8. BÖLÜM

8.4K 408 47
                                    

Herkes erkenden uyumuştu, Zeynep'te odasına çekilmişti bugünkü karşılaşmasını, o bakışları düşündü tesadüf mü onu karşısına çıkaran yoksa kader miydi diye düşündü.
Ne hissedeceğini bilmiyordu, karmaşık duygular içinde yatakta bir o yana bir bu yana dönüp durmuştu.
Uyuyamayınca telefonunu eline alıp sosyal medyasına girdi önce Murat'ın takip ettiklerinde Ünal ağayı buldu önce ona baktı sonra Ünal Ağa'nın kardeşleriyle paylaştığı fotoğrafa baktı, Tufan ağa da oradaydı resmi büyütüp iyice Tufan'a bakmıştı. Sonra Tufan'ın hesabına baktı resimlerine tek tek bakmıştı bakarken kalbi çok hızlı atıyordu, sonra birden çıktı.

"Ben ne yapıyorum ya, kızım Zeynep salak mısın unut bakma" dedi kendi içinden.

Zeynep telefonuyla oynamaya devam ediyordu birden istek geldi Mizgin Zeynep'e istek atmıştı, Zeynep yataktan doğruldu Mizgin Dağlıca Zeynep'e istek atmış dedi içinden Zeynep.
Önce durdu sonra isteği kabul edip arkadaş olmuştu, neydi şimdi bu diye içinden geçirdi.
Zeynep telefonunu elinden indirip uyumaya çalıştı, zar zor uyudu.
Sabahı zor etmişti, yine erkenden uyandı, başı çok ağrıyordu telefonunu eline alıp saate baktı 7:30 du sersem sersem lavaboya gidip elini yüzünü yıkadı saçını dağınık topuz yapmıştı başı çok ağrıdığı için aşağıya mutfağa doğru gidecekti aşağıda ses duydu Tahir Ağa'nın sesiydi Zeynep merdivene varıp yavaş yavaş aşağıya indi tam avluya vardığı zaman babası avluda iki adamla oturuyordu Zeynep aşağıya indiğine pişman oldu içinden "keşke inmeseydim" dedi adamların arkası dönüktü Zeynep ayıcıklı pijamasıyla mutfağa girdi ağrı kesici alacaktı ki Hazal hanım, Zelal kadın, Beyhan ve Ünzile hazırlık yapıyordu, Hazal hanım Zeynep'i görünce gülümsedi.

"Günaydın kızım uyandın mı, Murat'ı da uyandırsaydın keşke" dedi Hazal hanım.

"Uyandım ama ayılamadım anne bir türlü başım çatlayacak" dedi Zeynep başını tutaraktan.

"Hemen ağrı kesici iç kızım, misafir var Zeynep odana çekilme Ayşe'yi de kaldır sende yardım et" dedi Hazal hanım salatalıkları doğradığı sırada.

"Misafirler kim anne, ben sana diyorum başım çatlayacak sen bana diyorsun gel yardım et" dedi Zeynep ağrı kesicisini alıp masaya geçip oturdu ilacı içip kafasını masaya koydu.

"Kızım baban Cenap Ağa'yla yeni iş anlaşması yapmış, kahvaltıdan sonra şirkete gidecekler erkenden Ünal ağayla Tufan ağayı çağırdı" dedi Hazal hanım.
Zeynep, birden masadan kafasını kaldırıp annesine baktı. Ama hali olmadığı için tekrardan masaya kafasını koydu. Zelal kadın söylene söylene Zeynep'in yanına yaklaştı.
Zelal kadın Zeynep'in alnına elini koydu ateşi var mı diye baktı.

"Kızım sen hasta oluyorsun, ateşin çok az var git bir ılık duş al kendine gelirsin"

"Hiç halim yok babaannem ya başım zaten çatlayacak" dedi Zeynep kafasını ellerinin arasına alıp annesine baktı.

"Anne, hiç halim yok" dedi Zeynep ağlamaklı sesle.

"Kızım mızmızlanmayı bırak da git duş al Murat uyanınca seni doktora götürsün" dedi Hazal hanım.
Zeynep ayağa kalktı geri oturdu, ne olmuştu akşamdan sabaha da böyle birden halsizleştim diye düşündü.
Ayşe uyanmış mutfağa girmişti.

"Günaydın" dedi Ayşe mutfaktakilere.

Mutfaktakiler de günaydın dedikten sonra Ayşe Zeynep'e baktı, Zeynep kafasını masaya gömmüş uyuyordu.

"Yenge nesi var Zeynep'in, uykusunu alamamış mı" dedi Ayşe.

"Hasta oluyor kızım, hali yokmuş başım ağrıyor dedi geldi kalkamadı daha" dedi Hazal hanım.

KÜÇÜK GELİN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin