SERSERİ (ulba)

6.💞

Multi :balım

Yanıma oturan ulaşın eli sıranın ucuna oturmamla yere düşerken o boşluktan gelen çarpış sesi ardından ders anlatan hocaya bakarak " adını sormadım" diye mırıldanırken benim gibi sıranın ucuna gelip "belki lazım olur diye önceden söyliyeyim dedim. Nede olsa Bi hukukumuz var" diyip pis pis sırıtıp kafasını sıraya koyduğunda göz devirerek dersi dinlemeye başladım.
Zaten onlardan geride kalmıştım bide bu aptal yüzünden daha da geriye gidemem.

Tenefüs zili çaldığında horul horul uyumaya başlamış ulaşa göz devirirken yerimden kalkarak hocanın okul başkanı dediği kızın yanına ilerledim.

Kız yüzüme bile bakmadan dikkatle kalemlerini tek tek yerleştirip ayaklanırken beni baştan aşağı süzüp "okula hoş geldin" diyip sahte olsada samimileştirmeye çalıştığı gülümsemeyle sırıtırken o ilerleyince bende ilerledim.

Bir yandan koridorları geziyor bir yandan da onu dinliyordum "okulumuz 10 katlıdır, sadece 11 ve 12 lerin kullanabildiği asansörler mevcut, en alt bölüm genel olarak öğretmenler odası vesaire, bu katın en sonu kız ve erkek tuvaletleri... Karşı Karşıyalar, Haa bide ilk katta spor salonumuz var, ikinci katta laboratuvar ve resim - çini - ebru gibi el gerektiren yerlerin olduğu bölüm, en üst kat 12 ler, dışarıda voleybol vede basketbol tesislerimiz mevcut" derken tek tek onu dinliyor gösterdiği yerlere bakıyordum.

Çakıl en alt kata inip bahçeye ulaştuğumızda tek kaşını kaldırarak bana dönüp " o kadar boş oda olmasına rağmen bir soyunma odamız yok, maalesef ki sınıfta giyiniyoruz haberin olsun" off işte bu kötü.. Üstü açık olan camı geçtim bu erkekler kız görmek için kapı deliğinden bile bakarlar.

Çakıl beni yeşil alanlara çekip oturttuğunda formam yeşil olacak diye endişelenirken bana göz devirip " merak etme hep buraya otururum ve şimdiye kadar hiç kıyafetim yeşil olmadı" dedi.
Kız resmen içimi okumuştu rahat bir nefes verip ellerimi geriye yaslarken aklıma ailem geldi.

Ahh dostlarım sizi ne çok özledim. Bu kos koca okulda bir başımayım ne kadar yazık.
Gözüme çarpan güneş altında elimi havaya kaldırıp" sahi neden o kadar sertsin, bana özelmi yok-" derken sözümü kesip" sana özel değil, oldum olası ciddiyim " dedi.

Evet inanın bana buz kız gibi tam net gülümsediğini bile daha göremedim.
" arkaşların çoktur senin başkansın falan ya" bunu sormaktaki tek amacım arkadaşının ne kadar olduğunu merak etmem vede benimle arkadaş olup olmayacağı... Cidden bu koca okulda tek ilerlersem kafayı yerim.

Çakıl gözlerini kısıp "benimle arkadaş mı olmak istiyorsun?" dediğinde bu kadar çabuk anlamasına şaşırıken havalanan kaşlarımla yavru köpek bakışı atıp kafa sallamam bir oldu.

Çakıl yüzünü buruşturup ayaklanarak " pek insanlarla aram iyi değil, başka arkadaş ara Kendine"diyip beni öylece mal mal ortada bıraktığında kaşlarımı çatarak ona küfrettim.
Bu kadar sert olması gerekiyormuydu?

" bunlar senle arkadaş bende senle başka birşeyler olurum" diyip yanda duran banka ulaş ve yanındaki sercan doruk ikilisi yerleşirken bana sırıtarak bakan ulaşa göz devirip ayağa kalkıp kendimi silkeleyerek oradan ayrılırken ulaş arkamdan bağıra bağıra "zoru oynamak sadece beni kendine daha da çeker benim arı balım" dediğinde herkes bana bakıp konuşmaya başladığında utançla kafamı yere eğreke yürümeye başladım.

Kafam eğik düğmeye basıp hızla atılmamla birinin göğsüne çarparken kafamı dikleştirerek çarptığım kişiye baktım.. Pars? O en son müdürün yanındaydı.

Şaşkınlıkla bir ona bide yandaki ikili sevgiliye bakıp umursamazca" müdür kızmadı dimi sana" dememle sırıtıp üst dudağını yalayarak "çok endişelendinmi" ayhh senin için ne endişeleceğim bee.
Omzuna vurup köşeye geçerken "daha neler.. Sadece merak" diye mırıldandığım da gülerken yandaki sevgiliden gelen sesle onlara dönerken öoüştüklerini gördüğümde onların yerine ben utanıp dudağımı dilerken pars sırıtıp bana doğru eğilerek "fazla merak başına bela açar" dedi.

O sözden sonra karşı taraftaki sevgiliye kıçımı dönerek bizim kata çıkana kadar öylece bekledim. Ondan sonrada zaten benle beraber pasta sınıfa girmişti.
Yüzü bana dönen kişiler harici beni ortada bırakan çakıla göz devirirken yerime oturduğumda pars yanıma ön sıradaki kızı kaldırarak geçeni parsın arkadaşı asaf da öne oturmuştu.

"kadere bak, ulan kim derdi dün tanıştığın kızla bugün aynı sıralarda oturacaksın" dediğinde istemsizce gülerken parsa döndüğümde onunda bana baktığını görünce istemsizce gözlerimi kaçırdım.
Ön sırada oturan kibar zarif kız... Hah ece işte asafın yanına oturup bana dönerken bacak üstüne atışına kadar her halini izledim.
Cidden hayran olunacak bir kadın.

"yeni kızımız da şimdiden okulumuzun en yakışıklı gençlerinin gözdesi oldu" demesiyle pars ondan beklenmeyecek bir şekilde ecenin alnına vurup "Asaf burada bir kıskançlık seziyorum" diyip asafla el çakışırken ece yüzünü buruşturup " ne alakası var" diyip bana döndü " bu arada tam tanışmadık ben ece" derken diğer yandan pars atılıp "benim çocukluğumun asilzadesi" dediği gibi tekrar gülerken ece göz devirip gülümseyerek " çocukluk arkadaşı demek istedi....siz nereden tanışoyo-" tam nasıl tanıştığımızı soracağı sırada arkadan duyulan doruğu sözüyle laf yarıda kesildi "oo yeni kız iki saniye ayrıldık hemen yerimizi başkalarına satmışsın" dediğinde köşeden iri yarı asafın kaldırdığı kız " AA nereden senin yerin oluyormuş orası benim" diye cırlarken yüzümü buruşturdum.

O sözün ardından doruğu yanındaki sercan elini belime atarak "hanım hanım... Seni paramla satın alırım" dediğinde duruşuna falan hep beraber kahkaha atarken arkadan daha yeni içeri kolunda Bi kızla giren ulaşa göz devirip kafamı başka tarafa çevirdim.

Pars bana bakıp "ulaş yanınamı oturdu derste" dediğinde sadece kafa sallarken pars kaşlarını çatıp beni oradan bir anda kaldırarak "Asaf sen ulaşla otur balımda benle otursun" diye ulaşa baka baka konuşup beni duvar köşesinde sondan ikinci sıraya otururken ders zili çalmış ulaş yanındaki kızı öprek yerine geöerken bana göz kırpmıştı.

💨💨💨💨💨💨💨💨

Dersin yarısına doğru ne zamandır tuttuğumu bilmediğim tuvalet beni bastırırken daha fazla dayanamayıp hocanında giderek kulağına fıısldarken yine ilk ders yaptığı gibi seslice " dersten önce ihtiyaçlarını gidersen bu ne böyle çocuk gibi" hocaya sadece göz devirdim.
Ne saçma laf bu böyle o an tuvaletim yoktu, kusura bakmayın bşr dahakine çişime kızar teneffüste gelmesini sağlarım demek istesemde sadece mal mal hocaya bakmaya devam ederken "git hadi sadece 5 dakikan var" dediği gibi hızla sınıftan çıkıp çakılın söylediği uca gittim.
Hem erkek hem kız tuvaletide oradaydı.

Tam tuvaletin kapısını açtım içeri giriyorum dediğim sırada biri bileğimden çekip erkek tuvaletine hızlıca sokup kapıyı kitlerken bunu yapan ulaşa öfkeyle baktım.