DARK ANGEL

DARK ANGEL - 1

Tahmin ettiğim gibi hikayem hiç okunmadı. Sanırım en fazla birkaç bölüm daha yazıp bırakırım.

Evden çıktığında 40 dakika fazladan zamanı vardı. Arabasına bindi. Motivasyon için hareketli bir müzik açtı. Siyah Audi'sini park alanından çıkarırken bir yandan da direksiyonda ritm tutuyordu.

Okulun bahçesine girdiğinde fazladan 20 dakikası vardı. Arabasını kilitledi ve büyük binanın içine girdi. Koridorlar neredeyse boş sayılırdı. Köşede duran mor saçlı kızı ve vücutları dövmelerle kaplı arkadaşları sayılmazsa kimse yoktu. Zaten onlar da o kadar hararetli şekilde konuşuyordu ki yanlarından Michael Jackson geçse fark etmezlerdi.

Birkaç adım attı fakat telefonunun melodisi onu durdurdu. Telefonu çantasının derinliklerinde bulana kadar telefon susmuştu. Ya annesi ya da Jamei aramıştı. Çünkü pek sosyal biri değildi, arkadaşı yoktu fazla.

Tam mor saçlı kızın yanından geçiyordu ki telefonu tekrar çalmaya başladı. O anda gözüne kestirdiği tuvalete daldı ve aramayı cevapladı. Sevgilisinin huzur verici tanıdık sesi kulaklarına doldu.

-Selam tatlım arabada mısın yoksa okula vardın mı?

-Yeni girdim. Jamei burayı görmen lazım çok büyük.

Jamei ondan 5 yaş büyüktü ama dışardan bakanlar aynı yaşta sanabilirdi onları. Genç kızın dikkati dışardan gelen ayak sesleriyle dağıldı. Geçen üç kızı tek taraflı camdan izledi. Hepsi etek giymişti ama etek bir karış boyunda vardı yada yoktu. Rengarenk uyumsuz kıyafetleri hakkında içinden yorum yaptı. Ponpon kızlar grubuna benziyorlar, diye düşündü. Ama yarısı çıplak Ponpon kızlar. Düşünceleri sevgilisinin sesiyle bölündü,

-Pierre sen beni dinliyor musun?

-Evet, yani hayır. Dalmışım da. Sen ne diyordun?

-Annen dün akşam bir adamla yemeğe çıktı diyordum.

-Adam yakışıklı mıydı bari? Tahmin ediyim siyah saçlı, yeşil gözlü boyu 190?

-Evet ama gözleri mavi. Nerden biliyorsun?

-Annem babamı hala unutamıyor. Hep onun gibileri ilgisini çekiyor.