1.0

8.6K 449 223
                                    

SELAMLAR

Aslında bu bölüm benim için baya bi önem daşıyor, çünki bu bölümden sonra o güven denilen duygu artık bozulucak, başrol kızımız büyük bir çöküntü yaşayacak. Alın size spoide verdim şimdi keyifle okuyun sdjsds

Oy ver ama öncelikle, oy önemli ihih


~




Gözlerim şaşkınlıkla aralanırken Sinan benden uzaklaştı. Aynı benim gibi şaşkın ifadelerle bize bakan ikiliye takıldı gözlerim. Onları görürken şaşkınlık bedenimden uçup gitmiş, yerine büyük bir kızgınlık gelmişti. Fakat onları Sinan ve Karan'ın önünde azarlamak istemiyordum. Karan'a dönerek konuştum.

"Rica etsem bizi yalnız bıraka bilir misiniz?"

Karan başta tereddüt etsede daha sonra kapıya taraf yaklaştı. Sinan'da peşinden gitti fakat yüzünde hala nedenini bilmediğim bir sırıtma vardı. Bana bakarak yavşakca konuştu. "Yenge'm, biz kapının önündeyiz. Bu iki cadı sana saldırsa beni çağır, bu kasları boşuna yapmadık" küçük kas şovundan sonra Karan onu odadan çıkardı.

Belli ki Bahar ve Nil'le iyi anlaşamamıştılar. İki cadı dediği an Bahar ona alttan el haraketi çekti, fakat o görmemişti. İyiki de görmemişti.

Hızla ikiliye döndüm. Nil ve Bahar odanın ortasında ayakta yan yana durmuş bir şekilde bana bakıyordular. Sinirimi gizlemeden konuştum.

"Kızlar, siz bu bir günde yine başınıza iş açtınız değil mi? Ben ama dedim, gelin gidelim bu otel zaten bize bela diye. Aslında bela değil, belayı siz bulup getiriyorsunuz. Söyleyin bakalım bu uyuşturucu meselesi ne iş? Sakın itiraz etmeye kalkmayın hepimiz onun normal bir içki olmadığı anlayan yaştayız."

Sözlerimden sonra Bahar Nil'e baktı. Aralarında geçen kısa bakışmadan sonra Bahar konuştu. "Biz öncelikle normal içkilerden içtik, zaten sonrasında hemen sarhoş olmuştuk. Bu sırada bir grup bizle arkadaş oldu. Sohbet baya bi koyulaştı, en sonda da elimizde bunları gördük." kısa anlatımından sonra ona inanmayan bakışlarla baktım.

"Bahar ordan bak bana bi, sen benim alnımda salak yazısı falan mı görüyorsun acaba? Hem size kim vermiş ola bilir? Koskoca otelin sahibi o içkilerden sadece ikinizin elinde gördüğünü söylüyor."

Bahar bıkmış ifadeyle yere sabitledi bakışlarını. Eğer burda olmasaydım polis onları çoktan almıştı, fakat onlar hala yine çocukluk edip, hiç bir şey anlatmıyordular.

Bu sefer Nil'e baktım. O en azından kardeşimdi, bana doğruları söyleyeceğinden emindim. Benim ona bakmamla gözleri beni buldu. Derin bir yutkunuştan sonra konuştu.

"Ben onun bir uyuşturucu olduğunu anlamadım yemin ederim abla! Bana içkileri Bahar verdi. Ben onun da içtiğini görüp kafaya diktim." Nil'in anlattıklarından sonra Bahar gözlerini şok içinde açarak Nil'e baktı.

"Ne diyorsun sen Nil? O içkileri sana ben mi verdim? Neden doğruyu söylemiyorsun?"

İkilinin arasında gözlerim mekik çekti. Daha sonra Bahar'da durarak onu inceledim. İrileşmiş gözlerle Nil'e bakıyordu. Nil ne var dercesine omuz silkti.

"Bahar sen anlat doğruyu o zaman, malum Nil yalan söylüyormuş."

Bahar elleriyle oynamaya başladı. Anlatmayacakları derin bir sessizlikten belliydi. Nil'in kendisini kurtarmak için yalan uydurduğunu biliyordum, fakat böyle bir anda arkadaşını satması ne kadar iyiydi işte orası tartışılırdı.

Mafya mısın sen?Όπου ζουν οι ιστορίες. Ανακάλυψε τώρα