"Bana cehennemi yaşatmana rağmen, sen benim cennetimsin Meira."
Fantastik değildir.
DİKKAT! Bu kitapta cinayet, psikolojik ve fiziksel şiddet gibi rahatsız edici olabilecek içerikler bulunmaktadır.
Uyarı: Bazı siyasi, dini görüş, kurum ve kuruluşlar referans olarak verilse de hepsi kurgu dahilindedir ve herhangi bir kişisellikten uzaktır.
Yeni bölüm ile alakalı duyuruları panomda ve Instagram hikayelerinde paylaşıyorum zaten, geçen hafta için de neden bölüm atamayacağımı yazmıştım ama görmeyenler tekrar tekrar soruyor, herkese de tek tek cevap veremem. Panoda mutlaka paylaşırım yeni bölümle alakalı güncellemeleri, o yüzden kontrol etmeyi unutmayın.
Not: Meira'nın gördüğü anılar, sanrılar/kabuslar, burada aktardığım kadar stabil ve anlaşılabilir değil onun aklında. Çok daha karmaşık, silik, düzensiz, çalkantılı ve kendisine geldiğinde de bütün detayları hatırlayabilmesi güç.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bölüm Yirmi Altı "Sıcak Soğuk"
Meira Shavit
Günümüz
ℒ
Sarı, loş bir mum ışığı, çiçek desenli duvar kağıdında, cilalı ahşap parkelerde ve porselen takımının parlak yüzeyinde yansıyor.
Küçük bir yemek salonu, ortada bir yemek masası, çevresinde kıdemli askerler, kapıda tıraşlı kısacık saçlarıyla nöbet tutan, ciddi görünümlü bir subay ve...
Meira.
Henüz 13-14 yaşlarında, al yanaklı bir kız çocuğu.
Orada ne işi var?
Bütün ilgisi, duvarlardaki önemli görünümlü ciddi adamların tablolarında ve daha önce hiç karşılaşmadığı, hiçbir türlü de bir anlam veremediği ilginç sembollerdeki bayraklarda.
Masanın dört tarafı da askerlerle dolu. Bir akşam yemeği veriliyor ve kaba, çirkin bir dilde anlaşıyorlar.
''Siz Klaus'un yeğeni olmalısınız,'' diyen kalın bir sesle irkilecek gibi oluyor kız çocuğu, yeşil bakışlarını karşısında oturan adama çeviriyor.
