13 - Beklenmeyen İtiraf

2.1K 185 216
                                    

Hepinize selamlar💕🧚‍♀️

Umarım iyisinizdir ve keyifler yerindedir😌🌼

Yazım hatalarımı ve mantık hatalarımı belirtmekten çekinmeyin lütfen canlarım 🧚‍♀️🌼

...💚💚...

Emma'dan

Henüz sadece bir kaç dakika olmuştu ancak oturduğum duvar kenarında ne tepki vereceğimi bilemeden öylece oturuyordum.

Birileri koşuşturup duruyordu. Arada yanıma birilerinin gelip bana seslendiğini duyar gibi oluyordum ancak kendime gelemiyordum. Bir anda ona ne olmuş böyle?

Kollarımda kan kustuğu an gözlerimin önünden gitmiyordu...

"Emma!"

Tanıdık bir ses yeniden bana seslendiğinde başımı o tarafa çevirdim. Aşina olduğum beyaz saçlar görüş açıma girdiğinde, Harold'ın da benim gibi yere çökmüş olduğunu gördüm.

"Darke'e ne oldu?" diye sorduğunda başımı ağır ağır iki yana salladım "bilmiyorum..." sesim bana bile zor ulaşmıştı ama o beni duymuştu.

Hiddetle ellerini saçlarından geçirdiğinde ağzının içinde bir şeyler geveledi ama anlayamadım. Sözlerinin arasından tek seçebildiğim şey "bu kadar hızlı etkilenmiş olamazsın Drake, başka bir şey olmalı..." olmuştu.

Bana arkasını döndüğünde yerimden doğrulup omzundan tuttum "neler oluyor?"

Yeniden bana döndüğünde gözlerinde yenilgiyi andıran bir duygu barındırdığını gördüm. Bir şeyler bildiği barizdi.

Asıl soruyu sorması gereken kişinin ben olduğumu anladığımda "ne oldu ona? bir şeyler biliyorsun değil mi?" dedim aceleci bir tavırla.

Harold elini anında ağzıma kapatarak etrafa kısaca göz gezdirdikten sonra kolumdan tuttuğu gibi beni yerimden kaldırdı ve koridorda ilerlememizi sağladı.

Saray halkı panik içerisinde olduğu için kimsenin bize dikkat edeceğini sanmıyordum.

Koridorun sonuna geldiğimizde bakışlarım Drake'in kapısındaydı. En son giren doktor halen daha çıkmamıştı.

"Anlat" dedim bakışlarımı Harold'a çevirerek.

"Annenin zindanındaki parmaklıklar büyülü Emma ama Bu sıradan bir büyü değil." diyerek duraksadığında kaşlarım havalanmıştı.

Sessiz kalıp devamını beklerken bakışlarım kısa bir an kapıya kaymıştı.

"O parmaklıklar büyü emiyor. Hem kendilerine yapılan büyüleri hemde zindanda bulunan kişinin büyülerini emiyor"

Bu defa kaçlarım çatılırken "ne demek istiyorsun?" diye sordum. Gerilmiştim çünkü bu sorunun cevabından hoşlanmayacağım barizdi.

"O parmaklıklar ömür kısaltıyor. Zindandaki kişinin güçleri tamamen tükenir ve normal bir insana dönüşürse, orada yaşayabileceği gün sayısı en fazla üç günü bulur"

Bedenim tehlike sinyalleri vermeye başladığında kimin için endişeleneceğimi şaşırmıştım.

Durumunun ne olduğunu bilmediğim Drake için mi endişelenecektim yoksa yeniden o zindana dönen annem için mi?

Kendime sorduğum bu sorunun cevabını ikisi içinde olarak bulmuştum.

"Drake'e ne oldu yani?" diye sordum endişeyle.

Asiller ve Çıraklar | Devam EdiyorWhere stories live. Discover now