21.bölüm

192 8 5
                                    

Hatırlatma:
"Berfin bak ağlama gel elini yüzünü yıka, bak kendini harap ettin. Lütfen yalvarırım ki ağlama" çünkü artık arkadaşımın acı çekmesini asla istemezdim. Bu ağlama açıdan değilde sinir krizinden ağlıyormuş gibi geldi.
Hatırlatma bitmiştir.

Berfin'i teselli etmek zor oldu ama başardım. Aslında ağlaması normaldi. Düşünsenize bir adamı seviyorsunuz ama bu ilişki imkansız ama siz adam için elinizden geleni yapıyorsunuz. Ama adam sizi bir hatanızla siliyor. Siz adamla barışıyorsunuz ama adam artık soğuk yapıyor. Daha sonra ayrılıyorsunuz ama ne olsun daha 2 ay oldu olmadı adamın bir kızla fotolarını görüyorsunuz.

Çok kötü bir durum. Bir de devir öyle hale gelmiş ki insan kime güveneceğini bilemiyor. Artık herkesin ilişkisi sahte geliyor. Ulan olur dediklerimiz ertesi gün ayrılıyorlar. Evet ayrılmak gayet normal bir şey ama artık ilişkiler sadece aldatmak ve eğlenmek üzere kurulmuş bir şey.

Aldatılmış bir insan olarak üzüldüm evet ama ben o kişiye karşı hislerim zaten bitmişti. Buraya gelmeden önce çok düşündüm ama olmaz. Biz birbirimizi kandırıyoduk. Böylesi gayet iyi.

Hem belki Kağan benim için doğru kişidir. İnşallah diyelim. Zaten bu işler nasip işidir.

Bu arada Berfin'le konuşurken Azad amcalar gelmişti. Bizde Berfin'le odasına gidip orda dertleştik. Yemeğe de inmedik malum en yakın arkadaşım hatta kendi öz kardeşimden çok sevdiğim kardeşim dediğim kız, bu haldeyken ben yemek yiyemezdim. Evet yemek yemeği çok severim hatta abartırım ama yesem bile Boğaz'ımdan geçmez, geçemez.

Şimdi ise Berfin'in odasından çıkmıştım. Çünkü Berfin o kadar çok ağladı ki artık başı ağrıdı bu yüzden de uyumak istediğini söyledi. Bende odasından çıktım. Ah be kızım bir erkek için değer mi demek içimden geldi ama diyemedim neden diyeyim ki? İçindeki o ağlamak isteğini yapsın rahatlasın. Yoksa bambaşka olayda patlayacak. Zaten ben ağlama değmez desem bile neye yarar ki?

Bende bu sırada aşağıya yani avluya iniyordum. Bu arada benim yarın uçak bileti almam lazım. Artık eve dönmem lazım. Çünkü neredeyse bir ay kaldım burada.

Aşağı da herkes oturmuş sohbet ediyordu. Bende boş olan yere yani Batın'ın yanına oturdum. Yanına oturunca gözlerini devirdi. Niye devirdi la gözünü?
Kulağına yaklaşıp sadece onun duyacağı şekilde konuştum.
"Agam niye gözlerini devirdin?" Sorumla bana döndü. Ama yüzünde benle muhattap olma ifadesi vardı. Bak baaak bana bunla gelme

Hayır bu devirde trip atan erkek mi kaldı. Kusura bakmasın ama trip atan erkeğe "okeyde kaybedince tebrik eden erkek"denir.

"Agam Agam diyorsun ama benle muhattap olduğun bile yok" heeeee şimdi anladım.
Oluruz koçum, muhattap oluruz sen merak etme.

"Sen rahat ol Agam konuşuruz senle" dedim
"Aynen bak şuan çok muhattap oldun benle" te Allahım.

"Agam bak şimdi bu aralar çok yoğunum hem sen benim yanıma gelmiyorsun sen İzmir'e gelince ben sana kız ayarladım, gezdirdim hatta ve hatta kavga izledin sayemde bak bu da bir şey"

"Çok iyisin de" de?
"Ya vallaha bir şey yapıyorsun ya anında yok işte ben bunu yaptım ben şunu yaptım diyorsun" ben buyum ben kendimi her yerde belli ederim.
Konuyu değiştireceğim.
"Hee o İzmir'den ayarladığım kız ne oldu hala konuşuyor musunuz?" Sorumla "yuh artık"sana diyen bir bakış attı.

Aşiret geliniWhere stories live. Discover now