İsimsiz mektup

5 2 1
                                    

Bu sabah şirkete geldiğimde bütün gözler benim üstümdeydi.
Şirketin son toplantısından sonra çok fazla işten çıkarılan oldu ve bunların sorumlusu benmişim gibi üstüme geliyorlar
"Beren hanım bakarmısınız"
"Buyrun?"
Salmıyorlarkine odama geçip işe almamız gereken insanların bio suna bakayım sonra işten kaytarıyor bıdı bıdı
"İşe yeni alanacak kişiler belirlendimi?"
"Hayır"
Asansöre yöneldiğimde kadın kolumdan tuttu
"O dosyaların arasında lütfen gerçekten işe ihtiyacı olanları seçin olurmu" diyip yoluna devam etti. Tipinden belli zaten kesin bir yakını işe felan başvurmuş.
"Ne haber suzan"
"Efendim birisi size mektup bıraktı odanızda masanın üstüne koydum"
Mektup?
"Kimden"
"Adı yazmıyor getiren kişi uzun boylu esmer hafif sakallı birisi"
"Ve sen adını sormadın"
"Bırakıp hemen gitti sadece 'bunu aylin hanıma verin' dedi"
"İsmimi nerden biliyor ve ben o ismimi kullanmıyorum sırf babam koymuş diye"
"Bilmiyorum efendim"
Suzanla beraber asansöre binip odama çıktık kapıdan içeri girdiğimde masanın üstünde duran açık kahverengi tonlarında paketin içinde apaçık belli olan o mektubu gördüm.
"Sence adamın adı ne suzan"
"Bilmem efendim"
Suzanın bu yönünü hiç sevmiyorum hiç bir şekilde şaka yapmıyor veya şakaya cevap vermiyor tahmin yürütmüyor
"Ama efendim adamdan murat,kağan,furkan gibi isimlerin vibe ını aldım"
"Öyle diyorsun yani.Bence adııııı hmm,Sedat felandır ya"
"Efendim konuyla alakasız olarak babanız sizi öğlen toplantısına çağırıyor işe alınacak kişilerle tanışmak için"
"Oufffffff"
Suzan da benim bu yönümü sevmiyordu of,yeto,tamam,kesin gibi kelimelerime karşı sinir oluyordu
"Suzan sence kimleri işe alayım" dedim koltuğuma oturduğumda suzan masanın karşısınd duran karşılıklı koltukların birisine oturdu ve "Hakedeni alın efendim" dedi.
"Peki,bakalım bakalım kimler varmışş" diyerek dosyaları elime aldım en önde duran kişi
"Bu kim lan" suzan merak la dosyalara gözünü gezdirdi "Bu adam bi ara şirkette geziyordu"
Diğer dosyaya baktığımda genç bir kadını gördüm bu sabah kolumu tutan "İşe alınmak için çok açık sözlü sence alalımmı?" Suzan dosyayı eline alıp incelediğinde onaylar gibi kafasını salladı "Tamam o zaman bunu sağ tarafa koyalım karışmasın" diyerek bütün dosyaları inceledik tabi yarısında suzan kahve almaya gitti ve geri gelmedi ama olsun öğlen toplantısı için odamdan çıkacakken masada duran ve hala açmadığım mektup aklıma geldi sahi ya ben onu nasıl unuttum aman şimdi onu okuyup toplantıya geç kalıcam babam şahısı gelip bana boş çene yapıcak hiç çekemem.
Toplantı odasına girdiğimde seçilen kişiler sandalyelerine oturmuş benim gelmemi bekliyorlardı en baş sandalyede oturan babamı gördükçe boğazına sarılasım geliyor
"Evet burda olmanızın sebebi aylinin sizi seçmiş olması eğer aylin sizi seçmeseydi burda olamazdınız evinizde ağlıyor veya birisine bizim hakkımızda yalan şeyler anlatıyor olurdunuz"
Bu kadar açık sözlü olması insanı sinir ediyor
"Bakarmısınız" sandalyeme geçerken o kadın yine bana seslendi
"Buyrun" bıkmış gibi cevap verdim ve babam bunu fark etti kendisi biraz işkolik o yüzden böyle şeyleri çok takar "Beni seçmenizin sebebi nedir acaba" seni neden seçtim merak ediyorsun ha? "Sabah dediğiniz şey ve bio nuzda yazan şeyleri okudum hırslı ve ağzı iyi laf yapan birisiniz hakkınızı savunmayı biliyorsunuz, açıklayıcı oldumu?" Kadın memnun olmasada lafı uzatmak istemedi.
Kısa tutmak konusunda kesinim çünkü uzun olunca sarmıyor.
Teşekkürler

Teşekkürler

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
İsimsiz çiçekWhere stories live. Discover now