Aralanan sır perde

35 1 0
                                    

On ikinci bölümle herkese merhaba.🐣

Bölüm şarkısı: I wanna cry

( Seori )

"Bir sırrın ucunu veren, tamamını elinde tutamazmış."(J.P.Richter) Tam da öyle bir andaydım işte. Ben bir sırrın ucunu tuttum ve bu sırrın tamamının ailemin elinde olduğunu biliyorum. Bu sırrın tamamını öğrenirsem yuvam dediğim bir yer olmayacaktı belki de. Benim yerimde olsan ne yapardın?

Görmezden mi gelirdin yoksa her şeye rağmen bilmek mi isterdin?

Saat akşam yediyi gösterdiğinde biz anca üç dosyayı en ince ayrıntısına kadar incelemiştik. Dördüncü dosyayı inceleyebilecek ne kafa ne de gözün kalmadığını anlayınca bu günlük yetsin diyerek evlere gitmek için dosyaları toparladık. O dosyaları kilitli dolabına koyarken bende masanın üzerinde kalanları toparlamıştım. Arın kabanını alırken bende tekli koltuğun üstünde ki ceketimi elime almıştım. Beraber odasından çıktığımızda benim çıkışa değil de toplantı odasına doğru gitmemi anlayamamış olmalı ki "eve gitmiyor musun?" diye sormuştu. Eve gidecektim ama öncesinde ekibimin neler yaptığını kontrol etmek istiyordum. " Öncesinde bizimkilere bakmak istiyorum." Dediğimde anladım dercesine başını hareket ettirip " yarın görüşürüz o zaman" diyerek çıkışa doğru yürümüştü.

 Bende hiç beklemeden toplantı odasının önüne gelerek kapıyı açmıştım. Hepsinin burada olmayacağını biliyordum ki beklediğim gibi sadece Özgürü görmemle şaşırmamıştım. Kapının açılmasıyla kaybolduğu kağıtların arasında bitmiş bir şekilde bana bakması içimi acıtmıştı. İçerisinde bulunduğumuz meslek her anlamda yorucu olsa da onu ilk defa bu kadar bitik bir halde görüyordum. Kıyamayan gülüşümle yanına yaklaşıp sandalyesinin yanında durduğumda, köpek yavrusu bakışlarını yüzüne yerleştirip, çenesinde birleştirdiği ellerinin ucuna dayayınca "kahramanım kadın" diyerek durumunun vahimliğini anlatması daha da acınası halini gözler önüne sermişti. Bize kıyasla onun şuan ki görevi bir hayli zordu. Biz tanımadığımız insanların dosyalarına bakarken, o birkaç gün öncesine kadar aynı ekipte çalıştığı arkadaşının hayatını araştırıyordu. Pek haz etmiyor olması kardeşim dediği insanın sevdiği kadın olduğu gerçeğini değiştirmiyordu. Erdem'in onun gidişiyle düştüğü karanlığı bilmekte işlerini fazlasıyla zorlaştırdığına eminim.

 Omzunu dostça sıvazlarken masanın üstünde ki kalabalığı kastederek " belli ki baya bir araştırma yapmışsın, saatlerdir de çıkmadığına göre bir şeyler yakalamışsındır her halde" dememle masaya dönerek üstünde ki kağıtların birkaç tanesini eline alarak havaya doğru salarken " öyle bir araştırdım ki şuan yıldız haritasını bile çıkarabilecek bilgiye sahibim yani öyleli diyim sana" bu kadar derin araştırdığı için kızmış olamazdı her halde " neden kızgınsın" dediğimde gözlerinden alev çıktığına yemin edebilirdim ama kesinlikle ispatlayamazdım. " sence esmerim?" derken sorguladığım tek şey gözlerini daha ne kadar belertebileceğiydi. Ellerimi iki yana açarak "bilmem" dediğimde sinirle masadaki geri kalan kağıtları toplamaya başlayarak " tonla araştırmamın sonucunda bir bok çıkmadığından, bak yemin ediyorum soyuna sopuna kadar araştırdım ama bir sonuca varamadım." Dediğinde ona hak vermeme gibi bir şansım yoktu.

Elinde ki kağıtları sakince alıp masanın üstündeki dosyanın içine tıkıştırıp tekrardan ona dönüp ve kollarından tutarak onu yerine oturtmuştum "sakin ol" diyerek hemen yanında ki sandalyeyi ona doğru döndürerek karşısına oturdum. " Farkındayım bir şey bulamamak artık sinirlerine dokunuyor ama sakin olmalıyız , son kez ben sana aklıma gelenleri sorayım belki kaçırmış olabileceğin şeyleri fark ederiz." Dediğimde kafasıyla onaylamıştı. " Ezgi'nin çocukluğundan beri çevresinde olan herkesi araştırdın" dediğimde tekrar onaylanınca " olaylarını araştırdın mı ne biliyim onu kıskanan biri ya da onun yüzünden üzülen biri sonuçta böyle saçma olaylardan da aradığımız kişiler çıkabiliyor" dediğimde " esmerim kız o kadar düz yaşamış ki yani bizim ekipte olana kadar sırf tek başınaymış, ne bir arkadaş, ne eski bir sevgili, ne de kavgalı olduğu birileri olmamış."

GECENİN ESİRİWhere stories live. Discover now