28

32.1K 1.8K 921
                                    

Seni Bana Ayırmış Olmalı- Belki Biraz 

Arkadaşlar bu şarkıyı dinledikten sonra yorum yapabilir misiniz pilis? Benim yorumum da var orada zaten göreceksiniz. Sizleri seviyoruum hadi sg olun

Bütün satırlarda yorum olmazsa aglarim

<>

Bulunduğum küçük odayı incelemeden ayaklandım ve elimi duvara vurdum hızla. Ne yapacaktım? Bütün aile, dışarıda beni izlemek için gelmişlerdi ve kazanmamı bekliyorlardı. Yapabilecek miydim?

Duvara yapışık bulunan koltuğa çöktüm ve kafamı geriye yasladım. Normalde Doruk, katılabildiği bütün maçlarımda, bana verilen odaya girer ve benimle konuşurdu. Dolu gözlerimi elimin tersiyle sildim. Sikik yokluğu yine kendini gösteriyordu bana.

Yaklaşık bir saat sonra maç başlayacaktı. Rakibimi tanıtmak istediklerinde hevesle kabul etmiştim çünkü bütün maçlarını izleyecektim. Musa'nın yardımıyla birlikte, Asel denen kızın maçlarının kayıtlarını izleyip yorumlamış ve eksiklerini yakalamıştım. 

Musa... Ondan hoşlandığımı hissediyordum ama şimdi yoktu! Yanımda olması gereken zamanda yanımda değildi ve yalnız kalmıştım! 

Babam, annem ve kardeşlerim yaklaşık on beş dakika önce yanıma gelmiş ve benimle konuşmuşlardı lakin hemen ardından bir adam onları çıkarmıştı. Doruk hiçbir zaman o adamları dinlemezdi.

Kapım çalınmadan açıldığında hızla kaldırdım kafamı. Gördüğüm yüz ile birlikte heyecanım soluvermişti birden. Bacağımı stresle sallamaya devam ederken, Bora ve Doruk'un konuşmalarını bekliyordum.

"Selin," dedi ve şefkatle yanıma yaklaştı Doruk. Bora arkadan izliyordu. Sadece izliyordu ve bugün anlamıştım ki, sevdiği adamı bana tercih etmişti. Canını yakmazsam ben de Selin Dinçsoy değildim.

Ellerimi çıplak bacaklarımın üstünde birleştirdim ve kafam hafif eğikken ona baktım. "Efendim Doruk?" dedim sorarcasına.

Ona Doruk demem hoşuna gitmese de bir şey söylemedi ve koltuğumun yanındaki tabureye oturdu. 

"Bu maç -"

"Çıkın odadan." Kafamı hızla kaldırdım ve Musa'ya doğru ilerleyip sıkıca sarıldım. Ayrıldığım an sinirle konuştum. "Neden bu kadar geç geldin!? Sabahtan beri yolunu gözlüyorum resmen!" dedim tıslarcasına.

Güldü ve arkamdaki Doruk'a kısa bir bakış attıktan sonra saçlarımı okşadı. "Küçük Dinçsoy istediğinde, ne yapıyor olursam olayım geleceğimi söylemiştim kızım. Bana güvenmiyor musun?" diye sordu keyifle. 

Gözlerimi kıstım ancak hemen pes etmiştim. Stresle gülümsedim. "Güveniyorum," dedim ve arkamdaki adam ile Bora'ya kısa bir bakış attıktan sonra ona döndüm yeniden. "Hatta belki de en çok sana güveniyorum." Babamdan sonra tabii ki Musacım hemen kalkmasın götün.

Hoşuna gittiği belli olan bir şekilde gülümsedi ve yanıma geçti. "Odadan çıkın. Selin ile özel olarak konuşmak istediğim şeyler var." dedi.

Doruk hırsla adım atarak Musa'nın karşısına geçti. "Kardeşimi benden almaya çalışıyorsun." dedi dolu gözleriyle. Yine başkalarını suçluyordu, suçun en büyüğünü kendisi işlemişken. 

Musa cevap verecekken elimle durdurdum onu. "Bir kez bile bana seninle konuşmamam gerektiğini söylemedi o Doruk. Nasıl iyi hissediyorsam öyle yapmam gerektiğini söyledi. Hata yapmamı önemsemedi. Hata yapmamam için beni zorlamadı ya da yönetmedi; seçimlerimin sonucunda hatalarımdan ders almam gerektiğini öğretti." 

Aşiret PaketWhere stories live. Discover now