Teacher's Little Love|Taekook✓

8.

Keyifli okumalar dilerim.

-

Taehyung

"Bu.. ıslaklıkta ne?"

Siktir, altıma yapmışım!

"B-bay J-Jeon.. üstümden kalkın!"

"Hm, nedenmiş o?"

"Bay Jeon.."

Off! Rezilim, rezil!

Bay Jeon, boynuma doğru eğildiği sırada hızla onu itip, yataktan kalktım.

"Ah! Bebeğim, ne yapıyorsun?!"

"Ü-üzgünüm bay Jeon! Ama lavabo nerede amına koyayım?!"

"Yandaki oda da.."

Hızla odadan çıktım ve lavaboya girip kapıyı kilitledim.

Off! Umarım bay Jeon sabah uyanınca hiçbir şey hatırlamaz..

Ertesi gün..

"Yah! Gülmeyi kes!"

"Bebeğim, cidden altına yaptın ama!"

"Jeongguk, giderim Jeongin de kalırım bak! Of, ya!"

"Tamam, tamam. Sustum."

Bunu derken hâlâ gülmeye devam ediyordu.

"Ne güzel sustun öyle!"

"Ama ne yapayım bebeğim? Çok komik."

"Gıcıksın! Gıcık! Hem sen bugün neden okula gitmiyorsun, öğretmen değil misin?"

"Güzelim, bugün cumartesi."

"Of, nasıl unutmadın ya! Sarhoştun sen."

"Sarhoş olabilirim, ama asla yaşadığım şeyleri unutmam. Hafızam iyidir."

Kollarımı göğüsümle birleştirip, bakışlarımı başka bir yere çevirmiştim.

"Sende tam yerinde altına yaptın ama."

"Ne?"

Masasından kalktı ve yatağa, yanıma oturdu.

"Diyorum ki, tam senin tadına bakacağım sırada altına yapmışsın."

Dudaklarıma bakarak konuşurken, yavaş yavaş bana yaklaşmaya başlamıştı. Yutkunarak geri çekilmiştim.

"O yüzden şimdi, kaldığımız yerden devam etmemiz gerekmez mi, hm?"

Hızla ayağa kalktım ve kapıya doğru yöneldim.

"Gerekme-"

Kolumdan tuttuğu gibi beni kendine doğru çekmiş ve yatağa yatırıp, üstümde yerini almıştı.

"Neden gerekmezmiş?"

Yutkunmuş, bir şey dememiştim.

"Yoksa.. beni istemiyor musun?"

"İ-istiyorum.."

Yani evet, aslında istiyorum ama.. ne bileyim bu hissi ilk kez yaşıyorum.

Gülümsemiş ve dudaklarımızı birleştirmişti. O beni hunharca öperken, ben yavaşça karşılık vermeye çalışıyordum.

Bir anda elini tişörtümden içeriye daldırmış ve göğüsümü okşamaya başlamıştı. İstemeden, ağzına boğukça inlemiştim.

Bu onun hoşuna gitmiş olacak ki, sırıtmıştı.

İkimizde nefes nefese kalıncaya kadar öpüştükten sonra dudaklarımızı ayırmıştık.

"Yapmak ister misin?"

"N-neyi?"

"Bence sen çok iyi biliyorsun, bebeğim."

Demek istediği şey aklıma zonk edince, aklıma gelen ilk şeyi söyledim.

"Aslında.. daha değil."

Şaşırmış olacak ki, kaşları havalanmıştı.

"Ne zaman peki?"

"Sevgili olduğumuz zaman."

"İyi de, biz sevgili değil miyiz zaten?"

"Değiliz."

"Ne?"

...