Tek nefes tek yürek

1.4K 73 5
                                    


Arkamda duyduğum adım sesleri beni olduğum yere mıh gibi çakmıştı.

"Hanımefendi kulaklığınız düşmüş. "  İnsanı mayıştıran  sesiyle tekrar bana seslenmişti .  Saçlarımı  önüme atıp ona döndüm .
Elinde tuttuğu airpodsumu bana doğru uzattı.

Airpodsumu uzanıp elinden alırken parmak uçları tenime değdi. İçime anlık bir ürperti yayıldı, kalp atışlarım ritmini kaybettiğinde derin bir nefes aldım.

"Teşekkür ederim ." Diyerek gitmek için uzaklaştım. Ardımdan  rica ettiğini belirten birkaç kelime söylemişti ancak ben ona odaklanamamıştım.

Kalbim binbeşyüz atarken eve doğru yol alıyordum.

   Evren yüzlü evet Evrenin yıldızları  gibi yüzüne dağılmış benleri vardı  .

Bazı kimseler için bu bir kusur olabilecekken onun yüzünü  süslüyordu.

Kahve gözleri güneşte kehribar rengine çalıyordu.  Kahvenin koyu bir tonu olan saçları , güneşte bir ton açılıyordu...

Yoldaki otomattan Kendime gelebilmek için soğuk bir su aldım . Neler düşünüyordum ben öyle .

     _________________________________________

Eve varmış odamda Fink atıyordum. Beynim her nekadar  gitmememi söylesede kalbim tam tersini söylüyordu.

   Ve evet ben kalbimi seçmiş  üzerimi giyiyordum. 

Üzerime lacivert çizgili bir üst  altıma buz mavisi bir Jean  giyip bilgisayar çantamı ve  tekrar tekrar okuduğum romanımı  aldım.

     Henüz öğle olmasına saatler vardı. Annem kahvaltı hazırlıyor olmalıydı. Mutfaktan gelen tencere tava sesleri de  buna işaretti.

      Koridora geçip mutfağa girdim . Annemin arkasından sarılarak ani bir kalp krizi müdahaleli korku seansından sonra ,Annem bana dönmüştü.

      " Irmak kızım sen beni kalpten götürmek mi istiyorsun. " Annemin genelde verdiği tepkiydi bu .

     " Yok annem sen henüz gençsin bir on sene sonra düşünebilirim. "  Annem dediğime  gülerek  kalçama bir şaplak vurdu.

       Aklıma gelen Didem Arslan repliğiyle moda girdim .

"Anne sen beni yaktınnn!" Annemde dediğime kahkahalar atarak işine geri dönmüştü.

"Anne ben kütüphaneye gidiyorum . Okulların açılmasına az kaldı malum. " Annem bana süpheyle baksada . "Tamam git ." Diyerek cevap vermişti.

      Zıplaya zıplaya vestiyerden anahtarları alıp beyaz spor ayakkabılarımı giydim.

         Evin  otaparkına inip  arbaya geçtim. Gaza basıp kütüphane yoluna koyuldum.

  Genel şarkı rutinimle giderken arabama bir araç makas attı . Tofaş model   kızlara hava atan sinir olduğum egzozlu bir arabaydı .

Camı açarak  araçtakine bağırdım.
        " La dangoz  ne yapıyon  az kalsın arabayı çizdin. "  Araçtaki kişi on sekizli yaşlarında bir ergendi.

     " Ne diyon güzellik sabah sabah ."  Ağzına bir geçirecem anlayacaksın güzelliği.

      "Ne güzelliği abuk subuk konuşup ağzını burnunu  kırdırtma bana  dangalak. "

     Millet deliye biz akıllıya hasrettik yahu.

" Bozdurursam ne olur güzelim. " Hala güzelim diyordu . Kafa atacaktım ben bu velede .

KÜTÜPHANE AŞKI (Doktor Kurgusudur)Where stories live. Discover now