Merhabalar,
Kurgunun ilk bölümünü sonunda yayınlıyorum.Çok sık bölüm yayınlamayacağım onuda belirtmek isterim.hem zaman geçtikçe bölümler uzun olabilir veya daha akıcı olur.Eğer isterseniz sonraki bölümlerde bazı şeyleri resim örneği ile belirtebilirim.Herneyse iyi okumalar dilerimm.
.
.
.
-A yeter ama artık karar versen diyorum,beklemekten ağaç oldum.
Aynada önce kendime sonrada 2 saattir zorla yanımda tuttuğum Çağlaya baktım.
-İyi ki bir yardım et dedim geldiğinden beri söyleniyorsun.
-İyide sen hiçbir şeyi beğenmiyorsun!Sana zorla bir şey giydirip aşağı sürükleyerek götürmek istiyorum.KAHVALTIYA GEÇ KALIYORUZ.
-Tamam öyleyse üstümdekiler iyi diyelim.Hadi sen git ben geliyorum.
-Peki öyleyse gidiyorum.
O odadan çıktıktan sonra dönüp aynada kendime baktım.Üstümdeki elbiseyi şu şekilde özetleyebilirim;Koyu ama çok parlak olmayan renkte hafif eteği var.Kolları uzun ve önüm biraz açık olacak şekilde elbisenin üstünde zarif motifler var,omuzlarımdan arkaya salınmış bir tül ve bileklerim ile yakamdaki işlemeler elbiseyi tamamlıyor.
Saçlarımı açık bırakıp üstünde küçük bir zümrüt olan kolyemi taktım boynuma ve odamdan çıkıp koridorda yavaşça ilerledim.
Bütün saray bir heyecan ve koşturma içindeydi çünkü bu gece bir tören vardı.Çünkü kızıl güneş bayramıydı.merdivenlerden indiğim sırada arkamdan birisi koşarak yanıma geldi.Başını eğip selamladı.
-Günaydın efendim.
Birlikte merdivenlerden inip bahçeye doğru ilerledik.
-Günaydın,ne bu acele sabah sabah?
-Ben adetlerinizi pek bilmem de bu hazırlıklar ne için?Bir balo gibi bir şey mi olacak?
-Hayır balo değil bu geleneklerimizdeki bir bayram.Kızıl güneş bayramı bu gün ve bayram aslında şöyledir 21 Haziran gecesi başlar ve 23 Haziran gecesindeki dolunaya kadar sürer.Günlerin uzamasının bitmesi ve yaza girilmesi sebebiyle bu bayram kutlanır.En uzun gündüz, en kısa gece yaşanır.Bu tarihten itibaren gündüzler kısalmaya, geceler uzamaya başlar.
-Anladım,yani bir nevi kışın gelmesini kutluyorsunuz.Söylediğiniz için teşekkür ederim efendim benim yapmam gereken şeyler var izninizle gideyim.
Ben ise sonrasında diğer saray üyelerinin yanına gittim.
-Sonunda gelebildin,gözümüz yollarda kaldı,dedim acaba kurtlar mı kaçırdı seni.
-Of Deren şu sıkıcı şakalarını alıp gitsen keşke.
-Hayır gitmeyeceğim prenses.
biz deren ile laf dalaşındaykenS görevliler kahvaltı masasını hazırlarladı ve Han geldi, hepimiz masaya geçtik.Han yanında Katun ve onun yanında ben vardım.Herkes bir şeyler söyleyip gülüyordu.Bende sakin sakin yemeğimi yiyecektim ki o anda katun bana doğru eğildi
-Asena kahvaltına engel olmak istemem kızım ama benimle bir yere gelir misin konuşmamız gerek.
-Peki öyleyse efendim.
İkimiz masadan kalkıp arka bahçeye doğru ilerlediğimizde kimse yokluğumuzu fark etmedi öyle bir dalmışlardı ki.Bende katun'un ne diyeceğini merak etmiyor değildim ama birazcık çekindiğimden soramadım.
