-23-

8 0 0
                                    

Züleyha Yılmaz...

O gün hastahanede doğum yaparken çocuğunu kaybeden kadının ismi buydu. Ve bir ihtimal annesinin...

Kafasının ellerinin arasına alaraklı sesli bir of çekti. "Ne yapmalıyım bu bilgilerle?"

Adres bilgisi de vardı. Gidip görmeli miydi?

Gidip gitmemeyi düşünürken çalan telefonu ile ilk önce aramayı cevapladı.

"Efendim Alp?"

"Zahmet oldu."

Ömer oturduğu yerden kalkarak volta atarken "Kafam bulanık, sen niye yana yakıla beni arıyorsun ki?" diye sordu.

"Adamlar şüphelendi, işi iptal etti. Sence neden?"

"Ha o mesele. Ben çözdüm onu. Bu akşam toplantı yapacağız. Gece 12'den sonra."

"Aramasam pek de söylemeye niyetin yoktu galiba."

Şuan tartışmak istemeyerek "Haber verecektim Alp." diye kısaca cevapladı Ömer.

"Senin neyin var lan?"

"Anlatırım sonra, şimdi işim var."

Alp'in ekstra bir şey söylemesine izin vermeyerek aramayı sonlandırdıktan sonra evden çıktı Ömer. Altı üstü gidip görecekti.

Arabayı kendisine atılan konuma sürerken varması da yarım saati bulmuştu.

Çok da yeni sayılamayacak bahçeli bir evdi. Bu evin içinde yaşayan insanlar mıydı yani öz ailesi?

Eve bakarken içinde ki insanların yaşamayı sevdiğini anlayabiliyordu insan. Çiçek, agaç dolu ve bakımlıydı.

Burada durup bekleyecek miydi yani evden çıkmalarını?

Bunları düşünürken evin önüne park edilen araba ile gözlerini o tarafa tuttu. Bir kadın arabadan inerek evin kapısını açıp içeriye girmişti. Yüzünü tam görememişti ama tahminince bu ailen kızıydı.

Arabanın camının açık olmasının etkisi ile bahçeden gelen konuşma ve gülüşme sesleri ile burada daha fazla durmak istemeyerek arabayı çalıştırdı. Giderken arabanın plakasının ve modelinin gözüne tanıdık gelmesi ile kısa bir an nereden tanıdık geldiğini düşündü ama bulamamıştı. Başına giren ağrı ile daha fazla düşünmek istemeyerek gaza basıp buradan uzaklaştı. Bir daha da gelmeyi düşünmüyordu. Bu yaşından sonra aile bulmaya çalışmayacaktı kendine. Ne gerek vardı ki zaten?

***

"Adamlar çok şüphelenmişler midir sence?"

Ömer rahatlıkla başını olumsuz anlamda sallayarak "Bir şey anladıkları yok. Sadece ufak bir temkin. Her şey yolunda." diye konuştu. Hatta bu akşam ki toplantıdan sonra plan kaldığı yerden devam bile edebilirdi.

Alp çalan telefonu ile ekstra bir şey söylemeyerek aramaya bakarken "Ne diye arıyorlar bunlar bizi?" diye sordu.

"Açarsan öğreniriz."

Ömer'e, "Çok zekisin." anlamında bir bakış atarak aramayı cevapladı Alp.

Birkaç dakika konuştuktan sonra "Bekliyoruz." diyerek kapatmıştı.

"Adamlar yemeği sizde yiyelim diyorlar."

Plan meselesinde sürekli Ömer'e danışması plan kısmının Ömer'e ait olması ile ilgiliydi. Kendisi diğer detaylar ile ilgileniyordu.

"Sizde mi, bizde mi?"

"Bu önemsiz Ömer. Bizimkileri nasıl çağıracağız. Ayrıca nasıl yetişeceğiz. Saat 11."

YILLARIN ACISIWhere stories live. Discover now