🎭 9 HERA'NIN CANAVARI

7.7K 604 473
                                    

Hayatınız boyunca hep sevgiyle kalın, saygıyla kalın, aşkla kalın ve de kitabımı okumaya devam ederek kalın.

Keyifli okumalar dilerim.

(🎭)

Bölüm Sözü

Uçun kuşlar.
Yuvama selam söyleyin.
Uçma vakti gelmişti, o yüzden gitti deyin.

H

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

H. G.

(🎭)


11 Mayıs 2026
HERA 8 Aylık Hamile

Şu dünyadaki en olgun kişi, acıya gülen kişidir.

Şu dünyadaki en soylu kişi, insafa gelen kişidir.

Şu dünyadaki en zengin kişi, gönül fetheden kişidir.

Şu dünyadaki en üstün kişi, insanı seven kişidir.

Bütün dünya buna inansa, bir inansa, hayat bayram olsa. İnsanlar el ele tutuşsa, birlik olsa, sonsuza uzansak.

Bir baştan bir o başa Hera. Tıpkı aylardır yaptığın gibi yürü. Sadece yürü. Nefesimi kesiyordu şu küçük velet. Karnım burnumda değildi. Onun bu hâli çok daha üst seviyedeydi. Karnımdaki canavar sürekli hareket edip yukarı doğru mideme baskı yapıyordu. Aşağı insin, normal alanında takılsın diye yürümekten başka çarem kalmıyordu. Ömrümde bu kadar yürümemiştim. Hapisteki kader mahkumları bile benim kadar volta atmamıştır.

Düzgün bir canavar doğurmak istediğim için onunla attığım voltalar genellikle şarkı söyleyerek geçiyordu. Gönül isterdi ki biz de canavarımızı Mozart dinleterek büyütelim ama işte anası sevmiyordu o türden müziği. Anasının sevmediği şeyi kimse ona yaptıramazdı. Yine de gelişimine zerre faydası olmayacağını bilsem de ikizlerin baskısı yüzünden şarkı söylüyordum. Aramızda bir bağ olduğunu ve o bağın beni duymasına neden olacağını söylemişlerdi.

Doğu ve Batı, bizden gizli bir köşede doğurmuş olmalılardı. Benim bilmediğimi onların biliyor olması aşırı şüphe uyandırıcıydı.

Bebeğim beni anlıyordu. Sözde bu böyleydi. O zaman ben annesini zerre takmayan bir velet doğuracaktım. Söz dinlemiyordu. Dinlese içimi dışıma çıkarmazdı. Babasının canavarı işte. Bana çekmediği ne kadar belli. Oysa ben hep uslu, sessiz, sakin olan o çocuk olmuştum.

Aslında bebeğim için bir yol daha vardı ama her yer tuzaklıydı. Doğuma bir ay kalmıştı. Benimse bir ay daha dayanacak sabrım kalmamıştı. Şöyle zıplasaydım mesela... Üst üste birkaç kez zıpladım mı, tamamdı. Anne sözü dinlememek ne demek görürdü. Düşüncem ani şekilde mantıklı gelmeye başlamıştı. Salonun ortasında aniden durmuştum. Bir elimi kavgaya gider gibi bel boşluğuma koymuştum. Diğer elim karnımı okşuyordu.

KÜLDEN ELBİSEM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin