10. Bölüm : TEHDİT

66.9K 1.4K 673
                                    

Tehdit

Ops! Esta imagem não segue as nossas directrizes de conteúdo. Para continuares a publicar, por favor, remova-a ou carrega uma imagem diferente.

Tehdit

Mekanda yaşanılanların üzerinden bir saat geçmiş, Alihan ile arabaydık. Eve gidiyorduk büyük ihtimalle. Kendisi sinirli gözüküyordu hala. Belki pişmandı? Olması gerekirdi zaten. O onun yakın dostu ve iş ortağıydı. Hemen silip atması Koray'ı yaralamıştı.

Peki Alihan'ı yaralamış mıydı? İşte bunu ne belli ediyordu ne de bunun hakkında konuşuyordu.

Kısa süre sonra eve vardık ve o önden arabadan inmişti. Bende aynı şekilde indim ve arkasından ilerledim. Ne konuşuyordum ne de ona bakıyordum. Bu sinir ile bana bile zarar verirdi ve bunu istemiyordum.

Dün gece neler yaptığı ortadaydı...

En iyisi manyağa uymamak.

Üzerimde ki montu çıkardım aynı şekilde ayakkablarımı da. Bir şey demeyip odaya çıktım. Kapıyı kapattım ve bavulumdan rahat bir şeyler giydim. Günlük kiyafetimi kenara koydum ve saçlarımı yukarıdan toplayıp bağladım. Yatağa oturdum ve boş boş gözümü bi noktaya diktim.

Ne zaman kurtulacaktım buradan allahım? Bu adamdan, bu evden... Ne zaman kurtulacaktım?

Bi şeyler yapmam gerekiyordu ama bu adamdan kaçmak için ne yapsam nafileydi. Elini koyduğu gibi bulurdu beni. Her yerde adamları vardı. Beni her yerde bulurdu. Bana kafayı takmış durumdaydı...

Ve bu iyiye işaret değildi.

İlgisini çekmiştim ve bunu nasıl yapmıştım hiç bilmiyordum.

Kendime bir sözüm vardı, ne olursa olsun ondan ve bu evden gidecektim. Ne yapmam gerekiyorsa yapacaktım. Umrumda değildi.

İntikam yeminimi de asla unutmadım. Ne yapacağımı düşünüyordum.

Bunları düşünürken acıktığımı hissettim. Bu eve geldiğimden beri doğru düzgün bir şey yememiştim resmen. Oflayarak kalktım ve odadan çıkıp merdivenlerden indim. Odağıma giren ilk şey Alihan'ın koltukta oturan bedeniydi. Dirseklerini dizlerine yaslamış, bacaklarını aralamış içkisini yudumluyordu. Bardağa gerek duymadan içiyordu içkisini.

Beni gördüğünde uzun süre suratıma baktı ve gözlerimin içine baka baka şişeyi kafasına dikti. Ona boş boş bakıp mutfağa ilerledim. Bakındıktan sonra nutella ekmeği yemeye karar verdim. Ekmek ve nutella çıkardım. Bıçak çıkarıp bol bol nutella sürdüm ekmeğime ve yemeye başladım.

Bir beş dakika da bitirdim ekmeğimi ve nutellayı geri yerine koydum. Mutfaktan çıkacakken tam o sıra Alihan girmişti. Ona kısa bi bakış atıp yanından geçecekken önüme durdu. Kınayan gözlerimi ona çevirdim ve hafifçe yutkundum. O ise büyülenmiş gibi gözlerini gözlerimden çekmiyordu. Boğazımı temizledim ve geçmek için hamle yaptığımda Alihan kolumu tuttu.

„Çekilir misin?" dedim sabırsız bi şekilde. O elindeki içki şişesini sertçe masaya koydu ve bana döndü.

„Çekilmem." dedi kısık bir ses ile.

Mahkumiyet (+18)Onde as histórias ganham vida. Descobre agora