Sirayet: üç

604 128 160
                                    

Revna'yı sevmeyen çok kişi olmuş ahajskdld Karakterini bildiğimdendir belki, bana ilginç geliyor bu durum ama daha ilk bölümlerde olduğumuz ve tanımadığınız için normaldir. Revna'nın tavırlarını hazzetmediği kişilere karşılık gördük. Rahat olun, en gıcık varlıkmış gibi dursa da bence zamanla ısınacaksınız. Özellikle de Escanor onu yontmaya başladığında😂 İyi okumalar!

Dionnysuss, See You Dance

Dionnysuss, See You Dance

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

꧁꧂

Dolaptan çıkardığım kazanımda denemeler yaparken tenim nemlenmişti. Alnımdaki ter birikintisi kazana akmasın diye kendimi silip duruyordum. Ing ile türettiğim isimler çok fazlaydı; bazılarını kendim sallıyordum hatta. Bir türlü bulamamıştım doğrusunu.

Her yanlış denemem ise gücümden büyüm bir parçayı koparıyordu, zayıflatıyordu. Annem, bu tür durumlarda art arda denemeler yapmamı söylemişti çünkü toparlanmam uzun sürüyordu.

Dişlerimi sıkarak bildiğim, başka şeytanlardan birinin ismini sıfırladığım kazandaki sıvıya mırıldandım. Ardından, iki damla kanımı ve saç kılımı feda ettim. Neyseki saçlarım çok ama çok hızlı uzuyordu, kel kalacak duruma gelene kadar koparmak için hırslanmıştım.

Şeytanın zihnine ulaştığımda rahatlayarak gözlerimi kapattım ve bana öğrenebildiği her önemli kişinin ismini bulmasını emrettim. Zihinlere ulaşsam da anılarını göremiyor, düşüncelerini okuyamıyordum. Sadece, isteklerimi yerleştirebiliyordum.

Gücümün etkisi birkaç saat, gün ile hafta arası değişiyordu ama ismi artık bende olduğundan, iksiri tekrar tekrar hazırlayabiliyordum. Bazen isimleri öylece unuttuğum oluyordu tabii, buna çare bulamıyordum. Tekrar öğrenmekten başka seçeneğim kalmıyordu.

Yazabilirdim. Eğer yazım uçucu olmasaydı.

Gücümde maalesef ki bir denge vardı. Annem bunun iyi bir şey olduğunu, eğer olmasa öldürüleceğimi söylemişti.

Annem... Of.

Kanım fokurdadı, sanki onu düşündüğümü anlamış gibi. Kanımdan birkaç tüp, iletişimde kalmamız için her zaman yanında olurdu. Annemin büyüsü önümde belirdi, şekillendi. Bedenini cehenneme yansıttı ve tepemde dikildi.

"Ne yapıyorsun sen?" diye fısıldadı. Siyah-mor karışımı dumanların içindeki bedeniyle karşımda dikiliyor sayılırdı.

"Ben iyiyim anne."

"Babanı kandırdın! Yine peşkeş çektin, değil mi?"

Dudak büktüm. Kollarımı göğsümde kavuşturdum. "Niye öyle düşünüyorsun? Rica ettim sadece."

Yerde oturduğum için bana eğildi. Çenemi tutarak başımı kaldırdı. Aslında bana bu haldeyken tam dokunamıyordu ama başımı kaldırma isteğine karşı çıkarsam çıldırırdı. "Halin ne senin böyle? Yapış yapış ve yorgun görünüyorsun..."

ESCANOR SETHWhere stories live. Discover now