3. Bölüm: ÇIKMAZ YOLA İLK ADIM

58 17 11
                                    

Bölüm şarkısı: Deep Purple-Soldier Of Fortune

***

"Kendimi ilk defa bu kadar çaresiz ve berbat hissediyordum. Ağlasam bile artık gözyaşlarım dışarı akmıyor, resmen kalbime asit yağmuru olarak düşüyordu. Kalbim çok ağrıyordu. İlacı zaman deseler bile, bu ağrıyı gerçekten zaman iyileştirebilir miydi? Hiç sanmıyorum..."

Üzerimizdeki tüm elektronik aletleri toplamışlardı. Hepimizi sıra sıra sorgu odasına alıyorlardı. En son 20 dakika önce Eylül girmişti. Tek sorgulanmayan ben kalmıştım. "Hilal Demirel!" memurun sesiyle ayağa kalktım ve o soğuk odaya ilerlemeye başladım. Sandalyeyi çekip oturdum.

Karşımdaki adam ayakta durarak kendini tanıttı. "Hilal hanım, ben Dedektif Özgür Çınar Karaman. Polis departmanı ile birlikte çalışıyorum. Sorgunuzu ben yapacağım."

"Sorulara olabildiğince açıklayıcı cevaplar vereceğinizi umuyorum."

Merak etmeyin dedektif bey 2 soru haricinde her soruya açıkça cevap vereceğim. Kardeşimin katilini bulmanız için elimden ne geliyorsa yapacağım.

"Sena Korkmaz ile olan yakınlığınız nasıldı?" İsmini duyunca gözlerim doldu.

"Kelimenin tam anlamıyla kardeşim gibiydi." Sesimin titrememesi için kendimi zor tutuyordum

"27 Haziran 2023 tarihinde saat 18.00'da neredeydiniz ve ne yapıyordunuz?" Gözyaşlarım akmaya başladı. Biraz düşündüm ardından cevap verdim.

"Yazlıktaki evimizde, mutfaktaydım. Anneannemle konuşuyordum." Cevabımın ardından dedektif, sol tarafımda bulunan siyah aynalı cama, başını sağa doğru iterek işaret verdi

"Ekiplerimiz arama geçmişinizi inceleyecekler. Peki, kendi evinizdeki mutfakta olduğunuzu kanıtlayabilir misiniz?"

"Evet kanıtlayabilirim. Çünkü anneannemle görüntülü konuşuyorduk. Evimizdeki mutfakta olduğumu o da görmüştür." Her cevabımın ardından bir şeyler yazdığı dosyanın, bu duyduklarından sonra kapağını kapatarak bana döndü.

"Sena Korkmaz'ın cesedini siz mi buldunuz?" Aklıma onu ilk gördüğüm an geldi. Bedenin buz gibi oluşu, seslenmeme rağmen beni duymaması ve yerde oluşan küçük kan gölcüğü...

Daha fazla kendimi tutamadım sesim titreyerek konuşmaya başladım.

"Hayır. Kardeşi Efe Korkmaz buldu. Ağlayarak yanımıza geldi ablam diye sayıklayarak bayıldı. Bizde Senaların evine doğru koşmaya başladık. Odaya ilk ben girdim arkamdan da arkadaş grubumuz. Yani Efe'nin ardından ilk gören bendim." Cümlemi bitirdiğim gibi hıçkırıklara boğuldum.

"Lütfen sakin olun. Umut komiserim bir bardak su ve peçete getirebilir misiniz?" 2 dakika sonra söylediği komiser peçete ve suyu getirdi.

Burnumu silip suyumu içtim.

"Eğer sizin için zor olacaksa yarın devam edebiliriz." Hemen başımı iki yana salladım.

"Bir daha bunu kaldırabileceğimi sanmıyorum. Şuanki durumum için kusuruma bakmayın, lütfen devam edelim."

"Son zamanlarda Sena Korkmaz'ın hareketlerinde bir gariplik var mıydı?"

"Bilmiyorum. Olay gününden 1 gün önce gelmiştim yazlığa. Bunu fark edecek kadar vaktim olmadı." Keşke biraz daha erken gelseydim. En azından daha fazla vakit geçirirdik.

"Son zamanlarda Sena Korkmaz ile tartışmış mıydınız?"

"Hayır. Son zamanı da geçtim aramızda neredeyse hiçbir zaman tartışma olmazdı."

Son Müzik NotasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin