15

367 25 1
                                    

Evde kurabiye yapayım dedim ne pudra şekeri ne yumurta ne de vanilya var yene ortada dımdızlak kaldım.


Öğlene yakın uyanmış kahvaltıyı da bir gibi yapmıştık. Yeonjun bugün daha düzgün yemiş beni uğraştırmamıştı. Ya da birgün önce yaşanan banyo vakasından sonra kendisi de akıllanmıştı.

"Annem ne jaman gelcek?"

Dişini fırçalarken konuştuğu için ağzında köpüren macun az da olsa etrafa saçılmış önce aynaya sonra bana gülümseyerek bakmıştı.

"Annen akşama doğru gelecek o yüzden bugün çok işimiz var"

Yeonjun ağzında ki suyu son kez çalkalayıp tükürdü.

"Önje ne yapacaj?"

Bende ağzımı temizledikten sonra oğlumu kucağıma alıp gece bokunu çıkardığımız salona göz gezdirdim.

"Önce burayı toplayıp sonra alışverişe gideceğiz"

Yeonjun dudaklarını büzüp başını omzuma yasladı.

"Temijlikçi teyje gelşin olmaj mı?"

Yanağına öpücük kondurup onu reddettim.

"Temizlikçi teyzeyi daha ağır ve pisken çağırıyorum, sen sadece oyuncaklarını toplayacaksın bende etrafı olur mu?"

İsteksiz biçimde onaylamıştı beni. Kucağımdan iner inmez hemen odasına gidip sürüyerek getirdiği sepeti bana göstermiş doğru olan bu mu diyerek doldurmaya başlamıştı bile.

Yeonjun oyuncaklarını doldururken bende etrafı düzenliyor televizyonun üzerinde ki tozları siliyordum. Tanrıya şükür ev daha da Batkın değildi sadece biraz etrafı toplamamız yetiyordu.

"Baba şunları götüy!"

Oyuncakları toplamakta isteksiz olan oğlum dediğinin tam tersini yapmış her yere yardım etmeye çalışmıştı. Tabi aslında toplu olan yerleri tekrar batırdı orası ayrı bir mesele ama neyse.

İşimiz biter bitmez Yeonjun'u hazırlamak için odaya götürdüm. Artık son bahar aylarına geldiğimiz için daha sıkı giydirmem gerekiyordu.
Çocuk iki gün bende kalıpta onda da hastalansın istemem.

Yeonjun Minji ile büyüdüğünden mi ne modaya yatkın olacak belli ki; nereden mi biliyorum ille de bana çanta ver diye tutturdu. Yaşın kaçta çanta biliyorsun sen.

Sonunda hazırlanmış markete gidebilmiştik. Ben market arabası alırken oğlum kendisine de bir tane almış beni tekrar şaşırtmıştı dediği şey ise,

"Şen geyekeni  al ben kendim için alıyım"

Belli ki Minji o çantayı doldurana kadar abur cubur izni vermiş Yeonjun da öğrendiği kural (benim evimde uymadığımız kurallar) demek doğru alır aslında onu uygulamak istemişti.

Ben gereken malzemeleri alırken Yeonjun market çantasını kucağına alarak gerekenleri dolduruyordu.

İki çikolata, dört kiraker, bir paket şekerleme iki tane de minik cipsilerden alıp bana uzattı.

"Benim bitti!"

Kucağında bulunan market çantasını alıp Yeonjun'un elinden tuttum.

"Babanın birazcık daha alması gerekiyor o yüzden elimi bırakma tamam mı?"

"Olmaj beni ayabaya otuyt"

Dudaklarını büzmesine dayanamayıp onu arabaya oturttum. Ben dikkatlice alışveriş yaparken Yeonjun arabada benim telefonum ile oynuyordu.

WILDEST DREAM [MYG]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin