10.

2.3K 168 30
                                    

Keyifli okumalar dilerim.

-

[Jeongin-Taehyung]

Jeongin
"Hyung, sakın gelm- ah!"

Taehyung
"Jeongin, iyi misin?!"

Jeongin
"Boşver beni sakın g- ahh! Sikeyim seni!"

"Kes sesini!"

Taehyung
"G-Gwinam?"

Jeongin
"Polise ve o lanet bay Jeon'a haber verme. Derhâl buraya gel."

"Jeongin'in zarar görmesini istemezsin öyle değil mi, bebeğim?"

Taehyung
"Yeol, sikeceğim seni!"

Jeongin
"Dediğini gibi uygulamanı da bekliyorum, Taehyung."

Taehyung
"Lanet herif! Ne istiyorsun?!"

Jeongin
"Cevabı gelince öğreneceksin, Taehyung."

-

Taehyung

Korkuyla bay Jeon'a baktım. Onun gelmemesi gerekiyordu. Eğer o gelirse hem Jeongin'in, hemde benim başım derde girecekti. Buna izin veremezdim.

"Bay Jeon, lütfen beni bıraktıktan sonra gidin."

"Saçmalama istersen, Taehyung?"

"Eğer gitmezseniz, her şey çok daha kötü olacak."

"Bana bak bebeğim, ben seninle birlikte geldikten sonra en fazla ne yapabilirler sence? Ben varken Yeol ve Gwinam ne sana, ne de Jeongin'e zarar verebilir."

Derin bir nefes vererek rahatlamaya çalışmıştım.

"Uh, peki.."

Trafikten nihayetinde kurtulmuş ve hızla yola devam etmiştik.

...

Jeongin'in evinin önüne geldiğimizde hızla arabadan indik ve kapılarının önüne gittik.

Usluca kapıyı tıklattım ve açılmasını bekledim.

Kapı açıldığı gibi Jeongguk içeri dalmış ve Yeol'ün yakalarını tutup, duvara yapıştırmıştı.

"B-bay Jeon?"

"Size demedim mi bir daha Taehyung'a karışmayın diye?!"

"Eğer beni şimdi burada bırakmazsan o videoyu yayınlarım!"

"Ne videosu?!"

"Ders çalışacağız niyetine kütüphaneye gidip, birbirinizi yediğiniz videoyu."

"Oha internette yayınlarsak ne patlar ama!"

Jeongguk, sinirle Yeol'ün yakalarını bıraktı.

"Sana inanamıyorum, Taehyung."

"Ne saçmalıyorsun ya!"

"Seninle çıktığımız zaman senin elini tutmama bile izin vermedin. Ama bu siktiğimin öğretmeni senin boynuna izlerini bırakırken sesini bile çıkartmadın."

"Nasıl sesini çıkartmadı ya? İnledi ya oğlum."

"Doğru, unutmuşum."

"Bu seni ne ilgilendirir? Bana bak, senin karşında 18 yaşındaki bir lise öğrencisi yok. Senin karşında 23 yaşında bir yetişkin var. Sen kim oluyorsun da benim kimi sevip sevmeyeceğime karışıyorsun ya?!"

"Çok konuşma, Jeongin hâlâ bende!"

Sinirle mutfağa daldım ve dolaptan yumurtalar çıkardım. Tekrar salona girdiğimde Jeongin heyecanla gülümsemişti.

"Aha! Şimdi naneyi yediniz!"

Elimdeki yumurtaları hızla ve sinirle Gwinam'a doğru fırlattım.

"Siktir! Yumurta mı o?!"

"Yeol! Hemen çıkalım buradan! Annem yumurta koktuğumu görürse sıçar ağzıma!"

Yeol, sinirle bir kaç küfür etmişti. Tam kaçacağı sırada Jeongguk onu tuttu ve cebindeki telefonu alıp, yere fırlattı.

"Şimdi kaçabilirsin."

"Yah, telefon ne kadar pahalı haberin var mı?"

Jeongguk, Yeol'ün kafasına vurmuştu.

"Aigoo! Karşında öğretmenin var saygılı ol!"

"Aishh, Sıçayım! Gwinam, koş!"

Gwinam, Jeongin'i bıraktı ve hızla Yeol'ün arkasından koştu.

"Yah, beni unuttun!"

Yeol ve Gwinam gözden kaybolunca, eve dalan bay Yang'la gözlerim pörtlemişti.

"Siktir, asıl boku şimdi yedik.."


...

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Teacher's Little Love|Taekook✓Where stories live. Discover now