Labrinth, Kill For Your Love
Parsın kalbinin dişleri var,
Yakınına geleni çiğneyip tükürüyor.Bir tek ürkek bir kuğuya kıyamıyor, Onun da kalbi buzun içinde atıyor.
13. PARSIN KALBİ
"Hale'ye her şeyi söyleyeceğim galiba."
Sessizliği bozan Sarp Adalı'nın sesiydi. Mutfaktaki taburelerden birinin üzerinde oturuyor, son yirmi dakikadır da ertesi gün yapılacak sınava çalışmak yerine bahsi geçen kızla mesajlaşıyordu.
Yani, bunu açık açık söylememişti ancak bildirim sesi geldiğinde telefona sarılmasından ve okuduğu her şeye sırıtmasından diğer uçtaki kişinin Hale olduğu kolayca anlaşılıyordu.
Zaten bu grup için Sarp'ın Hale'den hoşlanması hiçbir zaman sır olmamıştı. Aralarına en son katılan ve hâlâ yeni sayılabilecek Selman için bile.
Çözdüğü sorunun şıkkını gelişigüzel işaretledi Talha. Onun evindeydiler. Okuldan sonra bir şeyler yiyip ders çalışmak için buraya gelmiş, eşyalarını da ada tezgâhın üzerine yaymışlardı. Biraz da dağılmışlardı, gerekli gereksiz her şey bir köşedeydi. Etrafı aydınlatan tek ışık kaynağı ise oturdukları tezgâhın üzerinde asılı duran üç lambadan ibaretti.
Başını kaldırıp çaprazında oturan Sarp'a baktı. Loş ışık kumral saçlarına ve beklentiyle bakan yüzüne vuruyordu. Tam ağzını açmak üzereydi ki birisi ondan önce davrandı.
"Sonunda anasını satayım!"
Ardından bir dolap kapağı sertçe kapandı ve bir çekmece hoyratça açıldı.
"Yavaş lan."
Kaşlarını çatmıştı. Ne böyle hızlı ve gürültülü hareketlerden ne de bu şekilde hareket edenlerden hoşlanırdı ancak şansına, Efe Baler tanıdığı en öyle hareket eden insandı. Onun yakın arkadaşı olması ise bu hayattaki sınavlarındandı.
Uyarısını dikkate almadan devam etti Efe. Bir yandan da elindeki fıstık ezmesi kavanozunun kapağını açıyordu. "Ben çürümüştüm burada."
Çekmeceden aldığı kaşığı fıstık ezmesine daldırırken Sarp taburesinde yan dönüp ona baktı. "Abartma oğlum."
Efe gözlerini kocaman açtı, her an kavgaya hazırdı.
"Ymn edyoğorm abartmıyoĞrom."
YOU ARE READING
SÖYLEYEMEDİĞİMİZ TÜM HİSLER
Teen Fictionİdil, söyleyemediği tüm hislerin kalbine yük olduğunu bilmiyordu. Onu zincirlere dolayıp boğduğunu da.