10

1K 71 13
                                    

Jungkook

Gerginlik vücudumu sarmıştı gece aniden bay kim gelmişti.

Evet bay kim artık ona delta bile demek içimden gelmiyordu.

Şuan karşılıklu yemek yiyorduk.

Gözleri sürekli üstündeydi içimi okuyor gibiydi.

Tavuk şişim bitince başka bir tane almak isterken bittiğini görünce dudaklarımı büzdüm.

"Ah kookie biraz daha yaparım senin için istersen hemen bitmiş tavuk şiş"

Jin hyung ayaklanırken taehyung kendi tabağındakini uzatmıştı.

"Aaa de Jeon"

Gözlerim dudaklarımın önündeki tavuk şişteyken kızarmıştım.

"İstemi-"

Ağzıma itilen tavuk şiş ile kaşlarımı çatarken yavaşça yemeye başladım Jin hyung ve enfes şişleri beni tuzağa düşürmüştü.

Delt- bay kim gülümserken göz devirmiştim.

Yemekten sonra masayı toplarken namjoon hyung elimden tabakları almıştı.

"Kookie ah neden taehyung ile dışarı çıkmıyorsunuz bu gece hava çok güzel"

Bay kim umutla bana bakarken göz devirdim.

"Hyung beni kovuyormusun"

Kollarımı kavuşturarak vicdan yaptırmaya çalıştım ona.

"Kookie ah jinle biraz yanlız kalmak istiyorum "

Diyerek göz kırptığında derin nefes aldım onları yormuştum cidden sürekli ağlayarak.

"Önce üstümü değiştirmem gerek sonra çıkarız"

Hafif zorlanarak söylemiştim ama taehyungun gözleri parlamıştı.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Üstünde palto da var gibi düşünün"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Üstünde palto da var gibi düşünün"

Kore sokakları herzaman  gibi hareketliydi.

Bazen dıcek çok şeyin varken susan taraf olmak can yakardı.

Köprüye yaklaşınca durup aşağı baktım aniden esen soğuk rüzgar ile titrerken.

Omzuma bırakılan palto ile taehyunga baktım.

"Sen üşürsün ama "

Masum çıksn sesim ile ilk kez anlıma nazik bir buse kondurmuştu.

"Seni üzmemin bedeli olarak düşün Jeon"

Sesinin tınısı çok güzeldi derin ama sakin.

Gözlerimi kapatırken gülümsedim.

"Bu kadar ucuz yırtamazsın kim"

Taehyung kollarını beline sararken beni göğsüne yaslamıştı.

Bu kez biraz sesiz kalıp akışına bırakabilirdim sanırım.

"Ne istersen önüne sahip olmanı sağliycam jungkook"

"Ne istersem mi"

"Sadece iki şeyi sana veremem"

Gözlerimi açıp ona baktım.

"Onlar ne "

Ellerimi elleri arasına alıp sıcak nefesini üflerken gülümsedi.

"Kalbimi ve bütün ömrümü çünkü ilk atığı andan  ilk nefesime kadar zaten ona sahiptin"

Parmak uçlarıms hafifçe öpücük kondururken gülümsedim.

Özel hissetiriyordu.

"Bende sana tek bir şey veremem "

Taehyung istekle bakarken dudakkarına eğildim.

"Geçmiş hayatım daki aşkımı veremem"

Taehyung anlamaz şekilde bakarken dudaklarımızın arasında santimler vardı.

"Çünkü bu aşkın tohumu az önce filizlendi"

Taehyungun dudaklarına ufak bir buse kondurup arkamı döndüm.

"Fazla Heycanlanma ben pek aşk insanı değilim ve hazır hissetmiyoru-"

Taehyung beni kendisine çekip öperken dudaklarımı kanatmak ister gibi öpüyordu.

"Sana deli oluyorum Jeon"

Dudaklarıma fısıldarken artık herşeyin farklı olucağını hissetmiştim.

Şirkete adım atığımdan beri peşimde dolanan taehyung sekreteri ile iç çektim tekrar izne ayrılmamam için yalvarıyordu.

"Tamam söz veriyorum lütfen sakinleşir misiniz"

Tam odama gülerek girdiğim sırada tamamen mahvolmuş odamı görmemle.

Sekretere döndüm yavaşça.

Odayı gösterdim yutkunup gülümsemeyi dememişti.

Cevabımı almış şekilde taehyung odasına doğru hızlıca yol alıp aniden odaya girdim.

Kemikli gözlüğü burnunda üstünde sadece dar siyah gömleği  olan taehyung bana bakarken nolduğunu anlamamış gibiydi.

"Bana bak kim ! "

O sırada hala arkamda duran sekreteri kovup odaya kimseyi almamasını Söyledim.

Taehyung kalkıp yanıma ilerledi ona kaşlarım çatık bakarken ellerini belime koyup beni kendisine çekti.

"Sorun ne bebeğim"

Elleri sahiplenir gibi belimi sıkarken burnunu saçlarıma daldırıp derin nefesler alıyordu.

"Taehyung odama nolduğunu açıklamak istermisin"

Gözlerimi kısarak ona bakarken kafasını çevirmişti.

"Yaahh bütün biblolarım çevçevem herşeyi kırmışsın taehyung"

Hala bana bakmazken sinirle kravatına asıldım.

"Ben konuşurken yüzüme bak kim"

Gözleri beni bulurken anıma bir buse bıraktı bütün sinir vücudumu terk ederken dufaklarımı büzdüm.

"O odayı seviyordum"

Başımı göğsüne yaslarken iç çekti.

"Bebeğim sensiz nefes almak çok zordu bütün hıncımı şirkettrn aldım üzgünüm"

"Sana daha büyük ve benim ofisimin yanında bir oda yapalım istedin gibi rekora edersin hmm"

Nazik sesi sıcak elleri ve kokusu beni mayıştırırken ellerimi göğsüne koydum.

"Çok büyük olsun ama "

Göğsü sarsılırken güldüğünü hisedip kalbine yasladım kafamı.

Huzurlu hisediyordum belkide ona bir şans vermekle en doğrusunu yapmıştım.

"Tamam çok büyük olsun bebeğim"

Yorgunluk basmışyı aniden Taehyung'u daha çok yanaşıp düşmeme izin vermiycek kollara sığındım.

Birşeyler dese de duymuyordum sanki.

Sonrası tamamen karanlık.


Delta benden uzak dur!  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin