28. BÖLÜM

367 19 6
                                    

İYİ OKUMALAR

LİNDA ILGIN ÖZER

Sabah başımın çatlayacak dercede ağrıyordu. Dün olanları düşünmeyi reddederek tatilde ne yapacağımızı düşünüyordum. Onu görebilme ihtimalini yok sayarak dolabımı açtım ve şort t-shirt aldım ve banyoya girdim. Ilık suyu ayarladım ve dinlendirici kısa bir duş aldım. Duşumu bitirdikten sonra getirdiğim kıyafetleri getirdim ve odama geçtim. Odama geri döndüğümde Can uyanmıştı.

Gülümsedim ve neşeyle "Günaydın."  Dedim. Ne kadar üzgün ve tedirgin olsam da bunu elimden geldiğince kimseye belli etmeyecektim. Can bana gülümsedi ve "Günaydın." Dedi. Beraber Öykü'yü uyandırmaya giderken Can konuştu.

"Kahvaltıyı dışarda yapalım mı?"

"Olur." Dedim gülümseyerek ve Öykü'nün odasına girdik. Öykü'nün yanağına sulu bir öpücük kondurunca uyanan Öykü'ye neşeyle "Günaydın." Dedim ve Öykü elini yüzünü yıkamaya giderken bende Öykü'nün giyeceği kıyafetleri yatağının üstüne koydum.

"Öykü'cüm şimdi sen  bunları giy bende saçını yaptıktan sonra çıkacağız."

"Nereye gidiyoruz anniş?" Diye soran Öykü'ye cevap verdim. Bu sırada Öykü üstünü değiştirmişti bile.

"Antalya'ya gidiyoruz bitanem." Dedim sesimi heycanlıymış gibi çıkarmaya çalışarak.

Bu sırada saçını ördüğüm Öykü bana teşekkür etti. Bende hazırlanmak için odama geçtim.

Siyah deri şortumu ve beyaz sıfır kol gömleğimi giydim. Gömleğimin uçlarını şortumun içine koydum ve makyaj masama oturarak saçımı balık sırtı ördüm ve şapkamı takıp beyaz spor ayakkabılarımı giyip parfümümü sıktım ve açık pembe rujumu sürüp parfümümü ve rujumu çantama attım. Valizimi Can aşağıya indirdiği için sırt çantamı ve plaj çantamı alıp aşağı indim. Evden çıktım ve kapıyı kitledim. Arabanın yanına gelince eşyalarımı valize koydum ve ön koltuğa oturdum. Ve yeni ailem ile Antalya yolculuğuna başladım.

■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■

MAYIS DURU AKIN

Sabah heycanla yatağımdan kalktım. Varlığını yeni öğrendiğim üvey kardeşim
bugün Antalya'ya geliyordu. Her ne kadar beni görmeye  gelmediğini bilsem de sonuçta yaşadığım şehre geliyordu ve karşılaşma ihtimalimiz vardı. Heycanla yataktan kalktım ve duşa girdim. Kısa bir duştan sonra kot şortumu ve kot gömleğimi giydim. Saçımı at kuyruğu olarak topladım ve parfümü sıkıp beyaz spor ayakkabılarımı giyip telefonumu  aldım ve evden çıktım. Her zaman geldiğim kafeye gelip siparişimi verdim ve siparişimi beklerken üvey ablamı düşünmeye başladım. Ailem onu çok sevdikleri için kimliğime onun istediği adı koymasına izin vermişlerdi ve adımdan gayet memnundum.  Kardeşim hakkında aldığım bilgilere göre 20 yaşında ve evliydi. Bir kızı bile vardı. Ama kızı kocasının eski eşindendi ve kızı çok tatlıydı. Ayrıca kardeşim da güzeldi. Ben şuan kardeşimi düşünüyordum ama kardeşim beni yanına almak istemeyebilirdi. Evliydi sonuçta. Belki kocası istemeye bilirdi. Acaba o yanlış anlaşılma olmasaydı kardeşimle nasıl bir hayatımız olurdu. Onu daha hiç görmememe rağmem bir sempati duygusu hissetmiştim ona karşı. Sonuçta kendi kanımdan olmasada ailemden kalan son kişiydi ve benim için fazla değerliydi.

LİNDA ILGIN ÖZER

Yolculuğun bitmesine saatler kala istemsizce Mayısı düşünüyordum. Başta varlığını hiç kabullenemeyecek gibi olsamda o benim kendi kanımdan olmasada ailemden kalan son kişiydi. Bende onun için öyleydim. Öyküye döndüm ve gülümseyerek sordum.

"Öykücüm bir teyzenin olmasını ister miydin?"

"Bilmem. İsterdim sanırım. Neden ki anniş?"

"Hiç  öylesine. Öylesine sordum tatlım. Boş ver."

"Peki ya sen Can. Evinde benim ablamı olmasını ister miydin?"

Can bana döndü ve cevap verdi. "Eğer sen istiyorsan ve kendini hazır hissediyorsan isterdim. Ama sen kendini hazır hissetmiyorsan istemezdim." Diye cevap verdi. Önüme döndüm ve onu düşündüm. Kararımı kolay olmasa da vermiştim. Onunla konuşacak ve bizimle yaşamasını sağlayacaktım. Tabi isterse.

Sonumda geldiğimizde arabadan indim ve Öykü'yü indirdim. Can da arabadan indi ve yanıma geldi. Heycanla bahçe kapısından girdim. Bizi gören Can'ın anne ve babası yanımıza geldiler ve bana sarıldılar. İlk başta öylece dursamda daha sonra bunun kabalık olduğunu anladım ve bende sarıldım. Benden ayrılınca Can'ın annesi yani Berra abla bana baktı ve gülümsedi.

"Küçükken de çok güzeldin Ilgıncım. Şimdi büyümüş ve daha da tatlılaşmışsın ve güzelleşmişsin."

Herkes birbirine sarıldıktan sonra eşyalarımızı odalarımıza yerleştirdik ve sofraya oturduk. Sessiz geçen bir yemekten sonra ben biraz rahatsız olduğumu söyleyerek izin aldım ve yukarı çıktım. Düşünmem gerekiyordu. Acaba Mayıs bizimle yaşamayı kabul eder miydi? Beni kabullenmiş miydi? Benim hakkımda ne düşünüyor? Nasıl biri? Gibi milyonlarca soru vardı. Bunları cevaplamam için tek çarem Mayısı bulmaktı ve nasık bulabileceğim hakkında bir bilgim yoktu.

Mayıs hakkında ne düşünüyorsunuz?

Bölüm hakkında ne düsünüyorsunuz?

Sizleri seviyorum♥♥♥♥

Tercih Meselesi #Wattys2016GİZLİCEVHERLERKazananı |TAMAMLANDI|حيث تعيش القصص. اكتشف الآن