Korku

13 3 2
                                    

Korku olanlardan oldukça rahatsızdı. Tek işi insanların kabusu olmaktı ama şimdi o görevini yapamıyordu. Dreamer onlara korkunun gerçek olmadığını gösteriyordu, sadece haksızlık yapanların ve kötülerin korkacağı bir dünya sunuyordu.

Oysa eskiden herkes korkuyordu ondan ve korku o günleri çok özlüyordu.

***

Mila uzun zaman sonra uyumanın da verdiği rahatlıkla yatağına korkmadan giriyordu artık. O gün de öyle yaptı tam yatağına girip yorganı çekerken Mona'nın ona attığı mesaja kaydı gözü.

"HIZLICA TELEVIZYONA BAK"

"Neden ?" Yazdı cevap beklemeye başladı o sırada içten içe sebebini bildiğini de biliyordu. Ve beklediği mesaj geldi.

"Dreamer kendini göstermiş!"

Mesajı tekrar tekrar okudu hayır beklediği mesaj bu değildi. Belki gene Dreamer bir toplu katliam yapmıştı diye düşünmüştü. Ama bu onu heyecanlandırdı elinin kolunun titremesine sebep oldu.

Yataktan kalktı hızlıca televizyonu açtı . Kanalları gezerken her kanalda ondan bahsedildiğini gördü rastgele birinde durdu.

"Dreamer bugün insanların içine girdi." diyordu spiker korktuğu her halinden belliydi . "Peki Dreamer Kim? Bu yetkiyi ona Kim veriyor ?"

O sırada insanların içindeyken çekilen videolar yansıdı ekrana ve Mila gördüğü kişiye hayran kaldı. Oldukça kalabalık bir ortamdaydı çevresindeki herkesin elinde telefon vardı ve onu çekmeye çalışıyorlardı o ise sadece tek bir yere bakıyordu.

Yüzü çok uzaktan da olsa belliydi, upuzun bir boyu vardı. Ellerinde siyah eldivenleri dikkat çekiyordu. Omzunun üzerinden kameraya dönüyordu yüzünde en ufak bir tebessüm yoktu. Doğruyu söylemek gerekirse hayal ettiği kişi kesinlikle bu değildi. Mila çok farklı birini hayal ediyordu. Tekrar tekrar oynayan videoya baktı sonra da televizyonu kapayıp tekrar odaya geçti.

Telefonuna gelen mesajlara baktı ve kısa bir cevap yazdı.

"Beklediğim gibi biri değil"

"Benimde" dedi Mona "yarın görüşürüz uzun uzun konuşuruz."

"Görüşürüz" yazıp telefonu yanına koydu kendini derin bir uykunun ellerine bıraktı.

Dreamer insanlara gözüktüğünden beri kendi diyarından çıkmıyordu. Sabahtan beri gelen kimseyle görüşmemiş açıklama bile yapmamıştı. Mecbur kalmıştı ve yapmıştı bunu açıklamak zorunda değildi. O sırada çok yüksek bir ses geldi dumanlar tüm diyarı kapladı. Gelen Korkunun ya kendisiydi.

"Deli olduğunu biliyorum ama insanlarla gözükmek ne demek Dreamer" dedi Korku tam karşısında dumanların içindeyken.

"Öyle gerekti." dedi Dreamer gülümseyerek.

"Yüzünü görmelerine gerek yoktu tipini değiştirebilirdin sen Dreamer'sın!" dedi Korku öfkeyle " bu hepimizi etkiliyor artık gerçek olduğunu biliyorlar!"

"Hep biliyorlardı" dedi Dreamer.

"Ama artık eminler sen varsan biz de varız." Dedi Korku "neden yaptın bunu? Zaten adaleti sağlıyordun neden?"

"Öyle gerekti Korku uzatma ve diyarına dön!" dedi Dreamer ona sırtını dönüp dünyaya bakmaya giderken. Korkunun orayı terk ettiğini biliyordu dumanlar gene çevreyi sarmıştı.

Bir yeri vardı diyarında, oradan dünyadaki her insanım rüyasını tekrar tekrar izleyebildiği bir yer. Eğer ona seslenen olursa bunu duyardı gerçi kimse ona seslenmezdi. Kimse onun varlığına inanmazdı ta ki bugüne kadar. O sırada aklına geçen gün seslenen kişi geldi varlığından bile emin olmayarak seslenmişti ona. Ama Dreamer en çok cesaretine hayran kalmıştı...

Dreamer adına Meta adı verdiği yere çöktü gözü tüm dünyada onu aradı. Adını bile hatırlamıyordu ama seslenişini hatırlıyordu. Sesindeki çaresizlik ve minnetdarlığı...

DREAMERWhere stories live. Discover now