Firariler

75.6K 3.2K 1.8K
                                    

....

Bir bacağımı hızlı hızlı sallarken boncuk boncuk terleyen alnımı elimle silip klimaya karşı başımı kaldırdım.Bu sıcak hava mı üflüyor bana mı öyle geliyor?

"Bu önemli bir soru tipi.Burada kullanacağın formülü bilmezsen istediğin kadar uğraş bulamazsın cevabı."yanımdaki ilah gibi adamın sesiyle kendime geldiğimde"evet bence de."diyerek kitaba baktım.

Biz yine derslik beşteydik ve birebir almamama rağmen Demir hoca bana birebir ders veriyordu.Neden peki?Canı istemiş!

"Her iki tarafın karesini alıp soruda verilen kurala göre devam etmen lazım."dediğinde siyah marka kalemi kemikli parmakları arasında bir tur dönderip ucunu açtıktan sonra inci gibi yazısıyla sayıları kitap yazarmış gibi yazmaya başladı.

Senin parmaklarına yüzük ne güzel yakışıyor amip.Vallahi başkasında olsa gülerim ama şu parmaklarda öyle güzel duruyor ki...

"Bak bu soru şimdi çözdüğüm sorunun aynısı."dediğinde bir kendi çözdüğüne bir de bana gösterdiği boş soruya baktım.Benzerlik nerede kardeş?

"Aynen tıpatıp aynısı.Bu kadar benzerlik başka bir yerde görmedim."dediğimde genişçe gülümsemişti.

Hatta gülümsemeyle kalmayıp kısıkça gülmüştü.

Bu adamı bana karşı hep sinirli gördüğümden her gülümseyişi beni resmen hipnoz ediyordu.Çok..çok güzel gülümsüyorsun Demir hoca.Allah var şimdi gülüşü bir de çok yakışıyor kendisine.

"Sadece biraz oynamışlar soruyla ama mantığı aynı."

Ben soruya bakarken bu lanet soruyu hatırlamam biraz zamanımı almıştı.Öyleki evde yarım saat boyunca düşünüp çözemediğim için zırıl zırıl ağladığım soruyu biraz zor hatırlamıştım.İllet soru!

"Seni bekliyorum."

"Ha?"

Başımı kaldırıp ona baktığımda kahverengi gözleriyle beni dikkatlice incelediğini gördüm.Başını sağa yatırıp yüzümde tur atan irislerinin son noktası gözlerim olmuştu.

"Soruyu diyorum,sen çözeceksin ya."kaşlarım havalandı,benim niye haberim yok?

Hem ben daha önceki soruyu anlamamıştım ki.
Sanırım anlamadığımı dile getirmediğim için anladığımı varsayarak düz geçmişti.

"Şey ben çözemem."dediğimde hmmladı.Dirseklerini sıraya koyup biraz bana doğru eğildiğinde yutkunuşumu zorla frenledim.

Nefesin yüzüme çarpıyor ve ben neden nefes almayı unuttum bir an? Kahve kokusunu derince solumak şu an can attığım tek şey olabilirdi ama yapmadım.Niye?Çünkü o benim öğretmenim.

Hem bir dakika!O senin öğretmenin Melek kendine gel!Kendine gel aptal,düşündüğün şeylere bak!

"Niye çözemiyorsun,az önce anlattım ya.Anlamadın mı?"dediğinde geri çekildim.

Klimaya küfürlerimi sıralarken alnımda yine biriken terleri elimle sildim.

"Haha anlamadım."Yüzünde ufak bir tebessüm oluştu."Dinle."diyerek tekrar çözdüğü soruya geri döndü.

Yahu adam!Bak senin ders anlatımın olmak müthiş ama ben olmak mal.Okey?Benim yakamı bırak artık ya.

Sakin sakin anlattı soruyu.Hiç bir detayı atlamadan o güzel ve düzenli yazısını kağıda döktü.

Dershane Hocam Where stories live. Discover now