18. Sitem

517 53 6
                                    

Sınır: 55 vote 45 yorum

İyi okumalar.

•••

Ada'dan

"Gittiği yere kadar." Dediğimde sustum.

O'da sustu.

İkimizde konuşmadık.

Aramızda çok anlamsız sorular ve cevaplar geçmişti.

Şüphelilerime yetmiş miydi?

Sanmıyorum.

Alican derin bir nefes alarak bana döndüğünde gülümseyerek bir elini yanağıma koyarak okşamaya başladı. Bu hareketine karşılık gülümsediğimde gözlerini gözlerimden çekmişti.

Gülüşüme bakmıştı.

O an ikimizinde sakladığımız şeylerden kaçtığımızı çok iyi biliyorduk.

••

17 Ekim

"Bugünkü oyun için hazır mısınız?" Diye soran Danilo şefe karşılık hepimiz bağırarak, "Hazırız." Demiştik.

"O zaman 3 2 1 başlayın."

Sıkıntı ile nefes verdiğimde ne yapacağımı bilmiyordum. Çünkü bana bir reçete verilmemişti. Oysa bildiğim bir yemek vardı ama Barbaros bana vermek yerine Metine vermeyi seçmişti.

Doğruyu söylemek gerekirse biraz kırılmıştım. Etrafta gezen elaman yerine koymuştu beni.

Esra ablanın yanına giderek, "Abla yardıma ihtiyacın var mı?" Diye sormuştum. Ne kadar telaşlı da olsa gülümseyerek, "Kuzum şu sebzeleri benim için küp küp doğrar mısın?" Dediğinde bende ona karşı gülümseyerek kafa sallamış ve sebzeleri kesmeye başlamıştım.

Esra ablanın sebzelerini doğradıktan sonra diğerlerinin yardıma ihtiyacı olup olmadığını sormuştum. Kimse benden yardım istemediği için şuan gerçekten de ortada kalmıştım. Bu durum beni aşırı derecede rahatsız ediyordu ama sırf olay çıkartmamak için susuyordum.

Bir yemek fazla vardı ama onu da bana vermeyerek Barbaros Metine iki yemek yaptırıyordu.

Tekrardan etrafa bir göz geçirdiğimde Barışın yanına hiç gitmediğim fark etmiştim ve buradan bakınca da yardıma ihtiyacı olduğu çok belliydi.

Hızlı adımlarla yanına giderek, "Zor durumda gibisin?" Dediğimde bana baktığında rahatlar gibi bir nefes verdi.

"Tam zamanında geldin Ada. Yoksa tabak çıkamayacak."

Gülerek kollarımı sıvadığımda, "Bu hamuru bana ver düzelteyim sende patatesleri soyup ez." Dediğimde onaylarak patatesleri soymaya başlamıştı.

Barış patatesleri hallederken bende hamuru düzeltmeye çalışıyordum. Unun paketini alarak elimi içine soktuğum da boş olduğunu gördüm.

"Barış un lazım."

"Ee, vardı."

"Bitirmişsin."

Chef | Alican Sabunsoy Where stories live. Discover now