Bahane

1.7K 86 121
                                    

Konu yok, sonuç yok, sadece eğlence. Şarkı: Candan Erçetin - Bahane

***

"Hermione, inadı bırak. Draco'yu ara."

Hermione'nin ofis kapısına sırtını dayamış, yüzünde aksi bir ifadeyle dikilen Ginny, kolay kolay baştan savılacak bir kadın değildi. Cevapsız bırakılan sorularsa, genç cadıyı daha fazla kızdırmaktan başka işe yaramazdı.

"Beni görmek isteseydi, arardı. Bir aydır çaba göstermediğine göre umrunda değilim."

Ginny sinirden saçları kadar kızarmış suratıyla beş yaşındaki bir çocuğa anlatır gibi ağır ağır konuşmaya başladı. "Aranızda kalmaktan nefret ediyorum. İşim sebebiyle Draco ile görüşmek zorundayım. Gerçi iş bahanesi olmasa da konuşurdum, biliyorsun açık açık yoldaşlığa katılmadan önce arkadaş olmuştuk. Her geçen gün daha kötü oluyor, onu hiç böyle görmemiştim. Özür dilemesi için bir şans ver."

"Eğer özür dilemek isteseydi şans verirdim Ginny. Ama bir baykuş bile yollamadı."

"Kendini ifade edemeyen odunun teki de ondan! Hatalı olduğunun farkında. Karşına çıkacak yüzü yok. Eğer yeşil ışık yakarsan, göreceksin, bu fırsatı kaçırmayacak."

Hermione içini çekti. "Onu affetsem de değişen bir şey olmayacak. Benim istediğimi, o istemiyor. Daha fazla zaman harcamayı reddediyorum."

"Fırsat vermen gereken konu bu Mione. Kavganızdan sonraki gün konuştuk. Zannettiğin gibi değil. O da istiyor. Sadece şimdi değil. Bunu söylemeyi beceremeyecek kadar aptal."

"Yirmi yedi yaşındayım Ginny. Şimdi değilse ne zaman?"

Ginny bu kez Hermione'ye yaklaşıp gözlerine baktı. "Yakın bir zamanda. Konuşmanız gereken de bu zaten, ilk adımı sen at. Sen de onun kadar perişansın."

Hermione yerinden kalkıp odasında bir iki adım attı, masa başında çalışmaktan ağrıyan belini esnetti. Sonra küçük aynasına bakıp görüntüsünü kontrol etti. "O kadar belli oluyor mu?"

Ginny arkadaşının mükemmel görüntüsüne baktı. Her zamanki gibi çalı kabarıklığındaki saçları dışında en ufak bir falso yoktu genç kadında. "Dışardan bakan hiç kimse anlayamaz. Harika görünüyorsun. Ama içten içe çöktüğünü biliyorum. O gerizekalıya bir şans ver."

Hermione içini çekti bir kez daha. "Dediğini yapacağım. Haklı olsan iyi olur Ginevra Weasley-Potter. Eğer yanılıyorsan, onu tekrar görmek çok acı verici olacak. Bunun intikamını alırım."

Ginny kendinden emin bir sırıtmayla uzaklaştı. İki inatçı arkadaşının bir kez görüşünce bir daha ayrılamayacaklarını biliyordu. 

***

Draco, camın dışında bekleyen Hermione'nin baykuşu Hamlet'i gördüğünde, toplantının ortasında olmalarına aldırmadan yerinden kalkıp kuşu içeri aldı. Şaşkın bakışlar altında, bacağına bağlı mektubu çözdükten sonra, masadaki atıştırmalıklardan bir kaç tane verdi. Hamlet'e "Cevabını sonra göndereceğim," dedikten sonra camı açıp dışarı bıraktı. Hiçbir şey olmamış gibi yerine geçip, sunumun devamını yapmayı asistanına bıraktıktan sonra mektubu okumaya başladı. Eşinin mektubunu okumak için aptal bir şirket toplantısının bitmesini bekleyecek değildi. Beş yılı aşkın evliliklerinde ilk kez gerçek bir kavga etmişlerdi ve sonu felaketle bitmişti. Hermione hiç beklemediği kadar kırılmış, Draco ise çekip gitmişti. Bir aydır Draco şirketin çatı katındaki ufak dairesinde kalıyordu, Hermione ise Harry ve Ginny'ye yerleşmişti. 

Hogwarts'taki beşinci yıllarında, Voldemort sonunda kendini gösterdiğinde Lucius Malfoy beceriksizliği ile Azkaban'a düşmüş, Karanlık Lord'un gazabını tatmin etmek de Draco'ya düşmüştü. Ancak genç adam boyun eğmeyi kabul etmemiş, gururunu kırıp Dumbledore'a gitmişti. Bütün yılı annesi dahil kimseyle konuşmadan geçirdikten sonra, Snape'in desteği ile görevini tamamlamış gibi davranmıştı. Bakanlık düşer düşmez Lucius eve dönmüş, bir kaç gün sonra, artık karanlık tarafın karargahı olan malikanelerini ailece terk etmişlerdi. Annesi ve babası savaşa dahil olmamak için saklanmayı seçmiş, Draco ise kalıp McGonagall'ı bulmuştu. Sonrası, savaş cehenneminin içine düşmekti.

Yanlış ANLAma! - Dramione - One ShotWhere stories live. Discover now