp, Talya'nın uzattığı peçeteyle ağzını sildi. Mert'te makarnasından son çatalını aldı ve suyuna uzandı. Ağzını da sildikten sonra Fatih'e baktı. Fatih çoktan onu gülümseyerek izliyordu.. Mert gülümseyerek başını eğdi ve elleriyle oynamaya başladı. Talya kahvesini bitirince masaya doğru baktım.

"Kalkalım mı? Daha lunaparka gideceğiz.." Ateş ve Mert mutlulukla el çırptılar ve biz ikisine bakıp gülümsedik.

Fatih başını salladı. "Kalkalım devrem." dedi. Ardından Burçak konuştu. "Fatih.." Fatih hemen ona döndü. "Söyle güzelim."

"Bizi eve bırakabilir misin?"

"Gelmek istemiyor musunuz lunaparka, eğlenirdik?"

Burçak gülümsedi ve Fatih'in kulağına eğildi. Fatih hemen sessizce 'hee..' dedi.

Ardından ayaklanmıştık. Ben kasada hesabı ödeyecekken Fatih yeniden yanıma damladı. Cüzdanına uzandı ve kartını çıkarttı. Yan yan bana baktı. Güldüm ve hesabı yeniden ortak hallettik.

Kafeden çıktıktan sonra Fatih, Burçak ve Buğlem eve gitmek için beraber otoparka indiler. Fatih Mert'i başından öpüp hemen geleceğini söyledi ve gittiler. Biz de Talya'nın isteği üzerine bir bebek mağazasına girmiştik. Fatih gelince hep beraber gidecektik lunaparka.

Talya, yanında Elis ile istediği birkaç şeye bakarken, ben de Mert ve Ateş ile reyonları geziyordum. Bize hitap eden bir şeyler yoktu ama bebek kıyafet ve eşyaları her zaman tatlıydı.

Ateş bir tane biberona dokundu ve incelemeye başladı, ardından yerine koydu. Hızla yanıma geldi ve elimi tuttu. Mert ise baktığı her kıyafeti gülümseyerek izliyordu. Birkaç reyon daha gezdikten sonra bekleme alanında koltuklara oturduk. Talya ve Elis görüş alanımdaydı.

Mert konuştu. "Bartu abi?"

"Efendim aslanım?"

"Burçak abla neden göremiyor?"

Bu aslında sorulmasını beklediğim bir soruydu. Sadece Burçak'ın yanında sorulmasından çekiniyordum. Böyle bir anda bu soru ile karşılamak iyi olmuştu.

"Şimdi şöyle ki Mert.. Burçak abla küçükken bir kaza geçirmiş." Ateş'de merakla dinliyordu.

"Geçirdiği kazadan sonra bir daha görememiş.. Vücudumuz karışık bir bulmaca gibidir, herhangi bir şey, çok başka şeylere sebep olabilir.. Burçak abla bu yüzden göremiyor.."

BABA OLMAK +18Where stories live. Discover now