11.BÖLÜM

569 33 52
                                    

Bu bölümü cikilleta okuruma ithaf ediyorumm.

Sonra alıp giden sendinn

Selamünhello!

Ay nasılsınızz.

Ben iyiyim.İleride yazıcağım bölümler için bana sövmeyinn.Hele beddua,asla.Zaten hayatım bok gibi ilerliyor evrene mesaj yollamayın lütfenn.

Neyse isyan etmiş gibi olmayalım.

Tiktoktaki hesabı kapattım bu arada.O kadar sikim sonik bir uygulama ki nadiren girmeme rağmen cins oldum.

Bu kadar sessiz,sakin bölüm yeto.Biz kaos severiz.Kaossuz 10 bölüm dayandım.

Ama yinede iyi ilerledim.

Bu arada tuz işe yaradııı.

Ama şöyle ben tuz yediğim gece rüyamda birini gördüm siyah gömlekli biriydi.Rüyamda gördüm ama rüyamı hatırlamıyorum.

Kdğskcısşfğekeğkfoe yani siyah gömlekli biri gelip hayatımı sikedebilir,hayatımın aşkı da olabilir.

Neyse.

İyi okumalarr.

***

Sızlayan başımı biraz daha ovup,kafamı tekrar yanımda ki duvara yasladım.Elimle yüzümdeki kurumuş yaşları sildim.

Yaklaşık dört gündür buradaydım.Bu dört gün içerisinde kimse gelmemişti.Aç susuz bekliyordum burada.İçerisi zifiri karanlıktı ve tek bir ışık süzmesi bile yoktu.Dört gündür geceyi yaşıyormuşum gibiydi.İçerideki berbat kokuya ise alışmıştım.Açlıktan mı yoksa başka bir sebepten mi bilmem,bayılıp bu soğuk odanın içerisinde ne kadar süre geçti bilmeden tekrar ayılıyordum.Bunu başlarda uyku sansam da vücudumun verdiği tepkilerden bayıldığımı çok sonradan fark ettim.

Tarığın gelmesine olan unudumsa,tamamiyle çürümüştü.Belki de beni,peşine düşme zahmetine girilmesine gerek olmayan,biri olarak görüyordur.

Dudaklarımda ki yanma ve soyunma canımı yakıyordu.Tenimin kuruluğuysa cabasıydı.

Kapıdan gelen tıkırtılarla kafamı o yana çevirdim.Yanlış mı duyuyordum?

Dört gündür bu karanlık ve sessiz yerde kalınca,neyin gerçek neyin yalan olduğunu anlayamıyordum.Kapının açılmasıyla içeriye geniş bir ışık süzmesi girdi.Gelen kişi görünmüyordu.Yanıma gelip kolumdan sert bir biçimde tutup kaldırdı.Karşı koymak istiyordum ama bu dört gün içerisinde dayak yemiş,aç ve susuz kalıp,gün ışığı görmemiştim.Vücudum bitkin düşmüştü.

Adım atamaz haldeydim ama Meriç'in koruması olduğunu düşündüğüm adam,bu halimi umursamadan sürüklemeye devam etti.

Oldukça geniş bir salona gelmemizle durdu ve beni salonun ortasındaki sandalyeye oturtup el ve ayaklarımı bağladı.Sanki bağlı olmasam kaçacak takatim varmışçasına.

Meriç ve Çağatay gülüşerek içeri girdi ve salonda ki beni görünce ufak bir duraksamanın ardından bozuntuya vermeden elleri cebinde karşıma geçtiler.

Çağatay,"kızı ne hale getirmişsiniz amına koyayım.Ruh gibi duruyor."

Sözlerini beni süzerek söylemişti.Yanıma yaklaşınca sandalyeye daha da sindim.Elini çeneme atınca kafamı yana çevirdim ama gücüm ona yetmiyordu.Çenemden tutup bir sağa birde sola doğru yatırıp yüzümü inceledi."Yinede işimi görür" iğrenç bir gülümsemeyle söyledikleri midemi bulandırdı.

KURALSIZحيث تعيش القصص. اكتشف الآن