Günlük,3.Bölüm

7 3 0
                                    

"Günlerdir aynı döngü içerisindeydim.Hastane polisler tarafından tarandığı için,Sirilla'yı rahatça göremiyordum ve sürekli odam ve yemekhane arasında gidip geliyordum.Herkes yani akli dengemiz yerinde olmadığı için bizi sorgulamıyordu.Ama şizofreni ve psikoz hastalarından şüphe edenler oluyordu.Bence herkese şüpheyle bakmalıydılar ama açıkçası bir akıl hastanesinde bir cinayet olmuşsa nereden başlanılacağını herkes karıştırırdı,Günlük.

Bazen sana üzülüyorum,Günlük.Benim günlüğüm olacağına başka birinin günlüğü olsaydın burada kalmak zorunda kalmazdın.Ama benimle beraber devam ediyorsun işte.Bu yüzden,sana teşekkür etmeliyim açıkçası.

Her neyse,ben fazla duygusallaşmadan ve sende sayfalarını bana devirmeden konuşmamıza son versek iyi olur.

Umarım bugün Sirilla'yı görebilirim.Onu çok özledim."


Odamda oturmuş günlüğüme yazarken,son satırlarımı tamamlayıp günlüğümü çekmecemden içeri koydum.Sahip olduğum tek şeydi.


Aynaya bakıp kızıl ve uzun saçlarımı taradım.Yüzüme sivilcelerim için verdikleri kremlerden birini sürmeye başladım.Ha,bir de bugün diyete başlayacaktım.

İlaçlardan ötürü oldukça kilo almıştım.En son ölçtüğümde yaklaşık 89 kiloydum.62 kilo olmak hedefimdi.Umarım başarabilirdim.

Sürekli diyet yapıp bozduğumdan bunda sürdürülebilirlik olabilir mi bilmiyordum ama madem hala buradaysam,kendime biraz bakmalıydım sanırım.

Tüm kişisel bakım işlerimi hallettiğim zaman,yavaşça camımın yanına geçtim ve bahçeyi izlemeye başladım.Sorgulama işleri hâlâ sürüyordu.

Derin düşüncelere dalmışken,bir anda kapım tıklandı.İrkilerek ve birazda garipseyerek kapımı açmaya koyuldum.

Kapıyı açtığımda,gülümseyen yüzüyle Arel karşımdaydı.Birkaç gündür onu sadece yemekhanede görüyordum ve sadece selamlaşarak önümüze dönüyorduk.


"Arel?" dedim,gelme sebebine anlam vermeye çalışarak.


"Günaydın,Vera.Yemekhaneye gelmeyince,merak ettim.İyi misin?"


Kapıyı biraz daha araladım ve son bir kez odama bakıp,oda kartımı yanıma alıp çıktım.


"İyiyim,teşekkür ederim beni merak ettiğin için." dedim,saçlarımı düzelterek.


"Normalde hep kahvaltıya yedi gibi inersin." dediğinde,ona döndüm.Yüzümde anlamsız bir gülümseme vardı.O da bunu görerek gülümsedi.


"Şey,yani tesadüfen saate bakmıştım." dediğinde,elimde ağzımı kapatmaya çalıştım.Çok tatlıydı bu hali.

Utanarak ellerini saçları arasında gezdirdi.


Yemekhanenin kapısına geldiğimizde,ben gülüyordum.O ise,utana sıkıla bir hal almıştı.Bu da onu utanmış küçük bir çocuk gibi yapıyordu.


Yemeklerimizi aldığımızda,benim tabağıma garip garip baktı.


"Ne oldu?" diye sordum,sandalyeye otururken.


"Normalde pankek,patates falan alırdın.Şimdi oldukça sağlıklı şeyler almışsın."


Gülerek,"Evet,diyete başladım bugün."


"Öyle mi,kolay gelsin o zaman.Disiplin her şeydir,eğer disiplinli olursan yaparsın.Mottonu bozma."


"Teşekkürler." dedim ve bir süre konuşmadan yemek yedik.Yemeklerimiz bittiğinde,yemekhaneden içeri bağırarak giren hasta bakıcıyla ikimizde şok olduk.


"Allah kahretsin,yine olmuş!Bu sefer ise,bir çocuk kayıp.Serkay Yılmaz.Daha 7 yaşındaydı!"


Arel'le ikimiz birbirimize baktık.Ve herkes bir anda bağırışmaya ve yemekhaneden çıkmaya başlarken,Arel kolumdan tutarak beni en üst kata çıkarttı.


"Çocuklar burada kalıyor,değil mi?" diye sordu.


"Evet,evet."


"Fazla uzaklaşmış olamaz.Burada aramalıyız."


Beraber odalara baktık,hala bazı odalarda hastalar vardı.Aşağıdan yukarı doğru alıyorlardı hastaları ve inanılmaz derecede çok büyük bir gürültü vardı.Arel tüm tabloları çıkartıp arkasına baktı.Bir şey bulamadık fakat tam kütüphanenin içerisine girdiğimiz anda,orada bulunan bir figürün üzerinde kan olduğunu gördük!


Şokla ellerimi ağzıma götürdüğümde,Arel susmam için işaret yaptı ve elimi sımsıkı tutarak beni o figürün yanına götürdü.


Figür,başlı başına oldukça tuhaftı.Adeta bir zaman durmuşçasına kahverengi bir ahşabın içinde donmuş bir su bir elle seramik edilmişti.Elin işaret parmağı dışarıya doğru zarifçe çıkmıştı ve kanlar figürün her yerindeydi.


Arel,figürü yerinden çıkarmaya çalıştı ama olmadı ve tam osırada,arkasından bir zarf düştü.

Arel,titreyen elleriyle açarken,ben zarfta yazılanları okumaya başladım,

"Yaralı Ruhlardan ikisi,birleşti bu krallığın içerisinde,

Yıllar geçti bu koridorların ötesinde.

Hikayeler kovaladı birbirini en neticesinde.

Kanlar dökülecek,

Herkes kimdir diye merak edecek,

Başa dönecekler yeniden.

Başladıkları yere döndürecek onları evren.

                                    M"

                                    M"

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
GÜNLÜKWhere stories live. Discover now