Chapter: 3

87 14 39
                                    

Hoşgeldin! Yorumlarını bekliyoruz, iyi okumalar ❣️

Yoongi sakince eve ilerleyip titreyen elleriyle anahtarı kapıya soktu ve açtı. İçeri girdikten sonra hızlıca odasına gitti ve üzerini değiştirip tişört ile pantolon giyindi. Aynaya bakıp bozulan saçlarını da düzeltti ve ceketinden telefonunu alıp aşağı indi. Sonra da anahtarı alarak evden çıktı. Sakin adımlarla Jimin'in kapısının önüne gelerek kapıyı çaldı.

Jimin düşüncelere dalmış bir şekilde şarabının son yudumunu almıştı bardaktan. Kapı çaldığında bardağı hızlı hareketlerle bulaşık makinesine koyup yüzünde gülümsemesiyle kapıya gidip açtı hemen.

"Hoşgeldin~"

"Çok hoş buldum..."

Jimin misafirini içeriye, masanın olduğu yere yönlendirdi. Yoongi kusursuz ama sade şekilde hazırlanmış masayı görünce birkaç saniye boyunca inceledi ve Jimin'e döndü sonra.

"Sen mi hazırladın gerçekten?"

Bu soru Jimin'in yüzünü düşürmüştü. Hafifçe dudağını büküp başını öne eğdi.

"Neden inanmadın ki?"

"Rüya gibi çünkü. Ne tarafa geçmeliyim?"

İlk cümlesi kalbini sızlatmıştı Jimin'in. Elini kalbinin üzerine koymak istedi ancak hemen vazgeçti bu isteğinden. Transtan hemen çıkıp gülümsedi Yoongi'ye.

"İstediğin yere lütfen."

Yoongi masanın bir ucundaki sandalyeye oturup Jimin'i bekledi. Jimin de yemekleri tabaklarına servis ettikten sonra karşısına oturdu.

"Afiyet olsun. Nasıldı bugün işlerin?"

Yoongi tam 'Sana da.' diyecekken sonrasında gelen soru birdenbire ikisi çoktan beridir birliktelermiş gibi hissettirdi ona. Başını onaylar anlamda yukarı aşağı sallayarak konuşmaya başladı.

"Gayet güzeldi, verimliydi. Senin?"

"Evi temizledim, duş aldım, gidip yemek için alışveriş yaptım sonra da yemekleri hazırladım işte..."

"Dolu doluymuş."

"Evet. Seninki gibi."

"Çok yoruldun mu?"

"Hayır... keyif aldım yaparken. Aslında biraz endişeliydim gelmek istemezsin diye. Numaran olsaydı mesaj atabilirdim."

"Benim gibi kibar biri bu kadar emeğin olduğu bir yemeği reddedemezdi. Sorun yok, merak etme."

"Tabii ki reddetmezsin ama gelmek isteyip reddedebilirsin bir ilişkin olduğu için ya da gelmek istemeyip zorunluluktan gelebilirsin. Böyle hissetmeni istemem yani."

Yoongi cebindeki telefonu çıkartırken yumuşak bir ses tonuyla Jimin'i rahatlatmak ister gibi konuştu.

"İhtimallere gerek yok geçtik oraları. Geldim ve mutluyum. Numaralarımızı hâlâ verebiliriz birbirimze." diyerek kilidini açıp telefonunu uzattı Jimin'e.

Jimin ise gülümseyerek telefonu aldı ve kaydetmeden sadece numarasını tuşlayıp geri uzattı. Yoongi ise ismiyle kaydettikten sonra bir kere çaldırdı ve kapattı sonra. Telefonu masaya bıraktığında gözlerini onu izleyen Jimin ile buluşturmuştu.

"Teşekkür ederim. Sana bir şey itiraf edeceğim." dedi Jimin lokmasını yuttuktan sonra.

"Merak ettim."

"Dün akşam seni gördüm. Pencerenin önünde."

Yoongi anlık olarak yutkunsa da kıvrak zekası hemen yalanlayacak bir şey bulmuştu bile.

Inspiration - YoonMin ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin