Chapter: 12

53 9 26
                                    

Hoşgeldin! Yorumlarını bekliyoruz, iyi okumalar ❣️

Yoongi yerden Jimin'in iç çamaşırını ve hoodiesini alıp giydirdi nazikçe. Sonra da kucaklayıp salona götürdü ve koltuğa oturttu. Jimin'in başı dönüyordu deli gibi. Oturduğunda Yoongi'ye baktı baygın gözleriyle.

"Bir şey diyeceğim."

"Acıktın mı?" dedi Yoongi de ne söyleyeceğini biliyormuş gibi.

"Evet. Hayır! Ya~ kafamı karıştırma bir saniye..." dedi Jimin çatık kaşlarıyla. Sonra başını yana eğdi ve gülümsedi. "Çok güzelsin var ya..."

Yoongi de bacaklarının üzerine başını koyup uzandı koltuğa. "Sen de öylesin."

Jimin yüzünü sevip oynadı yanaklarıyla. Sonra yanaklarını sıkıştırıp dudağının öne doğru çıkmasına sebep oldu Yoongi'nin. Elini eline alıp bütün parmaklarının ucunu öperek birbirine kenetledi.

"Ellerin de çok güzel. Benimkiler gibi değil, baksana..." diyerek kendi elini gösterdi.

Yoongi gülümseyerek öptü elinin üzerini. "Tombul ellerine de bayılıyorum ben. Çok tatlılar." diyip tekrar öptü.

O sırada Jimin'in karnı guruldamıştı sesli şekilde. Boştaki elini dudaklarına kapattı utanmış şekilde. Yoongi de hemen kalkmıştı bacaklarının üzerinden. "Yemek vakti!" diyerek mutfağa gitti onu orada bırakıp.

Jimin de koltuktan sürünerek ve zorlukla kalkıp sağa sola yalpalayarak yürüyerek mutfağı bulmaya çalıştı. Ancak başka bir odaya girdi.

"Yoongi?"

Boş odaya baktı dengede durmaya çalışırken. Sessizce söylediği için Yoongi ona seslendiğini duymamıştı. Burnu sızlamaya başladı ve gözleri doldu hemen.

"YOONGI~..." diyerek ağlamaya başladı. Ciddi ciddi gözlerinden boncukları dökülüyordu. Olduğu yerde dizlerinin üzerine çöktü.

"Niye bırakıp gidiyorsun..." dedi nefeslerinin arasında. Ağlamaya devam ediyordu hâlâ hıçkırarak.

Yoongi hızlıca bulunduğu odaya giderek kaldırdı yerden Jimin'i.

"Ne oldu?" dedi mutfağa doğru yürütürken. Sandalyeye oturttu yavaşça ve önünde diz çöküp yüzüne baktı. "Bir yerini mi vurdun?"

"Hayır..." dedi Jimin ağlaması durmuşken. Çenesinin altına kadar süzülmüş olan yaşlarını sildi elleriyle. "Gittin sandım."

Gülümsedi Yoongi. "Buradayım..." dedi ve yanağından öptü. Sonra da yemek yapmayı kısa bir süreliğine erteleyip Jimin için kahve yaptı. Önüne koyduktan sonra da yemeği yapmaya devam etti. Jimin de yanağını elinin içine yaslayarak sakince yudumladı kahveyi boşluğa bakıyorken.

"Spagetti sever misin?"

"Hmhm~"

"Gıdalardan alerjin olan var mı?" Bu sırada makarnanın sosunu hazırlamaya başlamıştı Yoongi. Kaynayan suya da makarnayı bıraktı.

"Yok bebeğim ağaçlara var enerjim."

Kendini tutamadan kahkaha atmıştı Yoongi kısacık. "Ağaçlara neyin var?"

"Ener-..."

Yoongi gülmesini durdurmaya çalışarak ona döndü. "Alerji canım."

Jimin kaşlarını çatmıştı sevimli bir şekilde.

"Alerji yaa..."

"Evet güzelim. Bitti mi kahven?"

Jimin dudaklarını öne uzatıp fincanını ağzına doğru götürdü. "Bitecek şimdi."

Inspiration - YoonMin ✔️Where stories live. Discover now