1.Bölüm ~İlk Cinayet~

177 7 3
                                    

Şimdi okuyan olmasa da ben buradan gidersem veya daha sonra gören sevgili okuyucum, ben sadece bambaşka bir evren oluşturup bu evrenin yöneticisi oldum... Sizde izleyicisi oldunuz... Bugün 10.12.2022 saat 22:54 bu kitabımı ilk bölümünü  bu anda yazmaya başlıyorum... İlk bölüm ve kurgu bu tarihte oluştursam da aradan kaç gün geçince bölüm bitecek bilemiyorum. Burada kendimle ilgili hiçbir şey olmayacak. Belki duygularım ve bazı parçalarım olur... Ama gerisi bambaşka bir evrende olması dileğiyle yazacağım... Numara Çarkı umarım seveceğin, kendinden bir parça verip alabileceğin, duyguları hissedebileceğin bir kitap olur... Ne zaman okursun bilmiyorum. Bu cümleme ne zaman okuduğunun tarihini bırakmanı rica ediyorum. Şimdiden iyi okumalar...

Yazan Asena Gece'den ...

Miray

İnsan günahkar mı doğar bunu hep merak etmiştim. Bazılarına garip gelse de aşırı merak ediyordum. Belki de yaşadıklarım, gördüğüm insanlar yüzünden. Gülümsedim ama bu gülümseme kimsenin beni tanımadan anlayamayacağı bir gülümsemeydi. Zaten beni biri anlasın hiç istemedim. Bu imkansızdı. Birini kim anlayabilirdi ki? Kimse anlayamazdı. 

"Miray eğer o yataktan kalkmazsan cidden üzerine soğuk su dökeceğim! Artık dayanamıyorum. Ben geldim diye nasıl bu kadar rahatsın?" Dudağımı ısırdım. Akasyayı biraz çıldırtmıştım. Bu hoşuma gitmişti. İstemsizce hoşuma giden bir olayda dudağımı ısırıyordum. Gülmek pek benlik bir eylem değildi. Olmamıştı olmasını da istemiyordum. Daha fazla Akasyayı sinirlendirmemiş ve yataktan kalkmıştım. Odadan çıkınca zaten onu görmüştüm. O söylenerek masaya çayları koyuyordu. Beni görünce tek kaşını kaldırmaya çalışmış ama yapamamıştı. "Maymun gibi görünmemi dikkate alma ve otur şu sofraya delireceğim ya!"

Sofraya oturmuş güzel bir kahvaltı yapmıştık. O hızla ayağa kalkmıştı. Üzerine montunu giymiş, ayağına spor ayakkabılarını giyiyordu. "Selimin evine gideceğim yani gece de yanında kalacağım haberin olsun."

Dedikleri canımı sıkmıştı. Bir sürü arkadaşı vardı. Onlardan sürekli bahsediyordu. Arada onlarda kalıyordu. Onlarla tanıştırmak istemişti beni. Lakin pek fırsatımız olmamıştı. Onlara güvenmiyordum. Zaten benimde pek arkadaşım olmazdı. Akasya benim için bir başkaydı. Huzursuz yüzümü görünce hızlıca yanıma gelmiş yanağıma tüy kadar hafif bir öpücük bırakmıştı. "Ya öyle asma şu suratını. Sürekli kalıyorum zaten. Hadi ben kaçtım öpüyorum seni." Arkasından çıkmasını izlemiştim. Sanırım bu duruma alışmam gerekiyordu. Masadaki kahvaltı tabaklarını toplamaya başlamıştım... Bulaşık makinesine yerleştirme işlemimde bitince biraz oturup televizyon izlemeye karar vermiştim...

Akasya

Mirayı üzüp üzmediğimi düşünürken bir yandan da Selim'in evine doğru yürüyordum. Selimle tanıştığımız günü hatırladıkça kahkaha atasım geliyordu. Cidden çok tuhaf bir karşılaşma yaşamıştık. Evinin önüne gelince gördüğüm köpeğiyle gülümsemiştim. Bu köpek beni sevmiyordu ama olsun ben seviyordum. Bahçedeki çiçeklerle tebessüm etmiştim. Zorla ekmiştik bu çiçekleri. Çiçek sevmiyordu Selim. Ama beni de kırmamıştı. Zile basmıştım. Birkaç dakika sonra kapı açılmıştı. Mavi gözleri benim gözlerimle buluşunca gözlerindeki sevinç parıltısını görmüştüm. "Akasya... Hoş geldin." Beni kendine çekmiş sarılmıştı. Bu davranışına kıkırdamadan edememiştim. Bu çocuk bana fazla bağlanmıştı. "Görende bir aydır görüşmüyoruz zannedecek. Geldim işte."
Dediklerimi umursamadan beni evinin içine çekmişti. Etraf dağınıklığını toparlamaya başlayınca bende ona yardım etmeye başlamıştım. Bir yandan sohbet ediyor bir yandan topluyorduk. Tabi ara da atışmayı da ihmal etmiyorduk...

✴✴✴✴✴

Selim'in evinde kalmıştım. Sabah beraber kahvaltı etmiştik. Telefonuma gelen bildirim kafamı karıştırmıştı. Bugün izin günümdü ama işe çağırılıyordum. Garibime gitse de Selimle vedalaşmış ve evden çıkmıştım. Şarkı listemden rastgele bir şarkı açmış kulaklığımı da takmıştım. Ara sokaklarda dolanmayı severdim. Her zamanki ara sokak bu sefer daha karanlık ve korkutucu olsa da umursamamıştım. Bir el kolumdan çekmiş sırtımı duvara çarpmıştı. Acı içinde inlemiş korku dolu bakışlar atmıştım. Ben daha ne olduğunu anlamadan vücuduma sert metal bir şeyin saplandığını hissetmiştim. Defalarca saplanmıştı. Nefesim kesilmeye başlamıştı. Ağzım nefes almak için açılmıştı ama alamıyordum. Gözlerimden çaresizlik yaşları dökülüyordu. Yardım istemek, acı içinde çığlıklar atmak istiyordum. Ama bunu yapamayacak kadar güçsüzdüm. Bilincim kapanmadan önce gözümün önünde kaybolan ayakkabıları görmüştüm...

Miray

Kaçıncı kez aradığımı hatırlamıyordum ama bir türlü açmıyordu. İçimdeki korku tohumları filizlenmişti. Başına bir şey gelme olasılığı çıldıracak gibi olmamı sağlıyordu. Sabah iyi olduğuna dair mesaj atmıştı. Ama ondan sonra yani yaklaşık altı saattir yazmıyordu. Birazdan hava kararacaktı. Bu beni iyice geriyordu. Biraz daha bekleyecektim. Belki telefonun şarjı bitmiştir ya da arkadaşıyla geziyordur. Bir kez daha gözlerim saatle buluşuştu. Tedirginliğim artsa da sakin kalmak için çabalamalıydım. Normal olabilirdi bu durum.

Kendini kandırmayı kes aptal! Akasya meraklanacağını bilecek kadar sorumlu kız şimdiye kadar aklına gelirdin.

Doğruydu bu ama işte belki aklından çıkmıştır. Normal olabilirdi. Ben düşüncelerim arasında boğuşurken zil sesini duyunca koşarak kapıya gitmiştim. Kapıyı açtığımda gördüğüm polislerle kaşlarımı çatmıştım.
"İyi akşamlar. Akasya SAĞLAM'ın arkadaşı Miray Meriç GÜÇLÜ siz misiniz?" Bendim demek istedim ama korktum. Bir şey mi olmuştu? Bu düşünceler beni çıldırtırken zar zor ağzımdan kelimeler çıkmıştı.
"E-evet... Benim... Bir sıkıntı mı var?" Polislerin yüzü sıkıntılı bir hal almıştı. Bu durum bedenimin irkilmesine neden olmuştu. "Miray hanım lütfen bizimle karakola kadar gelir misiniz? Ciddi bir mesele ve bunu amirimizin anlatması daha doğru. Lütfen sorgulamadan gelin." Beynimin sorgula! uyarılarını görmezden gelerek montumu telefonumu ve çantamı alıp ayakkabılarımı da giymiştim. Arabaya binmiştim. Derin bir iç çekmiştim. Umarım iyisindir Akasya umarım...

✴✴✴✴✴

Bitti!!
[760 Kelime]

İlk bölüm kısa olsun öz olsun dedim. Bakalım Akasya'nın ölümü bize ne tür sonuçlar getirecek?
Miray'ın korkusu tahminleri doğru mu çıkacak yoksa başka bir şey mi? Her şeyi zaman gösterecek. Bir sonraki bölüme kadar Allah'a emanet olun.

Numara Çarkı+18Where stories live. Discover now