3.

29.3K 490 30
                                    


-3-

Aslında okula gitmek bana gereksiz geliyordu. Annemin babamın zoruyla gidiyordum. Liseden sonra muhtemelen babamın yanında çalışıcaktım. Emin olun daha çok para kasardım.

Çantamı koluma taktım ve dışarı çıktım. Okula evim biraz uzak olduğu için otobüsle gidiyordum. Elifin mesajını telefonum titreyince fark etmiştim.

Elif: Ben çıktım, sen?

Siz: Dedim ya okulu bıraktım diye.

Elif: Ay dalga geçmede söyle hadi.

Siz: Çıktım elif, çıktım...

Elif: Sakin olun hanfendi. Ben şimdi
Kapatıyorum, sizler daha çok sin-
inirlenip dökmeden, ba ba :]

Görüldü...

Canım arkadaşım beni iyi tanır ama bazen biraz sinir edebiliyor beni.

...

Okuldan çıkarken koridorda çocuğun biri nazikçe kolumdan tutarak beni durdurdu.
Elife komik bir şey anlatırken, dönüp bir an şaşkınlıkla çocuğa baka kaldım. Çünkü çocuk son sınıflardandı. Adını pek hatırlayamıyordum aslında da benle ne işi vardı?

"Çiçek, biraz konuşabilirmiyiz?"

Elif ve ben şaşkın şaşkın birbirimize bakarken, bir koluyla beni ittiriyordu. "Hadi git kızıım" dedi fısıldayarak.

"İttirme gerizklı" dedim gene fısıldayarak.

Bayaa boş bir sınıfa doğru götürüyordu bu beni. Birde baktım "12/D" . Kendi sınıfı değilmi lan bu?

" Öncelikle konuya direk giricem...

senden çok hoşlanıyorum. Okulundan başından beri bakışlarımı belki fark etmişsindir-"

" yoooğ"derken sesim sona doğru kısılmıştı.

Baka kalmıştı çocuk yüzüme.

" Tamaam, ama davranışlarımı kesinlikle farketmişsindir? "diyerek yüzüme baktı.

Aynı şekilde bende düşünür gibi hafif havaya baktım

"Eveeeet, tamaam tamaaam, sen o suun" diyerek yalandan güldüm.

Yüzüme bir kaç saniye boyunca buruşmuş yüzüyle baktıktan sonra arkasını döndü ve bir nefes aldı.

"Evvet pes etti" diyerek sevinmiştim içimden.

Tekrar bana döndü ve "Neyse bu seni sevdiğim gerçeğini değiştirmez"

"Öylemi?" dedim sahte bir gülümsemeyle.

"Öyle" dedi kararlı bir şekilde.

"Tamam, baybay" diyerek kenardan sıvışacakken beni kolumdan yakalamıştı. 'Ne oluyor lan?' dedim bir an içimden, kolumu sert kavrayışından ciddi bir şeyler olduğunu düşünmüştüm.

"Evet?" der gibi yüzüne baktım sertçe. Bir şey söylemek istiyordu ama cesaret edemiyordu. Bir dakikadan sonra kolumu elinden sertçe çektim ve kapıya doğru ilerledim.

"Arkadaş kalalım." dedi sakin bir ses tonuyla, tam kapının önünde durdum. Elim kapının kulpunda asılı kalmıştı.

"Tabii" dedim arkamı dönmeden. Daha sonra kapıyı açtım ve hızla ilerledim.

Elif duvara yaslanmış merakla ayağını yere vuruyordu. Beni görünce hemen toplandı ve yanıma ışınlandı.

"Kanka ne oldu? Ne istiyomuş?"

"Tamam elif, gidelim artık" diyerek kolundan çekiştirdim.

Yol boyu çenesi durmadı elifin. "Yok ne oldu? , adı ne? Sevgilimisiniz?" cart curt.

"Ay elif bi sus! Sevgili değiliz, adını bile bilmiyorum, tanımıyorum da! " diyerek elifi tek hamlede susturmuştum. Allah'tan yollarımız burada ayrılıyordu.

Evin tam önüne gelirken karşımdaki çiftliğin sahibinin 4×4 siyah arabasına binip evden çıktığını gördüm. Neredeyse onu ilk defa bu kadar net görebilmiştim. Yüzü olgun duruyordu. Kumraldı ve gözleri sim siyahtı. Yirmi beş - otuz arası bir şeydi. Dizideki kumarhanesi olan mafya babaları gibiydi. Siyah sporcu atleti ve ince bir kolyesi vardı.

Ama nedense arabayla yanımdan geçerken gözlerimin ta içine bakması beni çok ürkütmüştü. Ta derinlere nasıl bakabilmişti arabadan?

____________________________________

 Ç𝗂𝖿𝗍𝗅𝗂𝗄 [+18] Where stories live. Discover now