Bölüm/19

98 6 12
                                    

Ammar Karayel... yüreğimin sessiz haykırışı... aynı yerden defalarca kırılışı... benim sonbaharım...

Kimseye anlatamadığım yanım. Hem uzağım hem en yakınım. Her şey bir kenara o benim en imkansızım...

Düşüncelerimi bölen kapının tıklaması oldu bu sefer. Çok düşününce illaki bir şeyler bölüyor. Ne zaman damladığını bilmediğim musluğu kapattıktan sonra kapının arkasında ismimi seslenen babamı odama buyur ettim.

Bu ara çok mu ağlıyorum ne? Kırılıyor mu benim porselen kalbim, ponçik yüreğim? Bunu da tamir ederiz be güzelim neyi etmedik ki... bize bizden başka kim ilaç oldu zaten. Gelen yara giden yara... evet musluktan kastım gözlerimdi.

"Güzel kızım, gün ışığım?"

"Buyur babacım."

"Okulda yaşananları duydum. Müdüre hanım aradı anneni. Konuşmak ister misin?"

"Baba benim hatam değ.."

Allah bilir ne anlattı dünyanın en deli kari bayani.

"Şşş."

Diyerek beni susturan babam yatağıma oturmuş benim dizine yatmamı sağladıktan sonra tekrar konuşmaya başlamıştı.

"Biliyorum güzel kızım. Şimdiye kadar yanlış bir adım attığını yanlış bir karar verdiğini versen bile onda ısrarcı olduğunu hiç görmedim ben zaten. Senin hatan olmadığını biliyorum."

Tüm birikmişliklerim çıkar gibi musluk patladı iki gözümde de. Babamın dizine düşen başım ve bedenim hıçkırıklarımla sarsılıyordu.

"Ağlama bitanem. Kendini savunmak suç değil. Hak el geç ortaya çıkıyor. Ammar oğlum da savunmuş seni sağolsun."

Ay oğlun mu gerçekten?? Damadın da olsun mu?

Dur be beynim ağlıyoruz şurda kaynak yapma.

Ben içten sesli dıştan sessiz dururken babam tekrar söze girmişti.

"Çevren tarafından bazen sürekli olay çıkaran bir insan gibi göründüğünü ve bunun ağırlığını anlayabiliyorum. Bende senin gibi ne kendime ne başkasına yapılana sessiz kalamazdım. Hiç yerimde duramazdım.

Kendini savunmanın, sesini sana veya bir başkasına yapılan haksızlık karşısında biraz yükseltmenin saygısızlık sayıldığı bir toplumda yaşıyoruz çünkü. Bozulduk kızım. Her anlamda bozulduk malesef. Parası olanın dinlendiği tanınan bilinen toplumsal değerleri yüksek standartlara uyan insanların sözünün geçtiği adaletin yerin dibine battığı bir zamandayız. Ama ne olursa olsun mazlumun sesi olmaktan vazgeçmeyeceğiz Günseli'm.

Bu ara biraz fazla yorgunsun sanki ruhen. Ya da bana öyle geliyor bilmiyorum. Canını ne zaman ne sıkarsa bana geliyorsun anlaştık mı güzellik? Babadan bir şey saklamak yok. Bizim evde her şeyi önce babalar duyar. Meraklı bi insan senin baban."

Son cümleyi sesini değiştirerek ve annemin sesine benzetmeye çalışarak söyleyen babama göz yaşlarım kuruyana kadar gülmüştüm.

Benden ona her sıkıntımı söyleyeceğime dair söz aldıktan sonra da saçımı öperek odamdan ayrılmıştı.

Her sıkıntım...

Ammar bence sıkıntı kategorisine girmiyor ya.

O direkt psikolojik bozukluk.

Dümdüz düşünce yapı taşımın üstüne koyulmuş dinamit. Arada patlıyor beynimi patlatıyor. Sonra tekrar tamir ediyorum sonra yine patlıyor falan.

Aynen hiç sıkıntı değil. :)))

Eee ne yapıyorduk heh ağlıyorduk.

Kulaklıklarımı kulağıma geçirdikten sonra izin alarak mahalleye attım kendimi. Evde kaldıkça daha da boğuluyordum bu ara.

Müzik listemden en halimi yansıtanı seçerek ilerlemeye başladım. Bir yandan da sözlere eşlik ettim.

"Milyon yıldız içinde
Soluk mavi bi' nokta
Yaşamak güçleşiyo'
Neler açtın başıma?

Anlatsam şu derdimi
Küçücük çocuklara
Baya' gülerler ama
Olsun, belki iyi gelir"

Göndermeye güç yetiremediğim göz yaşları tekrar tekrar gelirken. Orucum bozulmasın diye ikide bir ağzımın kenarından akıp giden damlaları silmek zorunda kaldığım için sinirden  ağlayarak gülmeye başlamıştım.

Nakarat geldiğinde ise gülmem tamamen ağlamaya dönüşmüş, dudağımı kapatan ellerim daha da sıklaşmış bir kaldırım kenarına oturup tamamen salmıştım kendimi.

"Yazsam bu hikâyeyi
Alsam, gömsem toprağa
Yıllar sonra bulunur
"İmkânsız bir aşk" denir

"İmkânsız bir aşk" denir
İmkânsız bir aşk
"İmkânsız bir aşk" denir
İmkânsız bir aşk"

Kalbim bir yağmur bulutuydu sanki. Ağladıkça içimin boşalıp, rahatladığını hissediyordum. Gözümden düşenler ise önümdeki toprağı hem cemre misali  yakıyor hem yıkıyordu...


💕💕💕💕💕💕💕💕💕💕💕💕💕💕💕💕
Uzuuuun  zaman sonra selamun aleykuumm.

Karakterlerimi özlemişim

Ama en çok okurlarımı

Talep arttı gibi son günlerde

Günlük düzenli bir bölüm atmaya çalışacağım inşallah

Tam moda girip hüzünlendiğiniz anda güldürecek bir bölüm bıraktım buraya
Çünkü yazarınız dengesiz 😅

Yorum ve beğeninizi esirgemezseniz bölüm yazarken daha şevk dolabilirim çiçeklerim.💞💕🌸🌸

Hayırlı Ramazanlar❣


You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Mar 23 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

BEN ORUÇLUYUM (RAMAZAN TEXTİNGİ)Where stories live. Discover now