3.bölüm

896 39 8
                                    

Sabah erken kalktım ve abimlerle kahvaltı hazırladım. Sırayla abimlerin hepsini tek tek uyandırdım ve hep beraber kahvaltı masasına oturdum ama oturmadan önce hepsinin yanaklarını öptüm. Tam kahvaltıya başlıyacağımız sırada kapının çalması ile birbirimize baktık. Baran abim kalktı ve kapıya bakmaya gitti. Kısa bir süre sonra ise kaşları çatık bir şekilde girdi ve Poyraz abime bir zarf uzattı.

" Sana gelmiş abi. "

Poyraz abim kaşlarını çattı ve kağıdı alarak açtı. Yazanları öfkeyle okudu ve burnundan soluyarak kağıdı buruşturup sinirle fırlattı. Hepimiz sessizce abime bakıyorduk. Abim hepimize baktı ve sakinleşmeye çalıştı.

" Karşı taraf dava açmışlar ve mahkeme kararı geldi. "

Yumruklarımı sıkmıştım ve diğerleri de öfkelenmişti.

" Ne yaptıklarını zannediyorlar bunlar! Miniğim zaten istemediğini söyledi ve hala neyi zorluyorlar. "

Toprak abim öfleyle demişti ve sessizce onları izliyordum.

" Abi gitmek istemiyorum. "

Poyraz abim yanıma geldi ve bana sıkıca sarıldı.

" Asla seni vermem ve zaten asla da vermeyeceğim. Bende dava açacağım ve onlara seni bizden alamayacaklarını gösterecem. Sana söz veriyorum seni kimse benden alamaz ve bende buna asla izin vermem. Poyraz Korhan'ın biricik kardeşini almak için önce beni geçmeleri gerekiyor ve o biraz sıkar ama. "

Son dediğine güldüm ve abimde güldü. Poyraz abimin beni onlara vermeyeceğini biliyorum ve abim bir söz verdiği zaman sözünün arkasında sonuna kadar duruyor. Kahvaltı sırasında Poyraz abim telefon açmak için yanımızdan ayrıldı ve kahvaltının geri kalanın ise konuşarak geçirdik.


Sessizce banka oturdum ve Eren ile Uraz yanıma oturdular. Hepimizden ses çıkmıyordu ve hepimiz fazlası ile üzgündük. Mahkeme beni hafta içleri Kılıç ailesine ve hafta sonlarıyla aileme vermişti ama ben hafta içleride ailemle olacağım için sıkıntı etmedim.

" Hafta içleri de sık sık görüşeceğiz ve birlikte olacağız. "

Eren bana sıkıca sarıldı ve Uraz'da sıkıca sarıldı. Ağlamamak için kendileri zor tuttuklarını biliyordum ve bende kendimi ağlamamak için zor tutuyordum.

" Abiciğim. "

Toprak abimin sesi ile ikizimle kardeşim benden ayrıldı ve abime sıkıca sarıldım.

" Her ne olursa olsun sen benim bir tanecik kız kardeşimsin ve bu asla değişmeyecek. Hem hafta içleri sürekli görüşeceğiz ve bu kadar ağlamak yeter. Ağlayınca sümüklerin her tarafımıza bulaşıyor ve çok çirkin oluyorsun. "

Abimin son dediği ile güldüm ve Ateş abim beni kendine çekti.

" Telefonların hep açık olacak ve bakmazsan eğer bizi kapının önünde bulursun güzelim. "

" Söz abiciğim. "

" Üstünü mutlaka sıkıca ötüyorsun ve çok çabuk hastalanıyorsun. Asla penceyi açmıyorsun ve dışarıda fazla durmuyorsun. "

Baran abimin konuşması ile başımı salladım ve üçünün de yanaklarını öptüm.

Poyraz abim gelmişti ve hepimize ona baktık.

" Seni üzerler veya ağlatırlarsa hemen beni arıyorsun ve seni saniyesinde oradan alıyorum. Söz ver. "

" Söz veriyorum abi. "

Hepimiz sıkıca birbirimize sarıldık ve daha sonra ise eşyalarımı almak için eve geldik. Kapıda Selim Aral Kerim Cenk Emre'yi görmem ile birbirimize sıkıca sarılmamız bir oldu.

Gerçek AilemWhere stories live. Discover now