(9)

191 8 1
                                    

Kafamda şiddetli bir baş ağrısı ve kolumdaki sızıyla gözlerimi araladım nerdeydim ben ölmüş müydüm, yoksa gerçekten bileğimi kesmiş miydim?

Hızlıca doğrulmaya çalıştım ama baş ağrısının üstüne birde mide bulantısı eklenince yüzümü buruşturdum, sadece kendimi biraz doğrultabilmiştim tam o esnada içeriden iki ses duyunca hemen uyku moduna geri döndüm
İki kişi sessizce konuşuyorlardı biraz konuşmalarını dinleyerek bunların Ecrinle Halil olduğunu anlamıştım

-Ateşimi var dedi Halil

-Evet 38 olmuş

-Hastaneyemi gitsek?

-Hastanelerden korkuyor olmaz.

-Başka bir fikrin var mı o zaman

-Bilmiyorum.

Dedi en son Ecrin sert bir sesle o esnada gözlerimi açtım ve konuşmaya çalıştım zira boğazım kopacak gibi yanıyordu o yüzden hafifi mırıldanarak konuştum;

-İyiyim ben. Hem bugün okul yok mu gitsenize.

Uyandığımı görünce ikili hemen yanıma yaklaştılar Ecrin baya endişelenmiş görünüyordu hafif bir sinirle konuştu;

-Sen böyleyken biz de gidicez oldu başka bir isteğin varsa söyle oldumu Yıldız.

-Daha öncede ateşlenmişliğim var kendim halletmiştim bir şey olursa söylerim hem.

Bu esnada Halil söze atıldı

-Bilmem farkındamısın ama artık yalnız değilsin seni önemseyen insanlar var ve onları korkutuyorsun Yıldız.

Duyduğum sözler üzerine boğazımda bir yumru oluştu beni seven değer veren insanları üzmüştüm galiba bu duyduklarımla gözlerim doldu ahhh... sırası mıydı gerçekten şimdi ağlamanın tam göz yaşlarımı silicekken aklıma bir şey takıldı

Benim gözümde şu an lens yoktu.

Ve Ecrin bana bakıyordu.

Bu aklıma takılan detayla şok bir şekilde Ecrine baktım niye hiç bir mimik sergilemiyordu biliyor muydu? Bilse söylerdi o zaman geriye ne kalıyordu Ecrin kör! Evet gayet mantıklı bir açıklama!

Ben stresten ne düşünüceğimi bilemezken Ecrin yavaşça konuşmaya başladı "Yıldız gözlerinin lens olduğunu biliyordum ama gözünle ilgili pek bir bilgim yoktu zaten Halil bana her şeyi anlatmıştı.

Ne! Şu an ihanet uğramış gibi hissediyorum, birde bayıl Yıldız! Neyse Halile ani bir sinirle baktığımda kendini savunmaya geçti.

-Yıldız biliyorum söylemememi istedin bende söylememiştim ama lensin çıkınca bir açıklama bekliyordu yani kız haklı burda.

Anlamış gibi başımı salladım zira şu an ne konuşacak nede kendimi anlatabilecek durumdaydın bu konuyu zaten uzun uzun konuşucağımız belliydi. Etraf dönmeye başlamıştı midem bulanıyordu açtım ama iştahım yoktu kolumdaki yara sızlıyordu kısacası şu an hiç iyi değildim!

Ecrinle Halilde benim bu halimi görmüş olucakki daha fazla üstelemediler Ecrin tekrar ateşimi ölçtü ve sonucu görünce yüzünü buruşturdu, gerçekten çok mu ateşim vardı?

O değilde karnım gerçekten çok ağrıyordu o esnada Ecrin beni anlamış gibi sordu " Karnın ağrıyor mu?" onaylar gibi bir mırıltı çıkarttım uyumayı düşünürken Ecrinim soru yağmuruna tutuldum

-Sıcak su torbası ister misin?

-Yada çay

-Kahve?

NERDESİN?Where stories live. Discover now