Rehber Öğretmenimin Ayakları

Oteldeki Kızın Ayakları

Oteldeki Kızın Ayakları

Biz her sene yaz tatilinde ailecek Antalyaya otele gideriz.Oteller güzel ayaklarla dolu bir cennettir.Liseye kadar ayakları izlemek dışında tecrübem olmadı,fakat lisede Begüm Abladan aldığım özgüvenle bir tecrübe yaşadım.İsmi Melisti(gerçek ismi değil),sarışındı ve ilk gördüğümde rus sanmıştım,çünkü oteller rus doludur Antalyada.Tahminimce 36 numara ayakları vardı.

Sekizinci Olay(Sekiztaş)

Tatildeki ilk 5 günüm sıkıcı geçmişti ve geriye 3 gün kalmıştı.Bir şekilde tatili değerlendirmem gerekiyordu.Oteldeki bütün kızların götlerini,memelerini ve ayaklarını kesmiştim.Otel envanteri hakkında bilgim vardı.Kızların çoğunun ayakları güzeldi fakat izlemekten öteye geçememiştim.Öğle yemeği zamanı gelince yine etrafa bakmaya başladım.Genelde öğle yemeği zamanında insanların kıyafeti olduğu için pek malzeme olmazdı ama bir anda gözümde o görüntü belirdi.Bizden önce oturmuş 4 kişilik bir aile vardı.Yeni gelmiş bir aileydi,daha önce hiç görmemiştim.Ailenin anne babası ve 1 tane küçük kızları benim görebileceğim şekilde,öbür büyük kızları ise sırtı dönük şekilde oturmuştu.İşin en iyi kısmı ise sırtı bana dönük olan kız ayaklarındaki parmak arası terlikleri çıkarmıştı ve ayak tabanlarını tam da benim görebileceğim bir şekilde bana sergiliyordu.Arada ayak parmaklarını da oynatıyordu.Bir ara kız arkasını döndü ve yüzünün de güzel olduğunu gördüm.İşte hedefimi bulmuştum.Bu kızın ayaklarını yalayacaktım.Ona bir şekilde ayaklarıyla ilgilendiğimi belli etmem gerekiyordu.Öğle yemeği bitti,havuza gittim ve onun ailesiyle beraber şezlonga geçtiğini gördüm.Şezlonga sırtüstü yatmış,telefonuna bakıyordu.Ayak parmaklarında beyaz oje vardı.Ayaklarını izlemeye başladım,sürekli hareket ediyorlardı.Anne babası küçük çocuklarını alıp gittiler,şezlongda tek kaldı.O sırada harekete geçtim.Onun şezlonguna doğru ilerledim,ayaklarına bacağımı sürtüp geçtim.Bana döndü ama ben hızlıca uzaklaştım.Sanki farketmemişim gibi davrandım.Bir süre sonra telefonunu bıraktı ve gözüne güneş gelmesin diye bir havlu aldı,öyle güneşlenmeye başladı.Ben yine harekete geçtim.Tekrar şezlonguna doğru ilerledim,ayaklarına bacağımı sürttüm,bu sefer bana bakmadı bile.Aynı şeyi 2 defa daha yaptım.Başka kişilere de aynı şeyi yaptım.En son bokunu çıkartmamak için bıraktım.Sonraki gün kahvaltıdan sonra havuza gittim,kızı göremedim.Bizimkilerim yanına gittim sahile,bizimkiler hep sahilde olurlardı.Sahilde biraz gezince kızın olduğu şezlongu gördüm.Bu sefer yüzüstü yatmıştı ve ailesi yoktu.Ayaklarında hiç kum yoktu,tertemizdi.Sırtüstü yatınca ayaklarının büyük bir bölümü dışarı sarktığı için bütün ayak tabanlarına bacağımla değebiliyordum.Yüzüstü yatınca ise sadece ayak parmakları dışarı sarktığı için bacaklarımla değemezdim.Ne yapacağımı düşünürken aklıma mükemmel bir fikir geldi.O saatte dondurma vermeye başlamışlardı,hemen sıraya girdim.Sırayı beklerken annesi gelip çantalarından bir şeyler aldı.Annesinin acilen gitmesi gerekiyordu,onun yanında asla ayaklarına herhangi bir şey yapamazdım.Annesinin kızına:"Güneş kremini sürdün mü?" dediğini duydum,kız başını salladı ve annesi gitti.Ben rus olduklarını sanıyordum ama meğersem türklermiş.Dondurmamı aldım ve kızın olduğu şezlonga doğru ilerledim.Dondurma azcık erimeye başlamıştı,test ettim,tek tek damlatabiliyordum.Planım ayaklarına dondurma damlatmaktı.Şezlonga yaklaştım,kızın ayağına dondurmamı yaklaştırdım ve yanlışlıkla bütün 1 topu kızın ayak tabanına düşürdüm,elimde külahı kaldı.Kız birden arkasını döndü:"Ne oluyor?" dedi.Ben de panikle:"Pardon,yanlışlıkla ayağınıza düşürdüm!" dedim.Bu durumu nasıl düzelteceğim? derken kız:"Alın dondurmaya ayağımdan" dedi.Külahı ayak parmaklarına dayadım ve elimle dondurmayı külahıma doğru ittirdim.Ayakları yumuşacıktı.Bir yandan:"Kusura bakmayın,vallahi yanlışlıkla oldu" diyordum.Dondurmayı aldım,kızın göremeyeceği bir yere götürüp yedim.Ziyan etmeyecektim sonuçta.Sonra kızı duş alma yerinde gördüm,ayaklarını temizliyordu.Yanına gittim ve:"Tekrar kusura bakmayın" dedim.Kız:"Önemli değil" dedi.Kızın adını öğrendim:Melis.Orada biraz sohbet ettik,ardından şezlonglarına geçtik ve orada devam ettik.Anne babası gelmeden ben oradan ayrıldım.Ankaradan geliyorlarmış,7 günlüğüne kalcaklarmış."Keşke bizim günlerle tamamen çakışsaydı" diye düşündüm içimden,sadece 3 günümüz çakışıyordu.Akşam yemeğini beraber yiyecektik,daha ilk günden date i kapmıştım.Akşam yemeğine ailemle gittim.Masa ararken Melis'i gördüm,annemle babama söyledim:"Ben arkadaşlarımla yemek yiyeceğim" annemle babam birden gitmeme şaşırdılar.Melis'e işaret yaptım,o da annesiyle babasından ayrıldı ve anne babalarımız görmesin diye yemek salonunun öbür ucuna oturduk.Bir kızla baş başa yemek yediğimi görseler salça olmaya çalışabilirlerdi.Eşyalarımızı bıraktık ve açık büfeye gittik.Beraber yemek seçerken hala ayak parmaklarında beyaz oje olduğunu fark ettim.Oturduk yerimize,yemek yemeye başladık,ben arada aşağıyı kontrol ediyorum dünkü gibi terliklerini çıkarmış mı diye,çıkarmıştı.Ayaklarını deliler gibi sallıyordu,çok mutlu gibiydi.Bir kere ayaklarını sallarken benim bacağıma geldi.Ben de düşündüm ki "Bir gün kaldı gitmeme,ne yapıp ne edip yarın o ayakları bir şekilde ağzıma almam lazım" O gün de öyle bitti.Çok fazla ilerleme kaydedememiştim,kendime kızıyordum.Artık alıştıra alıştıra yapmak yerine bam güm işe girmek gerekiyordu,her ne kadar arkadaşlığımızı bozma riski olsa da.Sonraki gün kahvaltıda annemle babama arkadaşlarımla yüzeceğimi söyledim.Onlarda:"Tamam" dedi.Bizimkiler ve Melisinkiler sahile geçti,biz ise havuzda kaldık.Yüzerken havuzun derininden bir hamleyle ayaklarını kavradım ve suyun içinde gıdıklamaya başladım.Birkaç saniye sonra kurtuldu.Havuzdan çıkıp şezlongumuza doğru giderken ayak parmaklarındaki beyaz ojeyi gördüm ve 3 günden beri demek istediğim şeyi söyledim:"Beyaz oje ayağına yakışmış" Teşekkür etti,ardından üstümüzü değiştirip yemek salonuna geçemeyeceğimiz için havuzun yanındaki yerlerden bir şeyler atıştırmaya karar verdik.Bir şeyler yedik,şezlongumuza geçerken ben bardan bir cola aldım.İki şezlongun arasındaki sehpayı ayaklarının hizasına çektim ve kolayı koydum,her şey plana uygun olarak ilerliyordu.İkimizde şezlonga sırtüstü yattık,sohbet etmeye devam ediyoruz,bir süre sonra Melis bana sırtını dönüp kıvrıldı.İki ayak tabanı üst üsteydi,onlarla aynı hizada sehpa ve üstündeki kola vardı.Ben kola bardağını elime aldım ve Melis'in ayak tabanlarına doğru fırlattım.Amacım kaza süsü vermekti.Ayak tabanları kolaya bulanan Melis,birden arkasına döndü ve:"Ne yapıyorsun?" dedi.Ben:"Pardon ya,kolayı düzgün tutamadım" dedim.Melis artık anlamıştı:"Senin benim ayaklarımla alıp veremediğin ne? Önce bacağınla ayaklarıma dokunuyordun,sonra ayağıma dondurma döktün,gıdıkladın ve şimdi de ayaklarıma kola döküyorsun" Ayaklarına ulaşmaya çalıştığım bütün eylemlerimi fark etmişti.En sonda da:"Ayak fetişin mi var senin?" dedi.Ben donup kaldım,utançtan hiçbirşey söyleyemedim.Yavaşça ayaklarını kaldırdı ve yüzüme yaklaştırdı:"İstediğin şey bunlar mı?" dedi ve parmaklarını oynatmaya başladı.Ben ayaklarını yüzümden çektim ve:"Dur burada olmaz,yukarıda yapalım" dedim.Tası tarağı topladık yukarı bizim odaya çıkacakken yemek salonundan geçiyorduk,baktım bir küçük paket nutella kalmıştı kahvaltıdan Melis'e çaktırmadan aldım lazım olur diye.Bizim odaya girdik perdeleri kapattık yatağa uzandık iki kişi ben hemen onun ayağına yapıştım artık daha fazla dayanamıyordum.Yalamaya başladım,döktüğüm kolanın tadı geliyordu efsaneydi.Ayak tabanlarını yaladım bir süre sonra beyaz ojeli ayak parmaklarına geçtim tırnakları da biraz uzundu tam sevdiğim gibiydi yani,onları da emdim.Sonra Melis'e yatakta yüzüstü uzanmasını söyledim nedenini sordu:"Sürpriz" dedim.Uzandı yüzüstü nutella paketini açıp ayak tabanlarına sürmeye başladım bana:"Ne sürüyorsun ayaklarıma?" dedi,baktı nutellayı görünce güldü.Bütün paketi ayak tabanlarına sürdüm ve yalamaya başladım.Ayak parmaklarını sıkınca nutellanın izleri tabanlarındaki kıvrımlarda belli oluyordu.Tabanlarını tertemiz edinceye kadar yaladım.Artık ayakları tamamen benim tükürüğümle kaplıydı.En sonunda annem aradı beni akşam yemeğine gelmemi söyledi.Melisle beraber odadan çıktık,ayrı ayrı yemeğe gittik.Akşam yemeğinden sonra Melisle takıldık.Ona ayağına döktüğüm dondurmayı yediğimi söyledim,güldü.Akşam Melisle bir olay yaşayamadık.Sonraki gün kahvaltıya gittik,Melisle karşılaştım.Ailesiyle muhatap olmadan Melisi yanıma çektim,ona:"Melis bugün benim son günüm,son bir kez ayaklarını yalamama izin verir misin?" dedim.Melis kabul etti.Kuytu köşe bir yere geçtik,Melis bir sandalyeye oturdu bende onun ayaklarını yaladım.Hala beyaz ojeleri vardı ayak parmaklarında,günlük yeniliyordu ojelerini herhalde.Telefon numarasını aldım.Finali böyle yaptık.Öğle yemeği vaktine kadar odayı boşalttık.En son öğle yemeğini de yedik ve otelden ayrıldık.Melisi bir daha görmedim ama arada mesajlaşıyoruz.

Rus Kızın Ayakları

Otellere cidden bayılıyorum.Lisede başka bir yıl otele gittiğimde ayak yalama anım olmuştu.Bir gün akşama kadar havuzda kaldığımda,gün batmaya başladığında,etrafta kimse kalmadığında(çünkü herkes akşam yemeğine gitmişti)şezlongda yüzüstü uzanan bir rus kızı gördüm,o da benim gibi akşam yemeğine gitmemişti.Ayak tabanları müthiş görünüyordu.Ayaklarını izlerken çalılardan bir kedi çıktı,kızın olduğu şezlonga gitti.Kedi kızın yanındaki şezlonga çıktı,kızın sağ ayak tabanını yalamaya başladı.Kız arkasını dönüp rusça bir şeyler söyledi(muhtemelen "Sen ne tatlı bir şeysin" gibi bir şeyler dedi) ayaklarını oynatmadan arkasını döndü ve kedinin kafasını okşamaya başladı,kedi kafası okşanırken hala ayağı yalıyordu.Herhalde kedi de ayağın güzelliğini fark etmişti.Sonra kız kediyi sevmeyi bıraktı ve yeniden yüzüstü uzandı.Resmen kedi ayağını yalarken o da rahatlıyordu.Ben sağıma soluma baktım,kimseyi göremeyince fırsattan yararlanmak istedim.Kızın şezlonguna doğru yürüdüm,bir yandan da yapmasam mı acaba diye düşünüyorum,çünkü açık havada ayak yalamak çok riskli bir eylem.Azgınlığım mantığıma üstün gelince yapmaya karar verdim.Kızın şezlonguna arkadan yaklaştım,kedi beni görünce yalamayı bıraktı,kedinin yaladığı sağ ayak tabanı baya ıslak görünüyordu,ben de kediyle aynı yeri yalamamak için sol ayağının tabanını yalamaya başladım.Kız benim yaladığımı farketmedi,bense kediymişim gibi dilimin ucuyla yalıyordum,büyükçe yalasam kedi olmadığımı anlayabilirdi.Ama nasıl zevk alıyordum.Birileri gelirse göreyim diye sürekli sağa sola bakıyordum.Bir süre yaladım ama doyamıyordum sürekli yalamak istiyordum en son fark etmesin diye bıraktım.Ayağa kalktım ama kalkarken ses yaptım,kız arkasını döndü.Ayaklarının ucunda ben ve kedi vardık.Bana rusça bir şeyler dedi,sesi kızgındı.Bende yan şezlongdaki kediyi işaret ettim "O yaladı" diye ona suç attım.Kız bana inandı herhalde çünkü artık sesi kızgın değildi,yine de rusça ne dediğini anlamıyordum.Kız sırtüstü uzandı,ayaklarını kediye uzattı yalasın diye kedi yine yalamaya başladı.Ben de kızın ayaklarını göstererek "Leziz" işareti yaptım,kız güldü.O ayaklarının lezzetini şakasına söylediğimi sanıyordu ama bilmiyordu ki aslında ayakları cidden hayatımda tattığım en lezzetli şeylerden biriydi.

Son

Daha anlatmadığım hikayelerim var ama bu yazı için artık bu hikaye son olsun,sadece son bir "Ekstralar" bölümü ekleyeceğim.Yeni bir yazı yayınlarım belki ama yakın zamanda olmayabilir.Lütfen bu yazı hakkında yorum yapmaktan çekinmeyin.Dilbilgisi hatalarım varsa affedin,bir sonraki yazıda görüşürüz.