7

1K 145 86
                                    

"Tamam işte başlıyoruz 1....2....3... at!"

Gün doğumundan beri çalışan ikili bir arpa boyu yol katedememişlerdi.Jimin,Jungkook'un bedeni ve gücüne sahip olsa da Amerikan futbolunun nasıl oynandığınu bilmediği için bir türlü başarılı olamıyordu.

Jungkook,elinden geldiğince ona koçluk yapmaya çalışıyordu.Ama Jimin topu,belirledikleri hedefin yakınına bile atamıyordu.

"Olmuyor off!"

"Hadi ama Jimin pes mi edeceksin"

"Saatlerdir çalışıyoruz Jungkook.Şuna bak topu hedefe yaklaştıramıyorım bile!"

"Çünkü kendine güvenmiyorsun.Nerede o "bay ben her şeyi yapabilirim" ?

Nefes nefese çimlerin üzerine atmıştı kendini.Ağlamak istiyordu.Bu şey,her neyse artık gerçekten canını sıkmaya başlamıştı.Jungkook'la birbirlerine yardımcı olmak için söz vermişlerdi.Ama beceriksizliği hep yoluna çıkıyordu.O böyle kaba sporlardan hiç hoşlanmazdı ki!

"Jungkook.... yani biz yapabilecekmiş gibi birbirimize söz verdik ama- yani baksana durum ortada maçını mahfedeceğim!"

Jungkook'da kendini Jimin'in hemen yanına bırakmıştı.Şimdi ikisi de gökyüzüne bakıyordu.Jimin'den gelen umutsuzluk ve üzüntü kokusu Jungkook'un burnunu kırıştırmıştı.Yapabileceğini biliyordu,sadece biraz desteğe ihtiyacı vardı.

"Mahfetmeyeceksin Jimin.Benim sana inandığım gibi sen de kendine inanırsan yapabileceğimize eminim"

Jimin,dolu gözlerle Jungkook'a doğru dönmüştü.İlk defa ondan böyle sözler duyuyordu ve itiraf etmek gerekirse bu kalbini biraz hızlandırmıştı.

"Sen...bana inanıyor musun?"

Kolunu başının altından çıkarıp yan dönmüştü Jungkook.Şimdi Jimin'i çok daha net ve daha yakın görüyordu.Çikolata kahvesi badem gözlerine ilk kez bu kadar uzun bakmıştı.Ve ilk kez bu kadar hoş karşılanıyordu gözleri.Bir başka baktılar sanki birbirlerine,odaklandıkları tek şey kendileriydi.

"İnanıyorum omega.."

Şu anda omega olan kendisi olmasına rağmen Jimin'e statüsüyle seslenmişti.Çünkü biliyordu.Birbirlerinin bedenlerinde de olsalar da zihinlerine hala kurtları hükmediyordu.Ve alfası tarafından yüreklendirilen bir omega her zaman ekstra güvende olurdu.Bir saniye- alfası??? Jungkook,ağzından çıkan kelimeyi idrak ettiğinde çok geçti.Ne ara kendisini Jimin'in alfası olarak görmeye başlamıştı ki?

Aynı şekilde Jimin'de ona seslenildiğinde donup kalmıştı.Ve itiraf etmeliydi ki Jungkook'un alfası olarak ona seslenilmesi  bir miktar heyecanlandırmıştı.Ne zamandan beri böyle hissediyordu ki?

Garip sayılacak kadar uzun bir süre bakışmışlardı.İkisi de hamle yapmıyordu ama bir mıknatıs gibi birbirlerine çekilmeye devam ediyorlardı.Jungkook'un gözleri bir anlığına Jimin'in,yani aslında kendi dudaklarına indiğinde sonraki adımı tahmin etmek çok da zor değildi.Tam yakınlaşmaya başladıkları an Jimin'in çalan telefonu,yapmak üzere oldukları şeyin farkına varmalarını sağlamıştı.

"Ben- şey"

"T-telefonun çalıyor yani benim telefonum"

C h a n g e | Jikook mini ficHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin