Türk Melez Kampı 2

Bölüm -5- Kargaşa

Geri çekildiğimde sadece öyle bakıyorduk birbirimize. Bir süre sonra Pelin arkamızdan ''Geliyor musunuz, kutlamalar başladı bile.'' dediğinde hemen toparlanıp arkasından partinin yapıldığı yere gittik ama bizi gördüğünden endişeleniyordum. Pelin bunu hissetmiş olsa gerek bir anda bana döndü ve ''Sen Satılay kızıysan bende Ayızıt kızıyım Buse, aklına giremiyor olamaya bilirim ama şu an ya Han'dan çıkma teklifi aldın ya da onunla öpüştün, çünkü şu an ona olan duyguların zirve yapmış durumda ve bunu hissedebiliyorum Buse'cimmm.'' dediğinde kıpkırmızı kesilen ben olmuştum bu sefer. Çünkü haklıydı şu an ona olan duygularım gerçekten de tavan yapmıştı.

''Aşık olmak ya da birinden hoşlanmak kötü bir şey değil Buse, bunu böyle görmeyi vazgeç artık kimse seni Han'dan hoşlanıyorsun diye yadırgamaz ya da seni daha güçsüz görmez anlıyor musun?'' diyerek gözlerime baktı Pelin.''Bilmiyorum Pelin. Sadece bu ben değilmişim gibi geliyor ama dürüst olmak gerekirse evet ondan hoşlanıyorum.'' dediğimde o da gülümseyerek ''Onun da sana olan duyguları seninkilerle hemen hemen aynı hatta biraz daha fazla.'' dediğinde ona dönüp ''Peki sen nasıl oldu da Hector'un sana olan duygularını hissedemedin canısı?'' dediğimde gülümsedi ve Hector'a doğru bakıp ''Onun güçleri benim güçlerimi bile aştığı için anlayamadım, her yönden eğitilmiş Buse, zihinini ve bedenini çok güçlü hale getirdiği için bu kadar iyi bir savaşçı.'' deyip gülümsedi ve 32 diş sırıtıp ''Aslındaa onun da karşımda zayıf düştüğü anlarda var tabiki, köyde düşmüştü, o zaman bana ne kadar çok aşık olduğunu anlamıştım zaten.'' dedikten sonra biranda yüzü düştü benimki gibi.

Birkaç dakika öyle kaldıktan sonra Oğuz yanımıza gelip ''Bügü Reyiz miting yapıyor tüm yavru kurtlar mitinge hadi hadi hadiiiii!!!'' deyip bizi çekiştiriyordu. Onun peşinden ateşi yaktığımız yere geldik ve Bügü Tegin herkesi kontrol ettikten sonra konuşmasına başladı ''Genç melezler! Bugün baharın gelişini kutlamak ve tanrılara bizleri koruduğu için şükranlarımızı sunma amacıyla toplandık! Onların şerefine bu gece dilediğiniz gibi eğlenmekte serbestsiniz.'' Dedikten sonra pelerinini çıkardı ve birkaç büyülü söz fısıldadı fakat büyülü sözleri söylerken omzundaki dövme şeklindeki sembol de morumsu bir biçimde parladı. Büyüyü bitirmek üzereyken Han şaşırmış bir şekilde büyücüye bakıyordu. O sırada yerden korkunç iskeletler çıkmaya başladı Hector'u öldüren, daha doğrusu Hector'u yaralayan o iskeletlerle aynı zırhları ve kalkanları vardı. Herkes korku içinde çığlık çığlığa bağırışırken birkaç metre geride Hector yere sapladığı kılıcını çıkarmış büyücüye doğru koşuyordu. Yaratıklar kalkar kalkmaz Bügü Tegin'in büyü yapmasına fırsat vermeden bacağına ve gövdesine mızraklarını saplamıştı bile. Hector büyücüye ölümcül vuruşu yapacaktı ve hiçbirimiz engel olamıyorduk, Gizem ve Ak Ana melezleri suyla onu durdurmaya çalıştılar ama başaramadılar.

Hector ölümcül vuruşu yapmak için sıçradı ve bir anda kızıl bir şimşek çaktı ve gözlerim kamaştı. Gözlerimi açtığımda Kızagan Tanrı kalkanını kaldırmıştı ve Bügü Tegin'i kurtarmıştı. Hector kılıcını çektikten sonra ona baktı ve ''Onun kim olduğunu biliyor musun?! O da Tarikat'ın bir üyesi o da Efendi'nin hizmetkarlarından biri! Senin onu kurtarmak yerine öldürmen lazım ama şu yaptığına bak!'' Kızagan Tanrı kalkanını indirip Hector'a baktı ve ''Evlat ne düşündüğünü biliyorum fakat o Tarikattan biri değil.'' "Ne olduğu umrumda değil Kızagan.Önce onu sonra seni öldüreceğim.Hem Gökyüzü Turnuvasına 1 sene kaldı.İşte o zaman ne sen nede ben kaçınılmaz sondan kaçamayacağız." "Belki.Ama buna daha çok var." Daha sonra Tegin'e döndü ve ''Açıklamak ister misin büyücü, artık bu sırrı saklayamazsın.'' dedikten sonra Bügü Tegin Hector ve yanına giden Han'a bakarak ''Efendi benim erkek kardeşimdir. Uzun yıllar önce beraber tarikati yönetir huzur içinde yaşardık fakat bir gün bana ihanet edip yönetimi tek başına eline aldı ve beni sürgün etti. Uzun bir hikaye sonrası burda siz melezlerin baş danışmanı olarak görev yapıyorum Hector, ben onlardan biri değilim ve asla da olmadım çocuğum beni anlamalısın.'' dedikten sonra Han Hector'a dönüp ''Yalan söylüyor, bunu hissedebiliyorum o bize yalan söylüyor.'' diyip hançerini çıkartıp adım attığı anda Hector dizinin arkasına tekme atıp diz çökmesini sağladı ve anında boynunu kırdı.

Birkaç adım ilerleyip Bügü Tegin'in yanına geldi ve gülümseyerek ''Umarım Efendi'yi öldürdüğümde çok üzülmezsin büyücü, bu da benden sana küçük bir uyarı. Asla benden sır saklama.'' dedikten sonra Bügü Tegin'in de boynunu kırdı.

Neler olduğunu hala sindirememiştim fakat Hector ve Kızagan tanrı da birbirlerine bakıyorlardı ve ikisini de o ruhani alevler kaplamıştı. Şu an her şey olabilirdi, kaos bunların en başındaydı.