Bitter tears •YOONMİN•

Thirty nine

Jimin'in elini, yüzünü yıkamış ve onu biraz sakinleştirmişlerdi. Öylece güzel bir haber beklemeye başladılar.

Birkaç saatin ardından ameliyathaneden doktorlar ve hemşireler çıkmaya başladı. Herkes bir anda ayağa kalktı. Kimse bir şey sormadı. Doktorun konuşmasını beklediler. Herkes kötü bir haber almaya o kadar korkuyordu ki.

"Öncelikle hastamızın durumu gayet iyi. Sadece bıçağın denk geldiği nokta yüzünden fazlaca kanaması olmuş. Bu yüzden kan nakli yapmamız gerekti."

Jimin olduğu yere çökerek tekrardan ağlamaya başlamıştı. Jimin Tanrı'ya teşekkürler ediyordu.
Herkes birbirine sarılarak tekrardan ağlamaya başladığı sırada Jimin burnunu çekerek doğruldu ve doktora soru sordu.

"Doktor bey, şu an onu görebilir miyim?"

"Şu anlık hayati bir durum olmasa da yoğun bakıma alacağız. Çok kalmamak şartıyla tek kişi odaya girebilirsiniz. Geçmiş olsun."

"Teşekkürler."

Jimin mırıldandıktan sonra ameliyathanenin kapısı aralandı ve sedyede ölümüne sevdiği adamı gördü. Beyaz teni daha da beyazlaşmış öylece uzanıyordu.
Jimin'in içi gitti. Sevgilisi çok şey yaşamıştı. Çeşitli acılar ve üzüntüler çekmişti.
Bundan sonra hayatları sakin olacaktı. Onu iyileştirecekti. Tekrardan kilo almasını sağlayacaktı. Kendilerine yeni bir hayat kuracaklarına inanıyordu.

Yoongi yoğun bakım ünitesine götürüldüğü için arkadaşları da hemen yoğun bakım ünitesinin önüne gelmişlerdi. Jimin hızla camın önüne geldi. İşte oradaydı. Ağzında oksijen maskesi, elinde serum vardı. Beyaz nevresim takımına uyum sağlayan ten rengi ise Jimin'in gözlerinin tekrar dolmasına sebep oldu.

Yoongim...

Gözlerini kapalı kedi gözlerden çekmedi bir süre.
Ne zaman uyanırdı?
Uyandıktan sonra acı çekmeye devam edecek miydi?
Jimin düşünceleriyle boğuşurken Jungkook'un ona seslenmesiyle düşüncelerinden bir anlığına sıyrıldı.

"Jiminie hyung istersen yanına girebilirmişsin. Hemşireler şimdi söyledi."

Jimin kafasını salladı ve diğer arkadaşlarına da baktıktan sonra odaya girmek için hazırlanmaya gitti. Birkaç hazırlıktan sonra odaya girdi. Sevgilisinin bulunduğu yatağa yaklaştı. Ağlamamak için direndi. Ağlamayacaktı.

Serumlu olmayan elini kendi eliyle kavradı. Burada olduğunu hissetmesini istiyordu. Eğilip sevgilisinin elinin üstüne bir öpücük bıraktı.

Beklemediği şekilde elini sıkan elle, uzanan bedenin yüzüne baktı. Uyanmış mıydı?
Yüzüne baktığında uyanmadığını gördü.
O halde benim geldiğimi mi hissedip karşılık vermişti?
Jimin yükselerek alnına bir öpücük kondurdu.
Alnını alnına yaslayarak konuştu.

"Buradayım Yoongim, yanındayım."

Bir süre daha yanında kaldı. Hemşire süresinin dolduğunu söylediğindeyse dışarı çıkmak zorunda kaldı. Dışarı çıktığında arkadaşlarının yanına geçti ve Yoongi'nin uyanmasını beklemeye devam ettiler.

________

Altı saatin ardından Yoongi yavaş yavaş gözlerini aralamaya başlamıştı. Herkes heyecanla camın önüne gelmişti.

Gözleri uzun zamandır kapalı olan genç, gözünü alan ışıklar karşısında gözünü tekrar kapattı. Sırtında hissettiği ağrı ise canını acıtıyordu. Gözlerini tekrar araladığında hastanede olduğunu fark etti. Biraz doğrulduğu sırada odaya bıraktığı acı dolu inlemelerle hemşireler yardım etmek için yanına geldi.
Yastığını biraz dikleştirdikleri sırada camın arkasında gördüğü altı kafa herkesin onun için endişelendiğinin kanıtıydı.

Herkes ona gülümseyerek ama dolu gözlerle bakıyordu.Onları çok korkutmuş olmalıyım diye düşündü Yoongi.

Gözleri biriciğini bulduğunda camın arkasında olmasına rağmen gözlerinin ağlamaktan şişmiş olduğunu görebilmişti. Yoongi'nin ona baktığını fark eden Jimin, buruk bir gülümseme sundu. Jimin çok korkmuştu. Hala deli gibi korkuyordu.

Bir süre Yoongi'nin yanına kimsenin girmesine izin vermemişlerdi. Daha sonrasında herkes sırayla Yoongi'nin yanına girmişti. Jimin Yoongi'nin yanına önceden girdiği için kendini sona saklamıştı.

İlk önce Seokjin hyung, sonrasında Namjoon hyung yanına girmişlerdi. Ardından Hoseok girmiş o çıkmış Taehyung ve Jungkook sırasıyla girmişlerdi. En son Jimin girmişti. Yoongi çok konuşamamıştı. Saatlerdir baygın yattığı için boğazı epey kurumuştu. Bu durum da boğazını tahriş etmişti.

Jimin'in odaya girdiğini gören Yoongi gülümsemişti. İşte ilacı gelmişti. Jimin yanına gelip tekrardan elini tuttu. Yoongi ise diğer elini alarak Jimin'in elinin üstüne koymuştu.

Konuşamamaları sorun değildi. Jimin ve Yoongi'nin kelimelere ihtiyacı yoktu. Onlar konuşmadan da birbirlerini anlardı.

_______

Diğer bölüm final...
Görüşmek üzere 🦋🦋