31.Bölüm-7.Sınıf-

3.6K 166 331
                                    

Hayatımda geçirdiğim en uzun ve en güzel tatilden sonra nihayet Hogwarts'daki son semene gitmek için Kings Cross'daydım. Kings Cross'a Draco ve Pansy olmadan gelmiştik. Bay Malfoy'a söylediğimiz yalan ortaya çıkmamalıydı. Ron bana gülümseyip "Hazır mısın?" dediğinde kendime gelip ona döndüm. "Hazırım." Birlikte hızla koşup duvardan geçtik. Geçer geçmez treni izlemeye başladım. Bu kırmızı ve heybetli treni izlemeyi seviyorum. Ron oflayıp "Yinemi." deyince omzuna vurdum. "Gel hadi kompartıman bulalım." dediğinde ona döndüm. "Ben bu senede başkanım, unuttun mu Ronald? Başkanlar kompartımanında kalacağım. Sen sizin için bir tane bulmaya gidebilirsin." dediğimde gözlerini devirdi. "Tamam başkan hanım." deyip trene ilerlediğinde güldüm. Bu senede ben başkandım. Dumbledore bir hafta önce yeni ders kitaplarımın listesiyle birlikte bir rozet ve bir mektup göndermişti. Mektupta yazanlar aklıma gelince ofladım.

Bayan Granger;
Ne yazık ki Karanlık Lord hâlâ peşinizde olabilir. Gryffindor kulesinde saldırıya çok açık olacağınızı düşündüğümden bu senede sizin Gryffindor bina başkanı olmanıza karar verdim. Ve tabii Bay Malfoy'un da. Bu sene çevrenize daha çok dikkat etmenizi istiyorum.
                           Albus Purcival BrianDumbledore

Başkan olmayı sevmiştim. Özellikle yasak bölümdeki kitapları okuma ayrıcalığı çok güzeldi. Ne yazık ki bir kötü yanı vardı, insanların ilgisi. Zaten muggle doğumlu bir öğrenci ve aynı zamanda Harry Potter'ın arkadaşı olduğum için yeterince ilgi odağıydım. Birde Gryffindor bina başkanı olmak bu ilgiyi ikiye katlıyordu. Kafamı sallayıp bu rahatsız edici düşüncelerden kurtuldum ve trene binip başkanlar kompartımanına girdim. Draco cam kenarında oturmuş gelecek postası okuyordu. Kompartımanın içine girip kapıyı kapatınca bana döndü ve gülümsedi. Tam ayağa kalkacakken kafamla pencereyi gösterdim. Dışarıdaki öğrenciler bizi görebilirdi. Oflayıp asasını pencereye doğrulttu ve perdeler kendiliğinden kapandı. Draco ayağa kalkıp yanıma geldi ve beni öptü. "Seni özledim." dediğinde güldüm. "Bu sabah ayrıldık." "Evet ama üç ay boyunca dip dibeydik. eni istediğim zaman öpebiliyordum. Şimdi ise kimse bizi görmesin diye aptal perdeyi kapatmak zorundayım. Okula dönmekten hiç bu kadar nefret etmemiştim." dediğinde onu yanağından öpüp karşısına oturdum. "Bu durumu bende sevmiyorum ama en azından yine ikimiz başkanız." dediğimde gülümsedi. "Hatırlat da Dumbledore'a bir hediye alıyım." dediğinde bu sefer ben güldüm. Gülüşüm bittiği sırada kompartıman kapısı açıldı ve içeriye Cho Chang girdi. Tam ona burada ne işi olduğunu soracaktım ki ceketine iliştirdiği başkan rozetini gördüm. Ginny bu durumdan hiç hoşlanmayacaktı. 

"Merhaba Hermione

Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.

"Merhaba Hermione. Merhaba Malfoy." Draco ona baş selamı verip gazetesine geri döndü. Bende "Merhaba Cho." dedim ve çantamdan kitabımı çıkartıp okumaya başladım. Cho ise Draco'nun yanına oturup bana döndü. "Tatil nasıl geçti Hermione?" Bu sorunun hissettirdiği yakınlıkla şaşırdım. Bu zamana kadar Cho ile sadece Harry'nin yanındayken konuşmuştum ve şimdi bu samimiyet beni şaşırtmıştı. Ama benim Cho ile bir sorunum yoktu. "Gayet güzeldi. Hatta geçirdiğim en güzel tatildi." dediğimde Draco'nun  sırıttığını gördüm. Biz tatil sohbetine dalmışken kompartıman kapısı açıldı ve kahverengi saçlı bir çocuk içeri girdi. Gözleri maviydi ve yüzünde kocaman bir gülümseme vardı. T-shirtündeki rozeti görünce onun Hufflepuff başkanı olduğunu anladım.

Hogwarts Aşıkları (Dramione Ransy Hinny Nuna)Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon